Kurban Bayramı’nın “Teşrik Tekbirleri”ne yarın sabah namazından sonra başlıyoruz. Bayramın dördüncü günü ikindi namazının arkasından okuyacağımız tekbirle 23 vakitle birlikte teşrik tekbirlerini de bitirmiş olacağız, inşaallah...
Tekbir, bayramlarda, kurban keserken, namazda, bazı merasimlerde bestesiyle okunan, Allah’ın büyüklüğünü ve azametini ifade eden Arapça ibârelerden meydana gelen tazim sözüdür.
Kısaca “Tekbir” olarak isimlendirilen bu eserin asıl metninde “Tekbir”in yanı sıra ayrıca “Tehlil” ve “Tahmid” bölümleri de yer almaktadır.
Teşrik tekbiri bayramlarda getirilir. Teşrik tekbirinin metni (lafzı) şudur:
“Allah-u Ekber - Allah-u Ekber
Lâilâhe İll Allah-u v’ Allah-u Ekber
Allah-u Ekber ve Li’llahi’l-hamd”
Mânâsı: “En büyük Allah (c.c) Ondan başka büyük yoktur. O uluların ulusudur. Allah’tan başka ilâh yoktur. En büyük Allah (c.c)’üdür. Hamd O’nun içindir.”
Tekbir’in bu uzun metni Kurban Bayramı’nda arefe gününün sabah namazından sonra okumaya başlanır, farz namazlarının arkasında olmak üzere dördüncü gün ikindi namazının sonuna kadar devam eder. Böylece beş günde 23 vakit farz namazlardan sonra tekbir getirilmiş olur.
Tekbirler, her namazın farzını kılıp selam verdikten sonra “Allahumme entes-selam demeden evvel söylenir. Kurban kesilirken de tekbir okunur. Ayrıca bazı merasimlerde ve savaşlarda asırlar boyu tekbir bu şekliyle söylenmiş, milletimiz için heyecan ve vecd kaynağı olmuştur. En donuk gönüller bile tekbir alırken ve tekbiri duyarken hislenirler. Bu o kadar vecd ve istiğrak verici bir hâldir ki, müslüman olmayanlar bile bunun karşısında sarsılırlar.
Tekbir, 17’nci asrın büyük bestekârı ltri (Buhûrizâde Mustafa Çelebi) tarafından şâheser bir şekilde bestelenmiştir. Tekbir, bugün de bu ilâhi besteyle söylenmektedir...
MevLüt Özcan