BERAT Kandili (Şiir)

[BaRLa]

Berat

Regaib, Miraç geçti, geldi Berat
Kutlayalım geçmesin boşa Berat
Olmaması için yılların berbat
Gel, sen de al, yeniden güzel berat

Varsa ömrün, görürsün yeni berat
Diyemezsin sen, geberdin, geber at
Gelmezsen de kandillerde haber at
Hele ki, son kandildir, yüce Berat

Her insanın, içinde vardır berat
Hatta, bazen olur, adı da Berat
Olsa da, olmasa da, gerçek, berat
Anlaşılır, hep yaşanırsa berat

İsteyince acı yemek, biber at
Senede bir gün gelir, mübarek Berat
Geleceğin için, fırsattır berat
Olsun beratımız, tertemiz berat


10/11/2000

Ahmet Necat Ucur

.

[BaRLa]

BERAT Kandili

Tövbe et tüm günahına
Kabul eder mutlak Mevla
Bu Nasuh tövbesi ola
Tövbe-i nasuhtur berat

Önce sor kendi kendine
Nereden geldim nereye
Ya gideceğim yer nere
Sorusun sormaktır berat

Kamil insanı buldunsa
Bu soruları sordunsa
Bunlara cevap aldınsa
Kemale ermektir berat

Zikir telkinin alanlar
Telkine uygun olanlar
Her nefes Allah diyenler
Allahı anmaktır berat

Zikrullah gönlü temizler
Kalbini mutmain eder
Allah zikredeni sever
Zikredebilmektir berat

Zikrullah ile yıkanan
Tevhidi efali bulan
Faili mutlak bilen
Kişinin halidir berat

Filini hakka verenler
Kötülükten vazgeçenler
Ahlakı güzelleşenler
Güzel bir ahlaktır berat

Güzel ahlak sahibi ol
Bunun için resule uy
Sebat edip sabırlı ol
Sabredebilmektir berat

Nefs ve rabbin bildin ise
Sıfatullaha erdinse
Hakkı kendinde buldunsa
Hakkı bulmaktır berat

Nefsi mutmain olanlar
Şeriata tam uyanlar
Kendin şirkten kurtaranlar
Şirkten kurtulmaktır berat

Geç efal, sıfat ve zattan
Hem enfüsten hem afaktan
Yalnız Allah tır var olan
Bu hale ermektir berat

Zahir batın Allah oldu
Yoktur şimdi Mehmet Ali
Lailahe illallah’ı
Yaşayabilmektir berat

(20.10.2002)

Mehmet Ali Semizoğlu

[BaRLa]

Nasıl Berat Ederim

Mücrimim çok günahım yaşıyor gidiyorum
Ölçülerim belirsiz çok hata ediyorum
Ağlanacak halim var ben ise gülüyorum
Sorumluluk yükünü görüp dönüp giderim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Takvimden yaprak gibi ömrümden gün gidiyor
Nefeslerim sayılı, her nefes can bitiyor
Allah'ı unutmuşuz hayatımız geçiyor
Yapacak onca iş var böyle boş boş gezerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Hiç ölmeycek gibi bağlandım bu dünyaya
Uzun emellerimle daldım ben bir hülyaya
Çok koşmam gerekirken hep yürüdüm hep yaya
Uğrarsam kabristana bakıp bakıp geçerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Namazlar geldi geçti ehemmiyet vermedim
Kendime kaygı edip seccademi sermedim
Demekki bu şuura, hakikate ermedim
Ezanlar okunurken ben sadece dinlerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

İslamsız bir hayata kaygı edip yakınmam
İmanın örtüsünü üzerime takınmam
İyliği emredipte kötülükten sakınmam
Günahlara battıkça tasalanmam gülerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Farkında değilimya, şeytanla dost gibiyim
Ne bileyim diyorum herkes gibi biriyim
Meğerse habersizce şeytanın bir eriyim
Sorgu sual gelince meleklere ne derim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

'Bela' derken misakta, nasıl caydım sözümden
Şanlı ecdadım varken koptum gittim özümden
Yığın olmuş günahım, damla düşmez gözümden
Sarılsam şu Kur'ana, kalmaz ahım kederim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Nasıl yaşıyor isem ben öyle öleceğim
Nasıl ölmüşsem eğer öyle dirileceğim
Böyle yaşarsam kabre ben nasıl gireceğim
Toprakta da kalacak barınacak yok yerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Ehlinizi ateşten koruyun diyor ayet
Ailende islamı yaşamıyorsan şayet
Ateşi cehennemin hararetlidir gayet
Ben nasıl çobanımki bu sürüyü güderim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Ayet diyor ateşten ehlinizi koruyun
Helal haram bellidir mutlak bunlara uyun
Hiç düştünmü peşine nerde çoluk çocuğun
Kendime hiç dert etmem böyle yaşar giderim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Her şeyin sahibini razı etseydim eğer
Bende sahip olurdum, bende herşeye meğer
Namazımda miracı bulamadıysam eğer
Kalkar iken kıyama usanırım bezerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Cennet ucuz değildir gayret ister muhakkak
Cehennemse lüzumsuz değildir buda mutlak
Kesin vaadi ile belirtmiştir bunu Hak
Bu nasıl bir akıl ki, cenneti reddederim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

İnandığımız gibi bir türlü yaşamadık
Yaşadığımız gibi inanmaya başladık
Hakikati söyleyen kimler varsa suçladık
Hayatta hep işime gelenleri seçerim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Etliye karışmadım, sütlüye karışmadım
Bana hiç dokunmayan yılanla bin yaşadım
İnfak edipte hani hayırda yarışmadım
Var ise bozukluğum mazlum için veririm
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Hani dilsiz şeytandı zulme sessiz kalanlar
Şimdi diller bir papuç sıralanır yalanlar
Bir bahanem var ama... dokunmayan yılanlar
Ne yapalım efendim bende dua ederim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Herşey açık ortada ne ekersen biçersin
Cüz-i iraden ile doğru yanlış seçersin
Dünyanın tarlasından hasadınla göçersin
Hayır yok hasenat yok benki iflas ederim
Bilmemki bu halimle nasıl berat ederim

Çok uzattık bu işi sadede gelmek gerek
Mevzuyu saptırmadan anlayalım dim direk
Beratı isteyelim Hakka boyun bükerek
Kalpten bir ihlas ile şimdi tövbe ederim
Bu niyetle inşallah belki berat ederim.

30.08.2006

Erol Enes Solmaz

[BaRLa]

Berat Gecesi

Üç ayların ikincisi;
Mübarek şabanı şerif.
Ol resule has kılındı:
Mübarek şabanı şerif.

Kimileri berat alır,
Berat gecesi gelince.
Kimileride kayb eder,
Berat gecesi gelince.

Şaban ayının onbeşi,
Mübarek berat gecesi.
Afva kavuşur o gece;
Asilerin binlercesi..

Boşa geçirme vaktini,
Seherlerde aç elini.
Berat gecesi gelince,
Mevladan al beratını.

Afv etmeyi sever Allah.
Gel sende yalvar Allaha.
Cebarail müjdeler vermiş,
Muhammedül Mustafaya.

Onüç, ondört, onbeşinde;
Cibril geliyor Resule..
Resulumuz çok ağlıyor:
Ümmetim ısyankar diye.

Üzülme ey Muhammed!
Günahkar ümmetim diye.
Rabbin onları afv eder;
Berat san bir hediye..

Berat almak ister isen:
Nasuh üzre tevbe eyle.
Sakın ola aldanıpta,
Yeniden günah işleme..

Gel sende akıt yaşını.
Silver kalbinin pasını.
Berat gecesi gelince:
koy secdelere başını.


23.09.2003

Ali Sandıkçıoğlu

[BaRLa]

Yeni Beratlara Doğru!

Ulaştırdı hamdolsun; üç aylara yaradan,
Fırsat diye bizlere; lütfeder bu ayları!
Zannetmeyin ey dostlar; bu günlerde sıradan!
Bazı gün ve geceler; bine katlar sayler’i!

Recep dedi; ”elveda”.ihya eden kazandı!
Kepçe olup alana; sevap dolu kazan’dı!
Dostlarından ayrılıp, o maziye uzandı!
Mesrur etti mübarek; çok hanım ve beyleri.

Şaban geldi, hoş geldi! Sanman içi boş geldi!
Fasık, gafil olana; sanmayın nahoş geldi!
Nice Fasık Facirler; bu ayda dize geldi!
Sevaba kalb edildi; çok şakice sayler’i.

Affetmeyi diler hep; Rab sevince kulunu!
Döndürür Hak yoluna; batıl olan yolunu.
Gaflet ile bilmezken; o kul sağ ve solunu,
Tağyir eder Mevla’sı; menfi olan huyları!

Yirmi yedi Şaban’a; konulmuş büyük fırsat!
Leyle-i berat gelir; affolur hata, sirkat!
Beratın serinliği; bırakmaz ateş hırkat!
Gark eder Rahman nura; beldeleri köyleri.

Arkasından Ramazan, teşrif eder yeniden,
En büyük fırsat bize; o şefkatli saniden!
Alır gider tüm kir’i; tövbe eden deni’den,
Nuruyla ak pak eder; çok günahkâr şeyleri!

Bir fırsattır şu kandil; yapsak affa vesile!
Leyle-i berat ile gelsin hayır husule.
Gidelim tek İlah’a; gözde Ceyhun yaş ile!
Söküp atsın kalplerden; tüm vehimli fayları.


20.08.2007.İzmir.

Bünyamin Demircan

[BaRLa]

Bu Gece Gel Gönlüme Ey Yar..! ! ! !

Seni yüreğimde bilmek
Yakın olmaktır,hem Hakk’a,hem sevgiye
Uzak da olsa hissedebilmek
Ne halde diye…
Ve iyi olduğunu dilemek
Sevgilerinle,hasretlerinle
Azı-çoğu ile
Varlığı yokluğu ile..
Hani o kadim misafiri yüreğimin
Sanki yaşarsın benimle,
Benim mevcudiyetimde..

Ama bu gece bir başka özlemlerim,
Hasretlerim deli edercesine
Kuşlar ötüşür “gel” dercesine..
Şimdi bir yağmur sonrası gibi gizemli gece
Sanki aydınlanmış yedi kat gökyüzü
Geleceksin diye…

Ey yar…
Bu gece gel gönlüme
Çiçek açsın yemişler,ayrık otları solsun
Her geceden başkaca
Sesler ilahi nağmalerle buluşsun
Nerede isen çıkıp geliver Ey Yar..
Bu gece gel gönlüme Berat’ım olsun..

Dilim adınla,Gözlerim o mihman bakışlarınla
Çırpınıp duran kalbim Aşkınla dolsun…
Leylelardan Mevlaya incecik yolum…
Bu gece gel gönlüme bayramım olsun

CAN-ÖZÜMDEN nidadır EY YAR! ! ! ! !
Gel okşa saçlarını
Seni bekleyen binlerce öksüz yetim var
Senin muhabbetinden ırak mahsundur yer gök
Mahsundur kuşlar…
Bu gece gel gönlüme
Rabbimle düğünümüz var…

08.09.2006

Meral Ozan