2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Konu: ναнуιη кєѕιℓмєѕι нα∂ιѕєѕι

    Share
  1. #1
    ***
    DIŞARDA
    Points: 5.161, Level: 46
    Points: 5.161, Level: 46
    Level completed: 6%,
    Points required for next Level: 189
    Level completed: 6%, Points required for next Level: 189
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    yagmuradam - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Üye

    Üyelik tarihi
    Sep 2008
    Yer
    gaziantep
    Mesajlar
    17
    Points
    5.161
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    0

    ναнуιη кєѕιℓмєѕι нα∂ιѕєѕι




    <<< ( VAHYİN KESİLMESİ HADİSESİ ) >>>
    Hz. Peygamber (sav) Mekke döneminde İSLAM’ı tebliğ ederken,
    Mekke’nin ileri gelenleri de sayıları giderek artan Müslümanlarla
    nasıl baş edecekleri konusunda çareler düşünmeye başlar.
    Fakat Hz. Peygamberin tam olarak ne yapmak istediği konusunda kafaları karışıktır.
    Yine bir gün bu çetin problem hakkında konuşurlarken,
    Yahudi âlimlere de danışmak üzere bir heyet göndermeye karar verirler.
    Gönderecekleri iki elçiye; «Onlara Muhammed´den bahsedin,
    onu tarif edin ve söylediklerini iletin; çünkü onlar ilk kutsal kitaba
    inanıyorlar ve mutlaka peygamberler hakkında bilgileri vardır.
    Oysa bizim bu konuda hiçbir bilgimiz yok» derler.
    Konu Yahudi âlimlere açılınca, gelen heyete şunları söylerler:
    “Peygamber olduğunu söyleyen o kişiye şu üç soruyu sorun.
    Eğer bu sorulara cevap verebilirse O ALLAHın peygamberidir,
    fakat eğer cevap veremezse yalancı ve sahtekârdır.”
    (kaynak:Tefsir-i Ruhu'l-Meânî, c.30, s.157, Siretü'l-Halebiyye, c.1, s.349-350.)





    Yahudiler Peygamber'in huzuruna gelip üç mesele (ruh, Ashâb-ı Kehf ve Zü'l-Karneyn)
    hakkında bazı sorular sordular. Peygamber, "İnşallah" demeden, "
    yarın ge­lin cevabınızı vereyim" dedi. Bunun için vahiy kesildi. Müşrikler,
    vahyin kesilmesine çok sevinip:"Allah onu terk etmiştir" dediler. (Duhâ suresi)
    (kaynak:Tefsir-i Ruhu'l-Meânî, c.30, s.157, Siretü'l-Halebiyye, c.1, s.349-350.)




    Ertesi gün Kureyşliler cevap için geldiklerinde onları geri gönderir.
    Hz. Peygamber Hz.Cebrail (as) vasıtasıyla ALLAH’ü
    Teala’dan bu soruların cevabını beklemektedir.
    O günden itibaren on beş gün boyunca hiç bir vahy gelmez,
    Cebrail de hiç yanına uğramaz. Mekkeliler alay etmeye başlarlar.
    Hz. Peygamber Mekkelilerin alaylarına çok üzülse de yapacak bir şey yoktur.
    Kendisini normalde hemen her gün ziyaret eden Cebrail de ortalıkta görünmemektedir
    kaynak:Tefsir-i Ruhu'l-Meânî, c.30, s.157, Siretü'l-Halebiyye, c.1, s.349-350.





    "Vahy kesilince, Peygamber'in bi'setin başlangıcındaki şek ve şüpheleri tekrar baş­ladı.
    Hatice de onun gibi şüpheye kapıldı ve: "Allah seninle ilişkisini kesmiştir sanı­yorum"
    dedi. Peygamber, bu sözü duyduktan sonra Hira dağına doğru yola koyuldu.
    kaynak:Tefsir-i Ruhu'l-Meânî, c.30, s.157, Siretü'l-Halebiyye, c.1, s.349-350.



    Bu sırada Cebrail nazil oldu ve Peygamber'e aşağıdaki ayetlerle hitabetti:
    "Andolsun kuşluğa * Ve geceye, karanlığı iyice çöktüğü zaman, *
    Rabbin seni terk etmedi ve darılmadı da. * Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan
    (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır. * Elbette Rabb'in sana verecek, böylece sen
    hoşnut olacaksın. * Seni yetim bulup da barındırmadı mı? *
    Ve seni yol yitirmiş bulup da, yol göstermedi mi sana? *
    Ve seni yoksul bulup da zengin etmedi mi? *
    Öyleyse, sakın yetimi üzüp, kahretme, * İsteyip dileneni de azarla­yıp, kovma; *
    Rabbinin nimetini de anlat." (Duhâ, 1-11)
    «Hiç bir şey hakkında ´Ben bunu yarın mutlaka yapacağım´ deme.
    Ancak: «ALLAH dilerse» (yapacağım de)» (Kehf: 23–24).





    "Hiçbir şey için, Allah'ın dilemesi dışında: "Ben yarın onu yapacağım deme" *
    Ancak Allah dilerse (yapacağım de). Ve unuttuğun vakit Allah'ı an ve
    "Umarım Rabbim beni, doğruya daha yakın olana eriştirir." de." (Kehf, 23-24)
    (kaynak:Tefsir-i Ruhu'l-Meânî, c.30, s.157, Siretü'l-Halebiyye, c.1, s.349-350.)




    O günden sonra Hz. Peygamber daha titiz davranır.
    Mesela Peygamber Efendimiz bir mezarlığa uğradığında,
    ölüm her bir insan için muhakkak olduğu halde, yukarıda verdiğimiz ayeti
    kerimeden kaynaklanan ilâhi terbiye gereği, “İnşâALLAH biz de sizlere kavuşacağız”
    buyurmuştur.Aslında o günlerde değişik vesilelerle yaşanan hemen her
    alandaki tüm benzer olaylar, kıyamete kadar tüm insanlığa örnek
    olacak birer enstantane bırakmak içindir.“İnşâALLAH” kelimesi
    “ALLAH’ü Teâlâ dilerse olur” manasına, bütün işleri ALLAH’ü Teâlânın
    dilemesine havale etmek için söylenen sözdür. Dolayısıyla, halk arasında kimi
    zaman dillendirilen, “Bu iş inşALLAHla maşALLAHla olmaz”
    ifadeleri yanlış sözlerdir. İşin hem gereği yapılacak,
    hem de ALLAH’tan bu konuda yardım istenecektir.

  2. #2
    ***
    DIŞARDA
    Points: 155.310, Level: 100
    Points: 155.310, Level: 100
    Level completed: 0%,
    Points required for next Level: 0
    Level completed: 0%, Points required for next Level: 0
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Konyevi Nisa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Co Admin
    Üyelik tarihi
    Jun 2008
    Yer
    Dünyadan !!
    Mesajlar
    20.631
    Points
    155.310
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    38

    Standart Cevap: ναнуιη кєѕιℓмєѕι нα∂ιѕєѕι

    çok hoş bir paylaşım olmuş ama said nursi'nin fotoğrafları neden eklenmiş anlamadım..


    Seni çok Özledim Annem

Benzer Konular

  1. Besmelenin Fazileti Hakkında
    By yagmuradam in forum Kur'an Tefsiri
    Cevaplar: 1
    Son Mesaj: 05.09.08, 21:55

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •