Allah(celle celalüh) sevgisi
Allah(celle celalüh) sevgisi, tıpkı Allah(celle celalüh) korkusu gibi, yaşamamız, duymamız ve davranışlarımıza yansıtmamız gereken ve bizi güzel ahlâka ve ebedî mutluluğa ulaştıran en yüce sevgidir.
Allah(celle celalüh)ı seven, Allah(celle celalüh)ın yarattıklarını da Allah(celle celalüh) için sever, herkese karşı bir sevgi yumağı kesilir, gerçek mutluluğa ulaşır ve ne dünyada, ne âhirette üzüntü duymaz.
Bunun dışında Cenâb-ı Hak, Allah(celle celalüh) sevgisinin önemli belirtilerini şöyle bildiriyor:
Allah(celle celalüh) onları sever, onlar da Allah(celle celalüh)ı sever. Onlar müminlere karşı alçakgönüllü, kâfirlere karşı izzet sahibidirler;Allah(celle celalüh) yolunda cihad ederler ve dil uzatanların kınamasından korkmazlar. Bu, Allah(celle celalüh)ın bir lütfudur ki, dilediğine verir. Allah(celle celalüh)ın ihsânı geniştir ve O ihsânına lâyık olanı hakkıyla bilir.1
Peygamber Efendimiz(aleyhissalatu vesselam) buyurdu ki:
Yüce Allah(celle celalüh) şöyle buyurdu:
Kulum kendisine farz kıldıklarımdan Bana göre daha sevimli hiçbir şeyle Bana yaklaşamamıştır. Kulum nâfilelerle Bana yaklaşmaya devam eder. Nihâyet Ben de onu severim. Onu sevdiğim zaman, onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyenayağı olurum. Benden bir şey dilerse onu veririm. Bana sığınırsa onu korurum.2
Peygamber Efendimiz(aleyhissalatu vesselam) buyurdu ki:
Şu üç şey kimde bulunursa, o kişi îmânın tadına erer:
1- Allah(celle celalüh) ve Resûlünün kendisine her şeyden daha sevimli olması.
2- Sevdiğini sırf Allah(celle celalüh) için sevmesi.
3- Allah(celle celalüh) kendisini küfürden kurtardıktan sonra, tekrar küfre dönmekten ateşe atılacakmışçasına nefret etmesi.
Allah(celle celalüh) için olmazsa, yaratılmışları sevmek belâlı bir musibete dönüşür.
Çünkü sevdiğin şey, çoğu zaman seni tanımıyor, seni bilmiyor, seni anlamıyor. Birden bire ortadan kayboluyor ve seni üzüntüde bırakıp,gidiyor.
Gençliğin, malın ve paran gibi. Sen istemediğin halde senden ayrılıp gidiyor. Acısını sana bırakıyor.
Oysa Allah(celle celalüh) sevgisi hem dünyada, hem âhirette, hem darlıkta ve hem bollukta kişinin elinden tutuyor, kişiyi Allah(celle celalüh)ın rızasına götürüyor. Kalp, Allah(celle celalüh)ın nazar kıldığı bir ayna olduğundan, o nezih kalp ile doğrudan ancak Allah(celle celalüh) sevilmeli, başka şeyler doğrudan ve kendileri için değil, Allah(celle celalüh) namına ve Allah(celle celalüh) için sevilmelidir.
Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimsede şu belirtiler görülür:
1- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse dînini ciddî sever, dîninin emirlerini baş tacı yapar ve dîninin gereklerini yerine getirir. Farzları ihmal etmez. Nafile ibadetlerini artırmaya çalışır.
2- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse müminlere karşı mütevazi, kâfirlere karşı izzetli olur.
3- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse, Allah(celle celalüh) için Allah(celle celalüh) yolunda çalışır, Allah(celle celalüh)’ın dînini yaşamaya ve yüceltmeye gayret eder.
4- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse, insanların ileri geri konuşmalarından korkup dînini yaşamaktan geri durmaz.
5- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse Peygamber Efendimiz(aleyhissalatu vesselam)’in Sünnet-i Seniyesine elinden geldiğince uyar.
6- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse Allah(celle celalüh) için işitir, Allah(celle celalüh) için görür, Allah(celle celalüh) için tutar, Allah(celle celalüh) için yürür,
amellerinde Allah(celle celalüh)’ın rızasını arar ve ister.
7- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse, Allah(celle celalüh) dostlarını Allah(celle celalüh) için sever.
8- Allah(celle celalüh) sevgisini yaşayan kimse, eşi, ailesi, çocukları, annesi, babası, akrabaları, komşuları ve Müslümanlar ile iyi geçinir. Bağışlayıcı ve merhametli olur. Kimseye zararı dokunmaz. İyiliklerini artırmaya çalışır.
Allahım!
Hesap gününde bize yardım et!
Hesap gününde üzerimizden rahmetini esirgeme!
Hesap gününde bizi bağışla! Hesap gününde bizi
Sevgili Peygamberimizin (asm) şefaatine ulaştır!
Hesap gününde bizi utandırma! Unuttuklarımızdan
ve hataya düştüklerimizden bizi sorumlu tutma.
Rabbimiz! Bize ağır yük yükleme.
Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işleri yükleme!
Bizi affet! Bizi bağışla! Bize merhamet et!
Bizi hatalarımızla ve kusurlarımızla yargılama!
Sen Mevlâmızsın!
Âmin... Âmin... Âmin...
Dipnotlar:
1- Mâide Sûresi: 54, 55, 56
2- Riyâzu’s-Sâlihîn, 385
3- Câmiü’s-Sağîr, 2/847