Sayfa 1/4 123 ... SonSon
32 sonuçtan 1 ile 10 arası

Konu: Şİrkten korunma ve sakinma

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Şİrkten korunma ve sakinma

    ŞİRKTEN KORUNMA VE SAKINMA

    Bu, tevhidin gerçekleşmesi için gerekli üçüncü unsurdur. Bu, şirkin bütün çeşitlerini, büyüğünü küçüğünü, açığını gizlisini bilmeyi gerektirir. Şirkin bütün kirlerinden temizlenmek ve ona giden bütün yollardan kaçınmaktır.
    Dediğimiz gibi eşya zıttıyla bilinir. Tevhidin de gerçek şekliyle bilinebilmesi için, şirkin tanınması gerekmektedir.
    Şimdi de şirkin ne olduğuna bakalım.

    ŞİRK
    Şirk, insanın Allah'a ait olan hususlarda, O'na ortak koşmasıdır. Bu, bir tanrı edinerek ona ibadet etmesi, itaat etmesi, ondan yardım dilemesi, sevmesiyle olur. Bu kendisiyle birlikte, salih amelin kabul edilmediği büyük şirktir. Bundan da öte, şirkin olduğu yerde salih amel olmaz. Çünkü amelin kabul ve salih olması için ihlasla Allah için yapılmış olmalıdır.
    Allah şöyle buyurur: "Rabbine kavuşmayı uman kimse, salih amel işlesin ve Rabbine ibadette hiç ortak koşmasın." (Kehf,110) Bu affedilmeyen bir günah halidir: "Allah kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz. Bundan başkasını (günah) dilediğine bağışlar. " (Nisa, 48) Müşriklere cennet haramdır. Onun yeri cehennemdir: "Kim Allah'a ortak koşarsa, kesinlikle Allah ona cenneti haram eder, onun yeri cehennemdir. Zalimlerin yardımcıları yoktur."

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Şirkin Çeşitleri


    Şirk iki çeşittir: büyük şirk, küçük şirk.
    Büyük şirk, Allah'ın affetmediği, sahibinin kesinlikle cennete giremeyeceği şirktir. Küçük şirk ise, eğer Allah'ın rahmeti olmaz ve insan ölümünden önce tevbe etmezse, kendisine yaklaşanın ve üzerinde ısrar edenin kafir olarak ölmesinden korkulan büyük günahlardır.


    Büyük Şirk


    Büyük şirkte iki çeşittir: açık ve görünür; kapalı ve örtülü.
    Açık büyük şirk, Allah'la birlikte bir ilaha -ki bu güneş ve ay gibi bir gök cismi, put ve taş gibi cansız bir varlık, buzağı ve inek gibi bir hayvan, kendilerinin tanrı olduğunu iddia eden veya onlar için bu tür iddiada bulunulan ve bazı insanların da tasdik ettiği -Firavun gibi- ibadet etmektir. Mesih, Meryem oğlu İsa'ya, bizce bilinmeyen cin, şeytan ve melek gibi mahlukata ibadet edenler de bu cümledendir. Çeşitli milletlerde onlara tapan kullar buluna gelmiştir.
    Gizli büyük şirk: Bunu çoğu insan bilmez. Ölülere ve makamat sahibi kabirlere dua etmek, onlardan yardım dilemek, hastalara şifa, zorlukların giderilmesi, darda kalanlara yardım elinin uzatılması, düşmana karşı yardım gibi ihtiyaçların giderilmesini onlardan istemektir. Ki bunlara; ancak Allah'ın gücü yeter. Onların zarar ve yarar verdiklerine inanmaları da böyledir. İbnü'l-Kayyım'ın dediği gibi dünya şirkinin aslı budur. Bu şirkin gizli olmasının iki nedeni vardır:

    a- İnsanlar yaptıkları bu duayı, yardım dilemeyi ibadet olarak isimlendirmiyorlar. İbadeti sadece rükuya, secdeye, namaz ve oruca hasrediyorlar. Gerçek olan şu ki, daha önce de açıkladığımız üzre, ibadetin ruhu duadır. Bir hadiste şöyle buyurulur: Dua ibadettir.

    b- Onlar, bizim kendilerine dua ettiklerimizin, yardım dilediklerimizin bir ilah ya da rab olduklarına inanmıyoruz, diyorlar. Tersine, bizim gibi yaratık olduklarına inanıyoruz, ancak onlar, bizimle Allah arasında aracıdırlar, katında bize şefaat edicidirler, diyorlar.
    Bu, Allah'ı (c.c.) bilmemekten dolayıdır. O'nu zorba bir hükümdar, müstebid bir yönetici gibi kendisine ancak aracı ve şefaatçılarla ulaşılabileceğini sanmalarından dolayıdır. Bu, eskiden müşriklerin de kapıldığı bir vehimdir. Tanrı ve putları hakkında şöyle diyorlardı: "Onlara, bizi Allah'a yaklaştırsın diye ibadet ediyoruz" (Zümer, 3) "Onlar, Allah'ı bırakarak kendilerine fayda da zarar da vermeyen putlara ibadet ederler; bunlar Allah katında bizim şefaatçılarımızdır derler."(Yunus, 18)Hiç bir zaman tanrılarının ve putlarının yarattığına, rızık verdiğine, dirilttiğine, öldürdüğüne inanmadılar. Allah şöyle buyurur: "Ey Muhammed! And olsun ki, onlara, gökleri ve yeri kim yarattı, diye sorsan, onları güçlü olan, her şeyi bilen yaratmıştır, derler." (Zuhruf, 9) "De ki, gökten ve yerden size rızık veren kimdir? Kulak ve gözlerin sahibi kimdir? Diriyi ölüden çıkaran, ölüyü de diriden çıkaran kimdir? Her işi düzenleyen kimdir? Allah'tır, diyecekler. O zaman O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız? de. (Yunus, 31).Allah katındaki bu inançlarıyla, Allah'ın göklerin ve yerin yaratıcısı, rızık veren, her şeyi yöneten, dirilten ve öldüren olduğu; putların ise sadece Allah katından şefaatçi ve aracı oldukları inancıyla birlikte; Kur'an onları şirkle nitelendirmiş, müşrik olarak isimlendirmiştir. Şirkten dönünceye, Lailahe illallah deyinceye kadar, öldürülmelerini emretmiştir. Kim bunu derse, İslâm'ın hakkı dışında kanı ve malı korunmuş olur. Allah Teâlâ, aracı ve şefaatçiden müstağnidir. O, kuluna şah damarından daha yakındır.Şöyle buyurmaktadır: "Kullarım, sana beni sorarlarsa; bilsinler ki, ben onlara yakınım."(Bakara, 186) "Rabbiniz, bana kulluk edin ki, size karşılığını vereyim, buyurmuştur. " (Mümin, 60)
    Girmek isteyen herkese Allah'ın kapısı açıktır. Ne kapıcısı vardır ne de örtüsü.

  3. #3
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Allah'tan Başkasını Kanun Koyucu Olarak Kabul Etmek

    Çoğu insana gizli kalan, bilinmeyen büyük şirkin başka bir çeşidi de, Allah'tan başkasını kanun koyucu olarak ve hakem olarak kabul etmektir. Diğer bir deyişle, bazı insanlara, fert veya grup olarak, kendileri veya başka birilerine kesin bir kanun koyma hakkı vermektir. Onlar dilediklerini helal, dilediklerini de haram kılarlar. Onlar, Allah'ın izin vermediği ve onun şeriatına zıt olan yöntem ve düşünce koyarlar. Diğerleri de onların koydukları bu yasalara, sanki isyan edilmeyip itaat edilen bir ilahi yasa, bir semavî hüküm imiş gibi itaat ederler.
    Şüphesiz ki yaratıklar hakkında yasamada bulunmak sadece Allah'ın hakkıdır. Onları yaratan, rızıklandıran, her türlü nimeti onlara bahşeden O'dur. Onları sorumlu kılmak, emretmek, nehy etmek, helal ve haramı belirlemek te O'nun hakkıdır. Çünkü O insanların rabbi, meliki, ilahıdır. O'ndan başkasının rububiyet, mülkiyyet ve uluhiyyet hakkı yok ki, hüküm ve teşrii hakkı bulunsun. Dünya O'nun mülküdür. Allah'ın mülkündeki insanlar, onun kullarıdır. O, bu ülkenin efendisi ve hakimidir, hükmetmek, yasa koymak helal ve haram kılmak O'na, dinlemek ve itaat etmek ise kullarına düşer. Bu ülke vatandaşlarından biri, bu ülkenin efendisinin izni olmaksızın orada bazılarının emir ve nehiy, helal ve haram kılmak, hükmetmek ve yasa koyma hakkının bulunduğunu iddia ederse; Hakimin kullarının bazısı O'nun mülkünde O'na ortak koşmuş, yalnızca O'na ait olan yönetim ve yasama konusunda, O'nunla çatışmış olur. Bundan, Kur'an, ehl-i kitabın şirk içinde olduğuna hükmetmiştir. onları, müşrikler olarak adlandırmıştır. Çünkü onlar yasama hakkını, haham ve rahiplere vermişler, onların belirledikleri haram ve helallere itaat etmişler. Kur'an bunu, Meryem oğlu Mesih'e yapılan ibadete denk saymıştır. Allah şöyle buyurur: "Onlar Allah'ı bırakıp hahamları, papazlarını ve Meryem oğlu Mesih'i rableri olarak kabul ettiler. Oysa, tek tanrıdan başkasına ibadet etmemekle emr olunmuşlardı. Ondan başka tanrı yoktur. Allah koştukları eşlerden münezzehtir." (Tevbe, 31) Nebi (a.s.) bu ayeti, cahiliye günlerinde hristiyan olan Adiy b. Hatem et-Taî'ye şöyle tefsir etmiştir: Müslüman olup Peygamberin yanına gelen Adiy'e, Efendimiz bu ayeti okudu. Adiy diyor ki; hristiyanların onlara (hahamlara) ibadet etmediklerini söyledim. Peygamber Efendimiz (s.a.s.): "Elbette, onların haram kıldıklarını haram, helal kıldıklarını da helal kabul ettiler ve onlara tabi oldular. Bu onların, onlara ibadetidir. (Ahmed,Tirmizi) Bu ayet ve Rasûlullah'ın hadisinin bunu tefsiri, kim Allah'tan başkasına kötülükte itaat eder, ya da Allah'ın izin vermediği bir konuda ittiba ederse; onu bir rabb ve mabud edinmiş, Allah'a ortak koşmuş olur. Bu da Allah'ın dini olan tevhide terstir. İhlas kelimesinin, Lailahe illallah'ın delalet ettiği; ilahın, kendisine ibadet edilen olduğudur. Allah, onların haham ve papazlarına olan itaatini, ibadet olarak isimlendirmektedir. Ve onları, erbab, yani ibadette Allah'ın ortaklan olarak adlandırmaktadır. İşte bu, büyük şirktir. Bir mahluka itaat eden, Allah ve Rasûlü'nün koyduğu hükümden başkasına tabi olan herkes, onu böylece adlandırmasa bile, onu bir rab ve mabud edinmiştir. Bir ayette Allah şöyle buyurur: "Eğer onlara itaat ederseniz, müşrik olursunuz." (Enam, 121) Aynı anlamda başka bir ayet ise şöyledir: "Yoksa, Allah'ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara meşru kılacak ortakları mı vardır? (Şura, 21)Kur'an ve sünnetin, Allah'tan başkasını kanun koyucu olarak kabul edip Allah'ın izni olmadığı konularda tabi olan hakkında hükmü buysa; kendisini Allah'a denk tutan, uluhiyyetin özelliklerinden olan hükmetme, kanun koyma, helal ve haram kılma hakkını ona veren hakkındaki hükmü nasıl olur?

  4. #4
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    mysi
    İlginize teşekkür ederim

  5. #5
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Küçük Şirkin Çeşitleri


    Büyük şirkin dışında şirkin başka tür ve çeşitleri de vardır. Küçük şirk olarak adlandırılan bu şeyler, büyük günahlardandır. Belki de, Allah katında diğer büyük günahlardan daha büyüktür. Bunlardan bazıları:
    Allah 'tan başkası adına yemin etmek
    Bu, küçük şirktir. Peygamber adına, Kâbe-i şerif adına, evliyadan biri adına, büyüklerden biri adına, vatan adına, baba, dede, v.d. mahlukat adına yemin etmektir. Bunların hepsi şirktir. Hadis'te şöyle buyurulur: "Kim Allah'tan başkası adına yemin ederse kafir olur, ya da müşrik olur." (Tirmizi)
    Bu, yeminde, yemin edilene tazimin bulunmasından dolayıdır. Oysa; tazim ve takdise layık olan sadece Allah'tır. Bundan dolayı, başkası adına yemin nehy edilmiştir. Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: "Babalarınız adına yemin etmeyin." "Kim yemin ederse, Allah adına yemin etsin veya terk etsin."
    İbn-i Mesud (r.a.) şöyle rivayet etmiştir: Allah adına yalan yere yemin etmek, başkası adına doğru yere yemin etmekten daha iyidir. Dindeki bilinen gerçeklerden biri de, Allah adına yalan yere yemin etmek büyük günahtır. Ancak, şirkin hem büyüğü,hem küçüğü sahabenin fakihlerine göre; en büyük günahtır.(Allah'tan başkası adına yemin edene, ne bunu yerine getirmesi gerekir, ne de bunun bir kefareti vardır. Çünkü bu, şirktir. Ve şirkin, bir değeri yoktur. Ona düşen ancak şudur: Allah'tan istiğfar dilemesi, Resulullah'ın (s.a.s.) dediğini demesidir: "Kim Lat ve Uzza adına yemin ederse, Lailahe illallah desin."(Buhari) Bu hadisin belirttiğine göre; şirkin kefareti yedirmek içirmek değil, tevhidi yenilemektir.)

  6. #6
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Halka ve ip Takmak:

    Tevhid, Allah'ın kainatta koyduğu sebeplere sarılmaya karşı çıkmaz. Açlığı gidermek için yemek, susuzluğa karşı su, tedavi için ilaç, savunma için silah gereklidir. İnsan hastalığında doktora gider. Doktor da ona bir ilaç verir ya da ameliyat veya başka bir şeyi uygun görür. O da bunlara kulak verir, yerine getirir. Bu, tevhidden dışarı çıkmak değildir. Tevhidin karşı çıktığı, meydana gelen veya meydana geleceği sanılan bir belayı defetmek için, Allah'ın meşru kılmadığı gizli sebeplere sarılmaktır.
    Madeni halkalar takmak, kollara ip bağlamak bu türdendir. İmam Ahmed, İmran b. Husayn'den şöyle rivayet etmiştir: Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bir adamın kolunda halka gördü. Sende tunçtan bir şey görüyorum, yazıklar olsun, nedir bu, dedi. Zayıflıktan deyince, o, senin ancak zayıflığını artırır, çıkar onu, üzerinde iken ölürsen, kesinlikle kurtuluşa eremezsin, buyurdu.
    Peygamber (s.a.s.)'in, bunun üzerinde bu derecede durmasının nedeni, şirkin türlerinden sakınmak, sahabeye bu kapının tamamen kapatılmasını öğretmek içindir. Bundan dolayı, Huzeyfe b. Yemame ziyaretine gittiği bir hastanın yanma girdiğinde kolunda sıtmayı önlediği söylenen bir ip görünce; onun kesilmesini istedi ve şu ayeti okudu: "Onların çoğu, ortak koşmadan Allah'a inanmazlar." (Yusuf, 106)

  7. #7
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Nazar Boncuğu, Muska Takmak:

    Bu da, şirkin bir çeşitidir. Arapların, özellikle çocuklara taktığı bir boncuk ve muskadır. Bunun onları, cinlerden koruduğu, nazar değmesini önlediğini sanıyorlardı. İslâm bunu ortadan kaldırdı, koruyucu ve engelleyici olmadığım öğretti.
    Ahmed, Ukbe b. Amir'den merfu olarak rivayet etmiştir: "Kim boncuk asarsa, Allah onun işini bitirmez: Kim katır boncuğu takarsa Allah onu korumaz." Diğer bir rivayette ise, "Boncuk takan şirk koşmuş olur." Boncuk takmanın anlamı, bunun bir hayrı celb ettiğine veya bir şerri defettiğine kalbin inanmasıdır. Bu, kesinlikle şirktir. Çünkü, bu işte, Allah'tan başkasından zararın defedilmesini istemek vardır. Allah şöyle buyurur: "Allah sana bir sıkıntı verirse; O'ndan başkası gideremez. Sana bir iyilik verirse başkası onu engelleyemez. O, her şeye gücü yetendir. "(Enam, 17)
    Bu boncuk türleri, camia, haraz, hicab olarak adlandırılan eşyalardır. Bunları kullanmak büyük günahlardandır. Gücü yeten herkesin, bunu yok etmesi vacibtir. Said b. Cübeyr'den rivayet edilmiştir: "Kim bir insanın boncuk ve muska takmasını engellerse, bir köle azad etmiş gibi sevaba girer."
    Eğer bu muska, Kur'an ayetlerinden bir ayet veya Allah'ın isim ve sıfatlarından biri olursa, bu durumda bunu kullanmak nehy kapsamına girer mi? Yoksa; istisna edilip takılması caiz olur mu? Selef bu hususta ihtilaf etmiştir. Bazıları ruhsat vermiş, bazıları ise menetmiştir. Şu delillerden dolayı, Kur'an'dan bile olsa; her türlü muskanın kullanılmasının caiz olmadığı görüşünü tercih ediyoruz:
    1-Muska,boncuk konusundaki nehyin genel olması.Bu konudaki hadisler,hiçbir istisnaî durum belirtmemektedir.
    2-Seddüzzeria (Şerre giden yolun kapatılması).Kur'an'dan olan muskanın takılmasına ruhsat verildiğinde başka şeylerin takılmasına kapı aralanmış olur. Şer kapısı açıldığında, bir daha kapanmaz.
    3-Bu, Kur'an'ın pisliklerle karşı karşıya gelmesine neden olur. Çünkü, bunu takan defi hacet, cünüplük v.b. durumlarda bunu üzerinde bulundurur.
    4-Bu işte, Kur'an'ı hafife alma, getirdiklerine muhalif bir tavır sergileme vardır. Dosdoğru olan bu kitabı Allah, insanlara hidayet rehberi olsun, karanlıklardan nura çıkarsın diye indirmiştir, kadınlara ve çocuklara muska ve boncuk olsun diye değil.

  8. #8
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Üfürükçülük

    Bu da tevhide zıt olan şeylerdendir. Üfürükçülük, cahiliye araplarının kendilerinden afetleri koruduğu inancıyla; cinlerden yardım dileyerek söyledikleri bazı yabancı ve anlamsız ifadelerdir. İslâm gelince bunu kaldırmıştır. Bir hadis şöyledir: "Üfürükçülük, muska, boncuk ve sihir şirktir." Sahabeden şöyle rivayet edilmiştir: Abdullah b. Mesud (r.a.) hanımının boynunda bir ip görünce bunun ne olduğunu sordu. Beni sıtmadan koruyan okunmuş bir iptir, cevabını verdi. Çekip kopardı ve attı. Sonra şöyle dedi: "Abdullah'ın ailesi şirkten uzaktır. Rasulullah'ın şöyle dediğini işittim: Üfürükçülük, muskacılık ve sihir şirktir." Kadın "gözüm seyriyordu, falan yahudiye gittim, üfürünce geçti" dedi. Abdullah, bu şeytanın işidir, karşılığını verdi. Şeytan bunu eliyle yapıyor. Okuyup üflediğinde şunu söyleseydin sana yeterdi: "Ey insanların Rabbi! Bu darlığı kaldır, şifa ver, şifa veren sensin. Şifan öyle bir şifadır ki, ondan başka şifa yoktur. Ve o hiçbir hastalığın izini bırakmaz."
    Haram olan okuyup üfleme, içinde Allah'tan başkasından yardım isteme bulunan veya küfür ya da şirk bulunan, arap dilinden başka bir dilde yapılmış olanıdır. Bunun dışındaki okuyup üflemenin bir zararı yoktur. Sahih-i Müslim'de, Avf b. Malik'in şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Cahiliyyede üfürükçülük yapıyorduk. Rasulullah'a, bunun hakkında ne diyorsun, dedik. Yaptığınızı bana gösterin, şirk bulunmayan okuyup üflemede bir beis yoktur." Suyutî diyor ki, şu üç şart bulunursa, okuyup üflemenin caiz olduğu hususunda ulemanın ittifakı vardır:
    1 Allah'ın kelamı, isimleri veya sıfatlarıyla olması.
    2 Arapça ve anlaşılır bir şekilde olması.
    3 Gerçekte bunun bir etkisinin bulunmadığına,bunun Allah'ın takdiriyle olduğuna inanılması.
    Hadiste zikredilen sihir, erkeğin kadını, kadının da erkeği sevmesi için yapılan sihirdir.

  9. #9
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Büyücülük:

    İslâm'ın yasakladığı şirkin başka bir çeşidi de büyüdür. Büyü, hayal ve vehmin bir türüdür. Büyü, üfürükçülük, düğüm bağlama bu türdendir. Allah'ı bırakıp, cin, şeytan ve yıldızlardan yardım dileme bulunduğundan dolayı şirktir. Hadiste şöyle buyurulu yor: "Kim bir düğüm bağlar ve üfürürse; sihir yapmıştır. Kim de sihir yaparsa, şirk koşmuş olur."
    Bu İslâm'da ve diğer semavî dinlerde büyük günahlardandır. Musa'nın (a.s.) diliyle Kur'an'da şöyle denilmektedir: "Sihirbaz nereden gelirse gelsin başarı kazanamaz."(Taha, 69)"Yaptığınız sihirdir. Ancak Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah fesad edenlerin işini elbette düzeltmez."
    (Yunus, 81)Peygamber Efendimiz bunu, şirkten sonra, helak edici yedi şeyden biri olarak saymıştır.
    Kur'an bize, sihrin ve onu yapanların şerrinden Allah'a sığınmayı öğretmektedir:"Düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden (Allah'a sığınırım)."(Felak, 4) Büyücüler, büyü yapmak istedikleri zaman ip bağlarlar, her düğüme üflerler, ki istedikleri olsun.
    Selef imamların çoğu, büyü yapanın kafir, büyünün de küfür olduğu görüşündedir. Malik, Ebu Hanife, Ahmed bu görüşte olanlardandır.Birçok sahabeden rivayet edildiğine göre; büyücünün cezası kılıçla öldürülmektir. Buhari'de, Bicale b. Abde'nin şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Ömer b. Hattab, büyücü kadın ve erkeklerin öldürülmelerini emretti. Biz de üç tanesini öldürdük." Müminlerin annesi Hafsa (r.a.) ve sahabeden Cendeb (r.a.) den büyücünün öldürülmesi hakkında sahih rivayet vardır. Sihrin kendisinin haram olduğu gibi, bunu tasdik eden, bu işte çalışan ve katkısı bulunan bu günaha ortaktır. Efendimiz (s.a.s.) buyurmuştur: "Üç kişi cennete girmeyecektir: Sürekli içki içen, sihri teyid eden, sılayı rahmi kesen. "( Ahmed ve İbn-i Hibban.)

  10. #10
    ***
    DIŞARDA
    Points: 8.615, Level: 62
    Points: 8.615, Level: 62
    Level completed: 55%,
    Points required for next Level: 135
    Level completed: 55%, Points required for next Level: 135
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    tahsin33 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Oct 2008
    Yer
    Mersin
    Mesajlar
    1.126
    Points
    8.615
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    18

    Standart Cevap: Şİrkten korunma ve sakinma

    Müneccimlik:

    Büyünün bir çeşidi de müneccimlik diye bilinen şeydir. Burada kastedilen ve bunu yapanların da zannettikleri şey, gelecekte meydana gelecek, özel ve genel olayları yıldız aracılığıyla, onlara bakarak haber vermektir. Bu büyünün bir çeşitidir. Hadiste şöyle buyurulmuştur: "Kim yıldızlarla haber vermeye çalışırsa, büyüyle haber vermiş olur(Ebu Davud.)
    Bu hadis, astronomi ilmi, yıldızların uzaklığını, yerlerini, yörüngelerini, gözlem ve araçlarla inceleyen ilim, hakkında değildir. Bu, ilm-i felek (astronomi)tir. Bu, ilkeleri, kuralları ve araçları olan bir ilimdir. Ancak bu hadis, bu ilmi küfre götürecek şekilde, gaybı bildiğini iddiasıyla -ki, gayb bilgisine sadece Allah'ın sahip olmasından dolayı şirke düşülmüş olmaktadır- öğrenen hakkındadır.

    Tivele, Büyü ve Şirktir:

    Bu, eskiden büyücüler arasında yaygın olan bir büyü türüdür. Harf, kelime v.b. bazı şeyleri yorumlamaktan ibarettir. Bununla kadının erkeği, erkeğin de kadını sevdirilmesi hedeflenmektedir. Daha önce şöyle bir hadis zikretmiştik: "Okuyup üfleme, muska ve sihir şirktir."

    Kahin ve Falcılar:

    Kahin ve falcı, müneccim gibidir. Kahin gelecekte olacak ve insanın içindekilerden haber veren kişidir. Falcı da, kahin, müneccim ve rammel gibi gaybı bildiğini iddia eden kimsedir. İster gelecek için kehanette bulunsun, isterse insanın içindekiler için..İsterse de cinlerle ilişki kurarak, bakarak, kumu çiziktirerek, fincana bakarak..
    Müslim, Sahihinde Nebi'nin (s.a.s.) şöyle dediğini rivayet etmektedir: "Kim bir falcıya gidip bir şey sorar ve ona inanırsa, kırk namazı kabul olmaz." Ebu Davud'un rivayet ettiği bir hadiste ise; "kim bir kahine gider ve onun söylediklerini tasdik ederse, Muhammed'e indirileni inkar etmiş olur." Bunun nedeni, Muhammed (s.a.s.)'e indirildiğine göre; gaybı Allah'tan başkasının bilemeyeceğidir. Allah şöyle buyurur: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka bilen yoktur, de."(Neml, 65)"Gaybın anahtarları O'nun katındadır. Onları ancak O bilir. "(Enam, 59)"Gaybı bilen Allah, gayba kimseyi muttali kılmaz. Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır.(Cin, 26-27)O kadar ki; Peygamber Efendimiz, vahiy aracılığıyla, Allah'ın kendisine bildirdiğinin dışında, gaybı bilmiyordu. Bundan dolayı, ona şöyle hitap etmektedir: "De ki: Allah'ın dilemesi dışında ben kendime bir fayda ve zarar verecek durumda değilim. Gaybı bilseydim daha çok iyilik yapardım ve bana kötülük de gelmezdi. Ben sadece, inanan bir milleti uyaran ve müjdeleyen bir peygamberim." (A'raf, 188)Büyücü ve kahinlerin yardım istedikleri cinler, gayb bilgisini elde etmeye güçleri yetmez. Kur'an, Süleyman'ın (a.s.) ölümünü, cinlerin bilmediklerini zikretmektedir: "O, ölü olarak yere düşünce, ortaya çıktı ki, şayet cinler gaybı bilmiş olsalardı, alçak düşüren bir azab içinde kalmazlardı.-"( Sebe, 14) kahin ve falcıları, gaybı bildikleri zannıyla tasdik etmek, Allah'ın açık ayetlerle indirdiğini inkardır. Onlara gitmenin, din adına yaptıkları fecaati tasdik etmenin hükmü bu ise; kahin ve falcıların kendi durumları ne olur? Din onlardan uzak olduğu gibi, onlar da dinden uzaktır. Bir hadis şöyledir: "Uğursuzluk yapan, uğursuzluğa yol açan, kahinlik yapan ve buna neden olan, büyü yapan ve büyüye yol açan bizden değildir." (Bezzar.)

Sayfa 1/4 123 ... SonSon

Benzer Konular

  1. Zührevi Hastalıklardan Korunma
    By BuRaK in forum Zührevi Hastalıklar
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 15.07.08, 09:13
  2. Yağ Depolamak: Vücudun Bir Korunma Yöntemi
    By Kartal__13 in forum Diyet
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 19.06.08, 23:16
  3. Hastalıklardan Korunma (Yenıdogan)
    By Kartal__13 in forum Bebek
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 18.06.08, 19:38
  4. Deccal Den Korunma Yöntemleri
    By SiLa in forum Ahiret ve Kıyamet
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 06.06.08, 09:46

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •