***
DIŞARDA
Points: 60.713, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 0%
Achievements


Güneş Üflemekle Sönmez!
MEVZUA GİRİŞ
Bu Rabbi euzubike minhemezetiş şeyatin.Ve euzu bike rabbi en yahdurun âyet-i kerimenin ve Nâs suresi son üç ayetinin hüküm ve ikazlarınca, her zaman ve herkes için, bilhassa dinine diyanetine samimice yapışmış halis müminler için her zaman ve her yerde cinlerden ve insanlardan işi-kârı vesvese üretmek olan şeytanlar bulunacaktır. Bilhassa Kur’an ve sünnetin, yani İslam dininin en temel umdele*rine hizmet etmiş ve halen de eden büyük mücahid ule*maya ve talebelerine “hümeze ve lümeze” ehli insî şey*tanlar dil uzatacaklar, çürütmeye çalışacaklar ve iğrenç iftiralarla, arkalarından çekiştirmekle çamur sıçratmak isteyeceklerdir. Lâkin bu biçâre şeytancıklar katiyyen bil*sinler ki, Allah nurunu (yani istikametli ve nurlu dinini) tamamlayacaktır; onlar istemeseler de... Hem Cenab-ı Allah(cc) bir kuluna “Yürü!” demişse, hiçbir kuvvet onu durduramaz ve durduramayacaktır.
Bu sözleri burada yazdığımın sebebi, aşağıda gelecek şeni’ iftiralı vesveselere Üç Bölüm’lü cevaplarımızın içinde görülecektir. Daha açık söyleyeyim: Üstad Bediüzzaman Said-i Nursî Hazretleri(ra) aleyhinde eski*den, tâ 1908’lerden beri kampanyalı iftira bezirganları ta*rafından birçok defalar sinsi ve sistemli, ama temelsizce iftiralar, vesveseli kışkırtmalar yapıla geldiği gibi[1], son bir-iki senedir birkaç koldan, ama tek mihraktan o eski ve köhnemiş iftiralı vesveseler tarzında yine bir taarruz baş*lamıştır.
Eğer bilseydik ki, bu iftiraları düzenleyen kimseler, kısa idrakli, kavrama kabiliyeti az, yüksek hakikatlerin arşına çıkmada zorluk çeken, bir cihette özürlü cahil in*sanlardır, “zararı yok, mühim değil” deyip, geçecektik.
Ya da, bu işi çevirenler ahmak sınıfından olup fuzulice tefevvüheden kişiler olmuş olsalardı “cevabü’l-ahmakı es-sukût”[2] deyip aldırmayacaktık. Lâkin, maattees*süf iş öyle değil. Üç ayrı koldan iftira mızrakla*rıyla taarruza geçenlerin bir kolu derin devletin şamar oğlanı, bir kolu vahşî ve cahilî ırkçılık hamiyet ajanı, öbür kolu da Vehhabî kaselisliği mukallidi oldukları bir takım mermuze-i mesmua emareleriyle anlaşılmaktadır. Kaziye böyle olunca, artık İslam uhuvveti yolunda ya*pılması gereken af ve safhlar bir çeşit zilletli tabasbus olacak, hakka karşı da hürmet-sizlik sayılacaktır. Dolayı*sıyla makam, vakar ve izzet makamı olduğundan üslûp pervasız olacaktır.
Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur...