-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas (r.a.)
"Muhassab'da kalmak bir şey değildir. Orası sadece Resulüllah'ın (a.s.) (zevalden sonra istirahat için) inip konaklamış olduğu bir yerdir" demiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2313
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre'nin (r.a.) haber verdiğine göre:
Resulüllah (a.s.): "Yarın inşaallah Kinane oğulları yurduna ineceğiz. Burası Kureyş ile Kinane oğullarının, küfür üzerine ahitleştikleri yerdir" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2315
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Ömer'in (r.a.) bildirdiğine göre:
Abbas b. Abdu'l-Muttalip (r.a.), hacılara su dağıtmakla görevli olduğundan Mina gecelerinde Mekke'de ikamet etmek üzere Resulüllah'tan (a.s.) izin istedi. O'da kendisine izin vermiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2318
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Hz. Ali (r.a.) şöyle haber vermiştir:
"Resulüllah (a.s.) bana kurban develerine nezaret etmemi, etleriyle, derilerini ve çullarını tasadduk etmemi, ayrıca kasaba kurbanlardan (ücret adıyle) hiçbir şey vermememi emretti" ve: "Biz ona yanımızdan (bir şeyler) veririz" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2320
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Cabir b. Abdullah (r.a.) şöyle haber vermiştir:
"Biz Hudeybiye senesinde Resulüllah (a.s.) ile beraber deve ve sığırı yedi kişi adına kurban edip boğazladık."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2322
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Ömer'in (r.a.) rivayetinde Ziyad b. Cübeyr şöyle anlatır:
İbn Ömer kurbanlık devesini yatırarak boğazlayan bir kimsenin yanına geldiğinde ona: "Deveyi kaldır, onu ayağı bağlı ve ayakta olarak kes. Devenin bu şekilde boğazlanması Peygamber'in (a.s.) sünnetidir" demiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2330
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Hz. Aişe (r.ah.) şöyle haber vermiştir:
Resulüllah (a.s.) Medine'den (Mekke'ye) kurbanlık gönderirdi. Ben de kurbanın nişan iplerini örerdim. Kurbanlıkları gönderdikten sonra Resulüllah, ihramlının sakınacağı şeylerin hiç birisinden sakınmazdı.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2331
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Resulüllah (a.s.), kurbanlık deve sevk etmekte olan bir kimse gördü ve ona: "Deveye bin" buyurdu O kimse: "Ey Allah'ın Resulü! Bu deve kurbanlıktır" dedi. Bunun üzerine Resulüllah ikinci veya üçüncü defasında da: "Yazıklar olsun sana! Bin şu deveye" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2342
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Enes (r.a.) şöyle bildirmiştir:
Resulüllah (a.s.), kurbanlık deve sevk eden bir insanın yanından geçti ve ona: "Deveye bin" buyurdu. O kimse: "Bu deve kurbanlıktır" dedi. Resulüllah iki veya üç defa: "O deveye bin" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2344
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas (r.a.) şöyle bildirmiştir:
İnsanlar hac sonunda her bir tarafa dağılıyorlardı. Resulüllah (a.s.): "Sakın ha! Sizden hiç bir kimse Beyt'e olan son vazifesini (Veda tavafını) yapmadıkça dağılmasın" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2350
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Bilâl (r.a.) Abdullah İbn Ömer'den şöyle nakletmiştir:
Resulüllah, (a.s.) Mekke'nin fethi günü, beraberinde Üsame, Bilâl, Osman b. Talha Hacabi olduğu halde Kâbe'ye girerek kapısını kapatmıştı. Sonra bir müddet içerde kalmışlardı. Abdullah b. Ömer dışarı çıktığı zaman Bilâl'e: "Resulüllah içerde ne yaptı?" diye sordum. Bunun üzerine Bilâl "Allah Resulü iki direk soluna, bir direk sağına ve üç direği de arkasına aldı ve sonra namaz kıldı. O zaman Beyt altı direk üzerinde idi" demiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2358
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Üsame b. Zeyd'den (r.a.) İbn Cüreyc şöyle nakletmiştir:
Ben Atâ'ya "İbn Abbas'ın sizler ancak tavaf etmekle emrolundunuz, Kâbe'nin içine girmekle emir olunmadınız dediğini işittin mi?" diye sordum. Atâ şöyle dedi: İbn Abbas Kâbe'ye girmekten nehy etmezdi. Ancak ben onun şöyle dediğini işittim: Bana Üsame b. Zeyd şöyle haber verdi: Peygamber (a.s.) Beyt'e girdiği zaman onun bütün bölümlerinde dua etmiştir. Ancak Kâbe'den çıkınca Beyt'in önünde iki rekât namaz kılmış ve "İşte kıble budur" demiştir. Atâ, İbn Abbas'a: "Kâbe'nin nahiyelerinden maksat nedir? Onun köşeleri mi?" diye sordum İbn Abbas: "Hayır, Beyt-i Şerif'in karşısına gelen her yerdir!" cevabını vermiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2364
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas (r.a.) şöyle nakletmiştir:
"Peygamber (a.s.) Kâbe'ye girdi. Kâbe'nin içinde altı direk bulunmakta idi. Resulüllah bir direğin yanında durup dua etti, namaz kılmadı."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2365
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Abdullah b. Ebu Evfa'nın (r.a.) şöyle söylediğini İsmail b. Ebu Halid anlatıyor:
Ben sahabeden Abdullah b. Ebu Evfa'ya (r.a.) "Peygamber (a.s.) umre yaptığı zaman Beyt'in içine girdi mi?" diye sordum. O: "Hayır girmedi" diye cevap vermiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2366
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Hz. Aişe (r.ah.) şöyle bildirmiştir.
Resulüllah (a.s.) bana: "Eğer kavmin küfürden yeni kurtulmuş olmasaydı, ben Kâbe'yi yıkar da onu tekrar İbrahim'in (a.s.) kurduğu temel üzerine yeniden inşa ederdim. Çünkü Kureyş Kâbe'yi bina ederken işi kısadan tutmuştur. Ben, Kâbe'ye bir de arka kapı yapardım" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2367
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Fadl b. Abbas, Resulüllah (a.s.) ile aynı binekte yolculuk ediyorlardı. Bu sırada Hasam kabilesinden bir kadın fetva sormak için Resulüllah'a gelmişti. Bu sırada Fadl kadına, kadın da Fadl'a bakmağa başladı. Resulüllah hemen Fadl'ın yüzünü eliyle başka tarafa çevirmeğe başladı. Kadın: "Ey Allah'ın Resulü! Hac farizası babama oldukça ihtiyarladığı bir yaşta erişti. Deve üzerinde durmağa muktedir olamıyor. Ben kendisinden (vekaleten) hac edebilir miyim?" diye sordu. Resulüllah (a.s.): "Evet! Onun adına hac edebilirsin" diye cevap vermiştir. Bu hadise Veda haccı sırasında gerçekleşmiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2375
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Fadl b. Abbas (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Hasam kabilesinden bir kadın: "Ey Allah'ın Resulü! Babam çok yaşlı bir ihtiyardır. Üzerinede hac farzdır. Halbuki kendisinin deve üzerinde durması mümkün değildir." Bunun üzerine Peygamber (a.s.): "Sen, onun adına haccet" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2376
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Resulüllah (a.s.) bir gün bize hitap ederek: "Ey İnsanlar! Yüce Allah üzerinize haccı farz kılmıştır. Hac ediniz" buyurdu. Bir kimse: "Ey Allah'ın Resulü! Her sene mi?" diye sordu. Resulüllah cevap vermedi. O zat sorusunu üç defa tekrarladı. Bunun üzerine Resulüllah: "Eğer evet deseydim, her sene hac etmek muhakkak vacip olurdu ve siz hiç şüphesiz buna güç yetiremezdiniz. Ben sizi kendi hâlinize bıraktığım müddetçe sizde beni kendi hâlime bırakın. Hiç şüphesiz sizden evvelki milletler çok soru sormaları ve Peygamberleri hakkında ihtilafa düşmeleri sebebiyle helak olmuşlardır. Binaenaleyh ben size bir şey emrettiğimde, siz bunu gücünüz yettiği kadar yapınız. Bir şeyden de sizi nehyettiğimde, artık onu terkediniz" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2380
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Ömer'in (r.a.) naklettiğine göre:
Resulüllah (a.s.): "Kadın kendisi ile beraber bir mahremi bulunmadıkça, üç gecelik mesafeye sefer etmesin" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2381
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Saîd Hudrî'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Resulüllah (a.s.): "Üç Mescidin dışında, başka mescitlere sefer etmeyiniz. Bunlar; benim şu Mescidim, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa "buyurmuştur. Ve yine Resulüllah: "Kadın, yanında mahreminden biri yahut kocası bulunmaksızın, iki günlük mesafeye yolculuk etmesin" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2383
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre (r.a.)
Resulüllah'ın (a.s.): "Müslüman bir kadına beraberinde mahreminden bir erkek bulunmaksızın bir gecelik mesafeye yolculuk etmesi helal olmaz" buyurduğunu haber vermiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2386
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Saîd Hudrî'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Resulüllah (a.s.): "Allah'a ve Ahiret gününe iman eden bir kadına, beraberinde babası, oğlu, kocası, kardeşi, veya diğer bir mahremi bulunmaksızın üç gün ve daha fazla süren bir yolculuğa çıkması helal olmaz" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2390
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas (r.a.)
Hz. Peygamber'den (a.s.) bir hutbe esnasında şöyle işittiğini bildirmiştir. Allah Resulü: "Hiç bir erkek mahremi olmayan bir kadınla sakın yalnız kalmasın! Kadın da kendisi ile beraber bir mahremi bulunmaksızın sakın yola çıkmasın!" buyurdu. Resulüllah'ın (a.s.) bu nehyi üzerine (sahabelerden) bir kişi ayağa kalkarak: "Ey Allah'ın Resulü! Hanımım hac etmek üzere yola çıkmıştır. Ben ise filan gazveye gitmek üzere yazıldım?" dedi. Resulüllah: "Haydi git de zevcenle birlikte haccet" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2391
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Ömer (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Resulüllah (a.s.) ordu veya seriyelerden veyahut hac ve umreden döndüğü sırada her bir tepeye ve her bir yokuşa çıktığında üç defa "Allah'ü ekber, Allah'ü ekber, Allah'ü ekber" diye tekbir getirir sonra şu duayı okurdu: "Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Onun ortağı yoktur. Mülk Onundur. Hamd de ancak Ona mahsustur. O, herşeye hakkıyla kadirdir. Artık bizler seferden selametle dönüyoruz, günahlarımızdan tevbe ediyoruz. Bizler ancak Rabbimize ibadet, Rabbimize secde, Rabbimize hamd edicileriz. Allah vaadinde sadıktır. Kuluna yardım etmiş ve ancak O tek başına orduları perişan etmiştir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2394
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Enes b. Malik (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Ben ve Ebu Talha Peygamber (a.s.) ile bir seferden dönüyorduk. Safiye de Resulüllah ile beraberdi. Nihayet Medine'yi görebilecek yere gelince Resulüllah (a.s.): " (Bizler seferden) dönüyoruz, (günahlardan) tevbe ediyoruz. Biz ancak Rabbimize ibadet ve hamd edicileriz" duasını okudu ve Medine'ye gelinceye kadar bu sözleri tekrar etti.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2395
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Abdullah b. Ömer (r.a.)
"Resulüllah (a.s.) Zu'l-Huleyfe'de Betha denilen yerde devesini çökertti, sonra inip orada namaz kıldı."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2396
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Ömer (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Resulüllah (a.s.) Zü'l-Huleyfe'deki konaklama yerinde iken (Allah tarafından bir melek gönderildi) kendisine: "Sen mübarek Batha (vadisinde) dasın" denildi.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2399
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle haber vermiştir:
Ebu Bekr Sıddık Resulüllah'ın kendisini hac emîri tayin ettiği, Veda haccından bir sene önceki haccda, kurban bayramın birinci gününde, insanlar arasında: " (Artık) bu yıldan sonra hiçbir müşrik hac etmesin ve hiçbir çıplak da Beyt'i tavaf etmesin" diye ilan eden bir çok münadi ile birlikte beni de göndermişti.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2401
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre'nin (r.a.) rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.): "Umre, ikinci bir umreye kadar yapılan (küçük) günahlar için kefarettir. Kabul olan bir hac ise, onun Cennetten başka bir karşılığı yoktur" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2403
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.): "Her kim şu Beyt'e gelip de (hac sırasında) kötü sözler söylemez ve günah işlemezse, o kimse annesinden doğduğu gün gibi tertemiz ve günahlardan arınmış olarak geri döner" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2404
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Üsame b. Zeyd b. Harise (r.a.)
"Ey Allah'ın Resulü! Yarın Mekke'de kendi evinde mi konaklayacaksın?" diye sormuş; Resulüllah da (a.s.): "Akîl bizim için ev, yer bıraktı mı ki?" cevabını vermiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2405
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
Alâ b. Hadrami (r.a.)
Hz. Peygamber'den şöyle işittiğini nakletmiştir:" Muhacir için dönüş tavafını yaptıktan sonra Mekke'de ancak üç gün ikamet hakkı vardır."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 2408
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler) HAC
HAC
İbn Abbas'ın (r.a.) rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) Mekke'nin fethedildiği gün: "Bundan böyle artık hicret yoktur. Ancak cihat ve niyet vardır. Toptan savaşa çağrıldığınızda hemen gidin" buyurmuştur. Yine Allah Resulü Mekke'nin fetih günü sözlerine devamla: "Hiç şüphe yok ki, Allah gökleri ve yeri yarattığı vakit bu beldeyi haram kılmıştır. Yüce Allah'ın haram kılması sebebiyle burası Kıyamete kadar haramdır. Benden önce bu beldede hiç kimseye muharebe helal kılınmamıştır. Bana da sadece gündüzün bir vaktinde helal olmuştur. O, Allah'ın haram kılmasıyla Kıyamete kadar haramdır. Onun dikeni koparılmaz; avı ürkütülmez, ilan edenden başkası, onda bulduğu eşyayı alamaz; yaş otu da kesilemez." buyurmuştur.