***
DIŞARDA
Points: 155.310, Level: 100
Level completed: 0%,
Points required for next Level: 0
Overall activity: 0%
Achievements


Zina etmek isteyen gence Peygamberimizin yaptığı tavsiye ile ilgili hadis..
Zinâ etmek isteyen gence Peygamberimizin yaptığı tavsiye ile ilgili hadis..
Asr-ı saadette Peygamberimiz (A.S.) Ashabıyla beraber bulunuyordu. Bir genç çıkageldi ve
Ya Resulallah! Ben felanca kadın ile arkadaş olmak istiyorum, onunla zina yapmak istiyorum dedi. Ashab-ı Kiram, bu durumdan çok öfkelendiler. İçlerinden gazaba gelerek genci dövmek ve huzur-u Resulullah'tan çıkarmak isteyenler oldu. Bazıları bağırıştılar. Çünkü genç hayasız konuşmuştu.
Sevgili Peygamberimiz (S.A.V.) "bırakın o genci" buyurdu. Resulullah, genci yanına çağırdı, dizinin dibine oturttu. Gencin dizlerini kendi mübarek dizine değdirecek bir şekilde oturttu ve:
- Ey genç! Birinin, annenle bu kötü işi yapmasını ister misin? Bu çirkin hareket hoşuna gider mi? diye sordu.
Genç:
- "Hayır Ya Resulallah", diye cevab verdi.
Resulallah: "Öyle ise o çirkin işi yapacağın kimsenin evlatları da bundan hoşlanmazlar."
Sonra Resulüllah:
- Peki, bu çirkin işi senin kız kardeşinle yapmak isteseler, sever misin? diye sorduklarında
genç:
- Hayır, asla! diyerek hiddetleniyordu.
Resulüllah: "Zaten hiç kimse bundan hoşlanmaz, (bunu kimse istemez)." diye buyurdu.
Daha sonra Hazreti Peygamber zina etmek isteyen gence aynı minvalde hala ve teyzesiyle bu işin yapılmasının hoşuna gidip gitmeyeceğini sorar. Öncekilerle aynı cevabı veren genç, artık hatasını iyice kavrar.
Sonra Hz.Peygamber (A.S.) mübarek elini bu gencin göğsüne koyarak şöyle dua etti:
- "Allah'ım! Sen bu gencin kalbini temiz kıl. Namusu ve şerefini muhafaza eyle ve günahlarını da bağışla" buyurdu. Genç, Resulallah'ın huzurundan ayrıldı. O günden sonra bu genç, iffet ve takvâ nümunesi olarak hayatına devam etmiştir.
(Müsned, V. 257)
İkinci rivayetin son kısmı:
Resulü Ekrem mübarek eli gencin omzunda olduğu hâlde: Allah’ım, bu gencin günahlarını bağışla, kalbini temizle ve iffetini koru” şeklinde dua eder.
Hz. Peygamberin, gelen gence annesini, kız kardeşini, hala ve teyzesini bu işle alakalı olarak sorması; gencin, kendisini başkalarının yerine koyarak düşünmesini, yani empati yapmasını sağlamak istediği içindi.
Ravinin aktardığına göre bu genç, ikna olur, evine gider ve hayatı boyunca tertemiz bir yaşam sürer.
(Ahmed b. Hanbel, V, 257.)
-----------------------
Böylece Hz. Peygamber eğitim öğretim yöntemlerinden ikna metodunu kullanarak en doğru
çözümü uygulamıştır. Şayet o gencin üzerine yürünseydi, bağırılıp çağırılsaydı, hatta dövülseydi,
o genç yapacağı kötülüğün mahiyetini, çirkinliğini öğrenemeyecek ve ikna olmayacaktı.
İşlemek istediği haram eylemin bu denli çirkin bir iş olduğunu fark edemeyecekti.
Ancak Rahmet Peygamberi, gencin haram olan isteğini; onun kötü arzusundan kaynaklandığını
düşünerek ona müsamahayla yaklaşıp, yapacağı davranışın yanlışlığını ve kötülüğünü çeşitli
sorularla anlatarak ona fark ettirmiş ve böylelikle ona en güzel dersi vermiştir. Bugün anne ve
babalara düşen görev de budur.
Diğer taraftan çocukların anne-baba için --Kur’an’ın ifadesiyle-- 'bir imtihan vesilesi' olduklarını
bir an bile akıllarından çıkarmaması gerekmektedir.
Burada Hz. Peygamber’in, gençleri asla mahcup etmediği, bazı hatalarına göz yumduğu,
hatalarını onların yüzüne vurmadığı da görünen gerçeklerdendir. Söz gelimi; bir gün
huzuruna yüzüne zaferan/safran sürmüş bir genç gelir. Bir süre yanında oturup sonra da gider.
Resûlüllah o genci mahcup etmemek için, o genç yanında iken bir şey söylememiş,
gittikten sonra onu sonradan çağırtarak, yüzünü yıkamasını istemiştir. (Ebu Davud, Edeb,6.)
Kısacası, Peygamberimiz muhataplarına karşı davranışlarına son derece önem verir ve özellikle de
gençlere karşı alabildiğine müsamahalı, nazik ve kibar davranırdı. Bizim payımıza düşen de
Peygamberî öğretiyi model almak onun eğitim ve öğretim prensiplerini, davranış modelini uygulamaktır…
alıntı