Bu mektûb, meyân Seyyid Ahmede yazilmisdir. Nübüvvetin vilâyetden dahâ üstün oldugu bildirilmekdedir:
Allahü teâlâ bizi ve sizi ve bütün müslimânlari Peygamberlerin efendisine ?aleyhi ve alâ âlihi ve aleyhim minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ" uymakdan ayirmasin! Tesavvuf yolundakilerin büyüklerinden birkaçi, sekr hâlinde iken, (Vilâyet nübüvvetden dahâ üstündür) dedi. Birkaçi da, (Üstün olan vilâyet, Peygamberin kendi vilâyetidir) diyerek, Velînin ?rahmetullahi aleyh" Nebîden dahâ üstün olacaginin anlasilmasini önlediler. Fekat, isin dogrusu, bunun tersidir. Çünki, Peygamberin nübüvveti, kendi vilâyetinden de dahâ üstündür. Vilâyet makâmlarinda olanlar, gögüslerinin sikintisindan, halk ile birlikde bulunamiyorlar. Peygamberlikde ise, gögüsleri çok genis oldugundan, Hak teâlâ ile olmalari, halk ile birlikde olmalarina ve halk ile birlikde olmalari da, Hak teâlâ ile olmalarina engel degildir. Peygamberlikde, yalniz halk ile olmak yokdur. Bunun için, yalniz Hak teâlâ ile olan vilâyet, nübüvvetden dahâ üstün degildir. Allahü teâlâ korusun, câhil insanlar yalniz halk ile olur. Nübüvvetin sâni, serefi bundan çok yüksekdir. Bu sözümüzü iyi anlamak, sekr sâhiblerine güç gelir. Hâlleri dogru olan büyükler, böyle oldugunu çok iyi bilirler. Arabî misra' tercemesi:
Ni'mete kavusanlara âfiyet olsun!
Ayrica dilegimiz sudur ki, meyân seyh Abdürrahîmin oglu Sâh Abdüllah ile yakinligimiz, kardesligimiz vardir. Babasi, çok zemân Behâdir hânin emrinde çalismisdir. Oradan geliri vardi. Simdi gözleri kuvvetden düsdü. Behâdir hânin yaninda çalismak için oglunu gönderdi. Bunun için sizden de bir isâret olursa, fâide verecekdir. Vesselâm.