“ZüLeyha Yusuf’a bir mektup yazmaya başLayınca “
Yusuf “Diye başLaDı,”Yusuf ” Diye bitirDi. GörDü ki hitaptan öteye geçemeDi.
AnLaDı ki aşkın namesinDe ser-nameDen öte keLam yok.
Ve ZüLeyha’nın LügatinDe “Yusuf”tan öte sözcük yok
Printable View
“ZüLeyha Yusuf’a bir mektup yazmaya başLayınca “
Yusuf “Diye başLaDı,”Yusuf ” Diye bitirDi. GörDü ki hitaptan öteye geçemeDi.
AnLaDı ki aşkın namesinDe ser-nameDen öte keLam yok.
Ve ZüLeyha’nın LügatinDe “Yusuf”tan öte sözcük yok
Yitik kuyuların mahkumu artık sende bulduğum yusuf...
Firari bir tebessüm içimdeki züleyha...
Omuzlarımda bunca ıstırap yükü,her gün biraz daha eksiliyorum,
biraz daha küsüyorum mutluluk mefhumuna.
Söylesene sevdiğim,eski bir fotoğraf mı şimdi tüm yaşanmışlar,
lügatlerde izahı bulunmazken halimin,
hangi şiir hangi şarkı anlatsın beni?
Terkedilmiş evler gibi yalnızım,perişanım kaybedilmiş savaşlar kadar...
Ey Aşk
Ey Yakup’u Yakup yapan aşk
Beni de divane yap
Sınanma bıçağını vur boynuma
Hüznümü kan eyle canıma
Ey Aşk!
Oldur beni
Ölmeden öldür beni
Yusuflar geçir içimden
Kuyularla beraber
Çöllerde kavur beni
Yanmaya yandır beni
Ötelerde bir ben var
Benlerde nice canlar
Bilebilsem ben beni
Bulabilsem kendimi
Ey Aşk!
Bildir beni
Bilmeye döndür beni
ALLAH aşkı için çalış. ALLAH aşkı için hizmette bulun; halkın kabul etmesi veya reddetmesi ile senin ne işin var?
Bu fani dünya pazarında sana bol bol kazandıracak bir müşteri olarak ALLAH kafi değil mi? ALLAH’tan alacağın karşısında insanların verebilecekleri ne ki!.. O halde gözünü ve gönlünü insanlardan gelecek teşekkürlere değil, ALLAH’tan gelecek mazhariyete döndür!..”
GERÇEL AŞK ALLAH C.C İÇİN
GERÇEK AŞK ''ALLAH (C.C.)'' İÇİN
Allah (c.c.) aşkı başka oluyor,Seni kesinlikle karşılıksız bırakmıyor,
Her dem yanında Yüceler Yücesi,
Her an seninle ve seni çok seviyor,
O'na yöneldiğin her an var ya,
O kadar çok seviniyor ki,
Hele ellerini her açtığında semaya,
Seni karşılıksız bırakmıyor,
Aşkların en yücesi, işte gerçek aşk,
Anlatmıştı oysa ki Habibi Kibriya,
Bize O yüceler Yücesini anlatmıştı,
Dinleyenler, O'nun aşkında kaybolanlar,
Aşkı gerçekten yaşayanlar,
Allah (c.c.)'ın Habibini dinleyenlerdi,
Dinleyip de Aşkı yaşayanlardı,
İşte bunlardı kazançlı olanlar…
Biri Rasulullah (s.a.v.) nefesiyle,
Çağırırsa sizi işte bu aşka,
Davet ederse bu büyük devlete sizi,
Ve gerçekten aşkı yaşamaksa dileğiniz,
Gelin, Allah (c.c.) aşkına gelin,
Rasulunun (s.a.v.)'un yoluna gelin,
Allah (c.c.) dostlarının yoluna gelin,
Her dem inananlarla beraber olun,
İslam sohbetlerine katılın,
Katılın ki, üzerinize Arş'tan nur yağsın,
Ne güzeldir O Nur yağmurunda ıslanmak,
Ve o yağmurla beraber günahlardan arınmak,
Buram buram Gül kokusu almak…
Bilir misiniz ?
O sohbetlerin misafirleri kimlerdir ?
En başta Rasulullah (s.a.v.),
Ve Allah (c.c.) dostları, büyükler,
Ve Arş' a kadar melekler sizleri izler,
Melekler sizleri haber verir,
Seni anıyorlar derler Allah (c.c.)'a,
İşte o zaman gelir bir mükafat daha,
" Oradakilerin hepsini bağışladım"…
Allah (c.c.) bize o kadar yakın ki,
Şah damarından bile daha yakın,
Her an bizimle ve her an bizi görüyor,
Nasıl günah işler bunu bilen bir mümin,
Bire bin veren Yüceler Yücesi Allah (c.c.)'ın,
Bunca nimeti varken nasıl günaha saplanır,
Ama pişmansan üzülmek yok sana,
Allah (c.c.)'tan af var, bağışlanma var,
Aç ellerini semaya, yalvar,
O seni geri çevirmez, O seni mahzun bırakmaz,
O seni çok seviyor, seni bekliyor…
İşte seni böylesine Sevene aşık olunmaz mı?
Merhameti o kadar büyük ki,
"Rahmetim Gazabımı aşmıştır" diyor,
Bizleri Rahmetine çağırıyor,
O Yüceler Yücesi bizi tövbeye çağırıyor
Dünya ahretin tarlasıdır,
Ne ekersen ahrette onu biçeceksin,
Hiçbir şey Allah (c.c.) rızasından,
O'nun bizden hoşnut olmasından,
Daha önemli değildir…
Bende dahil haydi hep beraber huzura,
Kurtuluşu en az benim kadar sizde,
Hepiniz biliyorsunuz,
Haydi o zaman, Gayret…
Öyle bir yerdeyim ki Rabbim,
Beni kurtar bu yerden...
Elimi uzatsam tutan yok...
Sen uzat gönlüme ellerini...
Duyur Resulune hasretimi.öyle
Hasretim ki Sizlere Rabbim.
Bir annenin çocuğuna olan hasreti
Kadar büyük hasretim size...
Bilirim ki merhametin de annenin çocuğuna olan
Merhametinden daha büyük ve Yücedir...
Merhametin,rahmetin hürmetine beni yolundan ayırma...
Bilirim ki sen Dilediğin kullarını yoluna iletirsin...
Beni sapıkların yolundan eyleme Ne olur...
Yüreğim kan ağlıyor Rabbim...
Gözümden yaş tükenmiyor Allah ım...
Varsın bu gözyaşlarım kurban olsun yoluna...
Senin için akıttığım göz yaşları hürmetine yolundan döndürme beni...
Sen Rahman ve Rahimsin...
Dualarımı ve tüm dua edenlerin dualarını kabul et...
AMİN...
Şöyle bir misal verelim, arifler anlasın. Bir demir parçası kızgın bir ateşe sokulsa kıpkırmızı kor haline gelse ve o demir artık ben ateşim dese yalan söylemiş olur mu? Aşk böyle bir şeydir.
Bu aşkın bedenî olanı vardır, ilâhî olanı vardır, ancak bunlar sütün içindeki maddeler gibi birbirinden ayrılmaz. Sütte su da vardır, ancak bütün sütün içindeki maddeler gibi birbirinden ayrılmaz. Birbirinden ayırdığınız zaman süt, süt olmaktan çıkar. Biz peynire, yoğurda, lora, ayrana, kaşara bakıp sütü göremeyiz. Süt olmasaydı onlar olmazdı.
Ama aşk ne peynirdir, ne kaşardır, ne rokfordur. Onları oluşturan süttür aşk. Süt, süt olarak da içilir, ama kişiye ne lazımsa o olarak da kullanılır. Yoğurdu suyla karıştırdığın zaman ayran olur. Ama artık o süt değildir, ama süttendir. Dolayısıyla her aşk ilâhî aşk değildir ama ilâhî aşktandır. Bu hususun sohbetinin sonu gelmez. Bir Farsça mısra vardır:
`Ez-sohbet-i dervişân bû»y-i Muhammed âmed` Yâni, dervişlerin sohbetinden Muhammed kokusu gelir.
İşte aşkın odak noktası olan Muhammed aleyhisselâmın kokusunu almaktır mesele. Onun için dervişlerin sohbeti hiç bitmez. Birbiriyle konuşmaktan, başkalarıyla da konuşmaktan hiç bıkmazlar. Geveze bile zannedilebilirler.
Halbuki insan, sevdiğini söylemekle yükümlüdür. Daha doğrusu, sevgi, kişiyi söyletir. Ve bütün noksanlıkların giderilmesinin bir tek ilacı vardır, aşk. Yunus Emre deyişiyle diyelim:
`Aşk gelicek, cümle noksanlıklar tamam olur.`
Molla Câmî`nin Hz. Mevlânâ türbesinin kapısındaki beyitinin mealini söyleyelim,
`Burası âşıklar kıblesidir, noksan gelenler burada tamam olurlar.`
alıntı...