***
DIŞARDA
Points: 455.346, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 100,0%
Achievements


Duanın Bereketi
Duanın Bereketi
- Dua niçin önemli bir ibadettir?
- Duayla yapılan işlerin bereketi nereden kaynaklanır?
- Allah her duayı kabul eder mi?
- Duanın sırrı nedir?
Yüce Allah ile aramızdaki önemli bir bağ olan dua, gücü sınırsız olan Yüce Rabbimiz karşısında acizliğimizi ortaya koyarak istekte bulunmamızdır. Rabbimiz “De ki: Duanız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi?…” (Furkan Suresi, 77) ayetiyle duanın önemli bir ibadet olduğunu bildirmiştir.
Aslında Allah ile bağlantı kurma ihtiyacı, her insanın fıtratında yani yaratılışında vardır. Fakat müminler için dua etmek, hayatlarının ayrılmaz bir parçasıyken, bazı kişiler için sadece büyük zorluklar altına girince, hayati tehlikelerle karşı karşıya kalınca hatırlanacak bir ibadettir. Ancak bu büyük bir yanılgıdır. Çünkü asıl hayırlı olan hem rahatlıkta, hem de zorlukta tüm kainatın hakimi Yüce Allah’tan yardım istemek, O’nun rahmetine sığınmaktır.
Duada Kararlı Olmak
Allah kullarına dua aracılığı ile Kendisi’nin hayırlı ve güzel gördüğü her şeye erişme imkanı vermiştir. Ancak dua etmek kadar, edilen duada kararlı olarak sabır göstermek de önemlidir. Çünkü sabırla dua etmek duanın konusu olan isteklere olan ihtiyacın, bu konudaki sıkıntının ve daha da önemlisi Allah’a olan yakınlığın arttığının göstergesidir. Duada sabır göstermek mümini olgunlaştırır, güçlü bir irade ve karakter kazandırır. Duada sabır gösteren mümin, duasının karşılığını, istediği şeylerin birçoğundan daha değerli olan, derin bir iman kazanarak alır. Kuran’da dua ederken kararlı olmak gerektiği şöyle bildirilmiştir:
“Sabır ve namazla yardım dileyin. Bu şüphesiz, huşu duyanların dışındakiler için ağır bir yüktür.” (Bakara Suresi, 45)
Değerli Peygamberlerimiz de Allah’a ne kadar muhtaç olduklarını kimi zaman yıllar boyu hiç durmadan dua ederek ifade etmişler, sonsuz rahmet sahibi Rabbimiz ise onlara istediklerini en hayırlı olduğu zamanda vermiştir. Gizli açık her çağrıya daima icabet etmesi Allah’ın şanından, Yüceliğindendir. Allah, dua mahiyetinde akıldan geçen tek bir düşünceyi dahi asla karşılıksız bırakmaz, boşa çıkarmaz. Ancak “duaya icabet” birşeyin aynen gerçekleşmesi anlamına gelmez. Çünkü insan, bazen kendisi için zararlı olan bir şeyi Allah’tan talep ediyor olabilir. Yüce Allah bir ayette bu konuyla ilgili olarak şöyle haber vermektedir:
“İnsan hayra dua ettiği gibi, şerre de dua eder, insan pek acelecidir.” (İsra Suresi, 11)
Kişi için neyin şer, neyin hayır olduğunu en iyi Allah bilir. Çünkü herşeyi takdir eden O’dur. Her işinde olduğu gibi dualara icabetinde de pek çok hikmet gizlidir. Örneğin Hz. Yakub’un, oğlu Hz. Yusuf’a yıllar sonra kavuşması, Hz. Yusuf’un uzun seneler zindanda kaldıktan sonra kurtularak güç ve iktidar sahibi olması, Hz. Eyüp’ün şeytanın kendisine dokundurduğu azaptan kurtulması, bunların hepsi büyük sabır göstererek edilen kesintisiz duaların karşılığında gerçekleşmiştir. Yüce Allah bu salih kullarının dualarının karşılığını onlar için en hayırlı olacak zamanda vermiş, onları bu sayede olgunlaştırmış, eğitmiş, sadakat ve ihlaslarını pekiştirmiş, onları cennette yüksek makamlara layık kullar haline getirmiştir.
Allah Duaya Nasıl İcabet Eder?
Mümin dua ettiği zaman Allah’ın kendisini işittiğini ve duasına her ne şekilde olursa olsun mutlaka icabet edeceğini bilir. Çünkü olayların başıboş ve tesadüfi bir biçimde değil, Allah’ın belirlediği kadere göre geliştiğinin, O’nun dilediği şekilde gerçekleştiğinin farkındadır. Bu nedenle, duasına karşılık görmemek gibi bir kuşkusu yoktur. Bu samimi ruh haliyle dua etmek Allah’ın izniyle büyük hayırlara vesile olur. Bir ayette Allah’a dua edildiği zaman Rabbimiz’in Mucib (Kendilerine yalvaranların isteklerini veren, icabet eden) sıfatının bir tecellisi olarak duaya mutlaka icabet ettiği şu şekilde haber verilmiştir:
“Kullarım Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben (onlara) pek yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çağrıma cevap versinler ve Bana iman etsinler. Umulur ki irşad (doğru yolu bulmuş) olurlar.” (Bakara Suresi, 186)
Duada istenilen şeyin geciktirilerek verilmesinin veya tamamen farklı bir şekilde icabet edilmesinin nedeni, Rabbimiz’in kullarını imtihan etmesi olabilir. Allah, kullarının sabrını denemek ve onları olgunlaştırmak için vereceği nimetleri belirli bir hikmete göre belirli sürelerin sonunda verebilir.
Bu ve benzeri nedenlerden ötürü duada istenilen herşeyin hemen gerçekleşmesi beklenemez. Büyük İslam alimi Bediüzzaman’ın belirttiği gibi, Allah dua konusu olan şeyin daha azını verebilir belki de mükafat olarak daha fazlasını verebilir ya da yukarıda saydığımız nedenlerden ötürü hiç vermeyebilir. Ancak her durumda da Allah Kendisi’ne dua edenin duasına icabet etmiştir.