Gel ey, konuşurken dudaklarına tebessümler karışan!..Gel ey, yüzüne üzgünlerin üzüntüsünü dağıtmak yaraşan!..Gel ey, ateş-i aşkına yanmak için âşıkları birbiriyle yarışan!..Gel ey!..Ayrılığında çoğalan alevleriyle arınalım aşkının; yanalım yandıkça veyandıkça yanalım. Aşk yüzünden elbisesi yırtılan da, Hak uğrunagözlerini kurutan da seni arzulamakta şimdi. Bizi kendine mademyine sensin bağlayan ve ayrılığının derdine yine sensin ayrılıkladerman olan, o hâlde gülümse bize Efendim, bize gülümse. ‘‘Allahonları sever; onlar da Allah’ı sever’’ sırrına ermekte rehberimiz ol, tutgünahkâr ellerimizden; günahkâr ellerimizden tut.Sen ey!..Gelsen hayallerimize bir kez… Ve üzerine sepet sepet güller döksekbiz. Gelsen düşüncelerimize bir an… Ve baharları sersek ayağına çiçekçiçek, mevsim mevsim, ıtır ıtır… Dolunaylar yerine doğsan dünyamızabir vakit…Ve zatını gündüz değilse, hayalini gece göstersen bizlere.Girsen ansızın düşlerimize, şevkat parmaklarınla okşasan başımızıışık ışık… Ve ışığına düşsek pervaneler gibi; pervaneler gibi ışığınadüşsek.Gel Efendim…Bir kez doğ içimize de isterse kaybolsun dolunaylar güneşler… Girgözümüze de bir nefes, isterse silinsin tutyalar, sürmeler… İlham olupak gönlümüze bir anda, isterse yitirilsin uçtan uca naatlar ve gazeller,beyitler ve dizeler uçtan uca yitirilsin isterse…Gel Efendim, dostluğuna muhtacız; umutsuz ve çaresiz bırakmaçaresizlerini. Gel yeter ki, hakkımızda verilecek her hükme razı olalım.Gel ey, bitir bitmeyen hasretini içimizde!..Gel ey, onsuz mutluluk bulamadığımız!..Gel ey, kendisine lâyık olamadığımız!..Gel benim Efendim, bir kez olsun dokun yüreğime, yüreğime dokun birkez olsun…Yüreğim kanıyor efendim, kanıyor yüreğim!..Çığlık çığlığa beşeriyet, çiğnenmiş reyhanlar misali hep seni arıyor.Uyandır, zindanlara koyduğumuz Yusufî sevdalarımızı efendim!Uyandır, bahtını üftadelerinin!..