-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Zeyd b. Halid Cühenî'nin (r.a.) anlattığına göre:
Allah Resulü (a.s.) Hudeybiye'de geceleyin yağmış olan yağmurdan sonra kendilerine sabah namazı kıldırdı. Namazı bitirince yüzünü cemaate döndürdü ve: "Bilir misiniz, Rabbiniz ne buyurdu?" diye sordu. Allah ve Resulü en iyi bilendir, dediler. Allah Resulü: "Allah, kullarımdan kimi bana iman etmiş, kimi de kâfir olarak sabahladı. Her kim Allah'ın ihsanı ve rahmetiyle üzerimize yağmur yağdı dediyse işte o, bana iman etmiş, yıldıza iman etmemiştir. Her kim de şu şu sebeplerle üzerimize yağmur yağdı dediyse işte o, bana değil, yıldıza iman etmiştir, buyurmuştur" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 104
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Enes'in (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Münafığın alâmeti Ensar'a buğzetmesi, müminin alâmeti ise Ensar'ı sevmesidir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 108
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Berâe (r.a.)
Hz. Peygamber'den (a.s.) şu hadisi naklederek Ensar hakkında şöyle buyurmuştur: "Ensar'ı ancak mümin olan sever ve onlara münafık olandan başkası da buğz etmez. Onları seveni Allah sever, onlara buğzedene ise Allah da buğzeder."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 110
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Ömer'in (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Ey kadınlar topluluğu! Sadaka verin ve çokça bağışlanma dileyin. Çünkü ben Cehennemliklerin çoğunun sizlerden olduğunu gördüm" buyurdu. Bunun üzerine onlardan aklı başında ve vakarlı bir kadın: "Bizim neyimiz var ki Cehennemliklerin çoğu olmuşuz! Ey Allah'ın Resulü?" diye sordu. Allah Resulü: "Çünkü siz (ötekine berikine) çokça lânet eder, kocalarınızın yaptığı iyiliklere nankörlük (küfran) gösterirsiniz. Akıllı ve ihtiyatlı bir kimsenin aklını sizin kadar eksik akıllı, eksik dinli hiç bir kimsenin çelebileceğini görmedim" buyurdu. Kadın: "Ey Allah'ın Resulü! (Peki) Akıl ve din noksanlığı nedir?" dedi. Allah Resulü buyurdu ki: "Akıl noksanlığına gelince, iki kadının şahadeti bir erkeğin şahadetine denk olur. İşte bu, akıl noksanlığıdır. Birçok geceler bekler, namaz kılmazsın, Ramazanda da (bir müddet) oruç tutmazsın. İşte din noksanlığı da budur."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 114
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü'ne (a.s.) hangi amel daha faziletlidir? diye soruldu. Allah Resulü: "Allah'a imandır" buyurdu. Sonra nedir? denildi: "Allah yolunda cihat etmektir" buyurdu. Bundan sonra nedir? denildiğinde: "Kabul olunan hacdır" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 118
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Zerr'in (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber'e: Ey Allah'ın Resulü! Amellerin en faziletlisi hangisidir? diye sordum. (Efendimiz de), "Allah'a iman etmek ve onun yolunda cihat etmektir" buyurdu. Hangi köleyi hürriyete kavuşturmak daha faziletlidir? dedim. "Sahibine göre en güzel ve en pahalı olanı" buyurdu. Eğer bunları yapamaz isem? deyince, "Yapana yardım edersin, yahut beceriksiz olan kimseye iş yapıverirsin" buyurdu. Ey Allah'ın Resulü! Amelin bazısını yapamazsam ne buyurursunuz, dedim. "Kendini insanlara kötülük yapmaktan alıkoyarsın. İşte bu da nefsine karşı senden bir sadakadır" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 119
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd (r.a.) şöyle nakletmiştir:
Allah Resulü'ne (a.s.): Hangi amel en faziletlidir? diye sordum. "Vaktinde namaz kılmaktır" buyurdu. Sonra hangisidir? dedim: "Ebeveyne iyilik etmektir" buyurdu. Sonra hangisidir? dedim: "Allah yolunda cihat etmektir" buyurdu. Kendilerine sıkıntı vermiş olmasaydım daha çok soru soracaktım.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 120
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd (r.a.) şöyle anlattı:
Allah Resulü'ne (a.s.), Allah katında hangi günah en büyüktür? diye sordum. "Seni yaratmış olduğu halde Allah'a bir ortak (eş) uydurmandır" buyurdu. Muhakkak bu, çok büyüktür, dedim. Sonra hangisidir? dedim. "Sonra seninle beraber yemesinden korktuğun için çocuğunu öldürmendir" buyurdu. Sonra hangisidir? dedim. "Sonra komşunun hanımı ile zina etmendir" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 124
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Bekra (r.a.) şöyle anlatır:
Allah Resulü'nün (a.s.) yanında bulunuyorduk. Üç defa "Büyük günahların en büyüğünü size söyleyeyim mi?" buyurdu. Sonra onları şu şekilde saydı: "Allah'a şirk koşmak, ebeveyne eziyet etmek ve yalan yere şahadet etmektir (yahut: Yalan söylemektir)." Allah Resulü dayanmakta iken doğrulup oturdu ve bu son sözü durmadan tekrar ediyordu. O derece tekrarladı ki hatta biz; keşke sussa, diyorduk.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 126
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Enes'in (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.) büyük günahlar olarak şunları saydı: "Allah'a ortak koşmak, ebeveyne eziyet etmek, cana kıymak ve yalan söylemektir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 127
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.), "Helak edici olan yedi şeyden uzak durunuz" buyurdu. Ey Allah'ın Resulü! Onlar nedir? denildi. Allah Resulü: "Allah'a şirk koşmak, sihir yapmak, bir hak karşılığı olması dışında Allah'ın haram kıldığı bir cana kıymak, yetim malı yemek, faiz (yoluyla elde edilen kazancı) yemek, düşmana hücum sırasında harpten kaçmak, zinadan uzak durmuş (onu hatırından bile geçirmeyen) müslüman kadınlara zina isnat etmek" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 129
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Amr b. As'ın (r.ahm.) anlattığına göre:
Allah Resulü (a.s.): "Kişinin ebeveynine sövmesi büyük günahlardandır" buyurdu. Ey Allah'ın Resulü! Kişi ebeveynine söver mi? dediler. "Evet, bir kimse başkasının babasına söver, o da onun babasına söver. Yine bir kimse, başkasının annesine söver, o da, onun annesine söver" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 130
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd'un (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) "Herhangi bir şeyi Allah'a ortak koşarak ölen kimse Cehenneme girer" buyurdu. Ben de: Herhangi bir şeyi Allah'a ortak koşmayarak ölen kimse de Cennete girer, dedim.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 134
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Zerr (r.a.) anlatmıştır:
Hz. Peygamber (a.s.) "Cebrail (a.s.) bana gelip, Ümmetimden hiç bir şeyi Yüce Allah'a ortak koşmadan ölenin, Cennete gireceğini müjdeledi" buyurmuştur. Bunun üzerine ben, o adam zina etmiş ve hırsızlık yapmış olsa da mı? dedim. Hz. Peygamber, "Zina etmiş ve hırsızlık yapmış olsa da" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 137
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Mikdad b. Esved (r.a.)
Hz. Peygamber'e (a.s.) şu şekilde bir soru sorduğunu nakletti: Ey Allah'ın Resulü! Şöyle bir mesele hakkında ne buyurursun? Ben kâfirlerden bir kişi ile karşılaşsam, benim ile vuruşsa da benim iki elimden birini kılıcı ile kesip koparsa, sonra benden kaçıp bir ağaca sığınsa ve: Ben Allah için müslüman oldum, la ilahe illallah dese, ben onu bu tevhit kelimesini söyledikten sonra öldürebilir miyim? Allah Resulü (a.s.): "Hayır, onu öldürme" buyurdu. Ben, ey Allah'ın Resulü, o benim elimi kesti, sonra da bu sözü söyledi. Onu öldüremez miyim? dedim. Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Sakın onu öldürme. Eğer öldürürsen o senin onu öldürmezden evvelki vaziyetindedir, (Çünkü müslüman olmuştur, kanı korunmuştur). Sen de onun söylediği tevhit kelimesini söylemesinden evvelki vaziyetindesin (çünkü kanın kısas ile mubah olmuştur)."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 139
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Usame b. Zeyd (r.a.) şöyle nakletmiştir:
Allah Resulü (a.s.) bizi bir seriye hâlinde (cihada) göndermişti. Cuheyne kabilesinden Hurakat'a bir sabah baskın yaptık. O sırada ben bir adama yetiştim. O, la ilahe illallah, dedi. Ben kargımı ona sapladım. Bu işten gönlüme bir şüphe düştü. Sonra bunu Hz. Peygamber'e anlattım. Allah Resulü (a.s.): "La ilahe illallah dediği halde onu niçin öldürdün?" diye sordu. Ben, ey Allah'ın Resulü! O, bunu ancak silahtan korktuğu için söylemiştir, dedim. "Onu kalbinden söyleyip söylemediğini bilmen için kalbini mi yardın?" buyurdu ve bu soruyu bana karşı hiç durmadan tekrar ediyordu. Nihayet ben o gün müslüman olaydım (da bunları duymasaydım) diye temenni ettim. (Hadisi rivayet eden dedi ki) Sa'd Allah'a yemin ederim ki, Üsame'yi kastederek, iki karıncıklı öldürmeye kalkışmadıkça ben hiç bir müslümanı öldürmem, dedi. (Ravi der ki) Birisi ona: Allah, fitne ortadan kalkıp din tamamiyle Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşınbuyurmadı mı? dedi. Bunun üzerine Sa'd "Biz, hiç bir fitne kalmayıncaya kadar savaştık. Sen ve arkadaşların ise bir fitne meydana gelsin diye harp etmek istiyorsun" karşılığını verdi.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 140
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Ömer'in (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.): "Bize silah çeken bizden değildir" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 143
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Musa'nın (r.a.) naklettiğine göre:
Hz. Peygamber (a.s.), "Bize silah çeken bizden değildir" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 145
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd'un (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.): " (Ölü için) yanaklara vuran yahut yakaları yırtan yahut cahiliye âdeti üzere feryad-u figan eden bizden değildir" buyurmuştur.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 148
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Huzeyfe (r.a.)
Resulü'nün (a.s.), "Cennete hiçbir kovucu giremez" buyurduğunu işittiğini nakletmiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 151
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Üç kimse vardır, Kıyamet günü Allah onlarla konuşmaz, onlara bakmaz, onları temize çıkarmaz ve onlar için şiddetli bir azap vardır: Biri, susuz bir sahrada fazla suyu vardır ve o suyu yolculara vermekten kaçınır. İkincisi, ikindi üzeri bir kimseye bir mal satar, satarken ona karşı Allah'a yemin ederek, gerçek bunun hilafına olduğu halde, malı şu şu fiyata aldığını söyler ve müşteri de onu doğrular (ve malı satın alır). Üçüncüsü de, bir devlet başkanına yalnız dünyalığı için biat eder, başkan ona dünyalıktan verdiği zaman biatında sadık kalır, ona dünyalıktan vermediği zaman sözüne sadakat göstermez."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 157
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Her kim kendini bir demir parçasıyla öldürürse kendisi o demiri elinde karnına vuruyor vaziyette sonsuza kadar ve sürekli olarak Cehennem ateşinde acı çekecektir. Her kim zehir içerek kendini öldürürse o kimse de zehrini içer bir halde sonsuza kadar ve sürekli olarak Cehennem ateşinde olacaktır. Her kim bir dağdan kendini aşağıya atıp, kendini öldürürse bu (şekilde intihar eden) kimse de Cehennem ateşinde sonsuza kadar ve sürekli olarak kendisini yüksekten aşağıya bırakır olacaktır."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 158
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Sabit b. Dahhak (r.a.)
Allah Resulü'nün (a.s.) şöyle buyurduğunu nakletti: "Her kim İslâm'dan başka bir din adına yalan yere yemin ederse, o kimse (yalanında) söylediği gibidir. Her kim bir şeyle kendini öldürürse Kıyamet gününde intihar ettiği nesne ile azap olunur. Bir kimsenin sahip olmadığı bir şeyi adaması doğru (geçerli) değildir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 159
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle anlattı:
Allah Resulü (a.s.) ile beraber Hayber'de bulunuyorduk. Allah Resulü (a.s.), müslüman diye isimlendirilenlerden birisi için: "Bu, Cehennem ehlindendir" buyurdu. Nihayet biz savaşa giriştiğimiz zaman o zat çetin bir şekilde savaştı. Arkasından da yaralandı. Bunun üzerine Allah Resulü'ne, ey Allah'ın Resulü! Biraz evvel kendisi hakkında, "O, Cehennem ehlindendir" buyurduğunuz zat, bugün çok çetin bir harp yaptı ve öldü denildi. (Yine) Hz. Peygamber: " (Onun yolu) Cehennemedir" buyurdu. Nerede ise müslümanların bazısı şüpheye düşeceklerdi. Onlar bu hâl üzerine bulunurlarken birdenbire, "O ölmedi, ancak kendisinde ağır yaralar vardır" denildi. Gece vakti olunca, yaralarının şiddetine dayanamayıp kendini öldürdü. Bu olay Hz. Peygamber'e haber verilince Hz. Peygamber (a.s.), "Allah'ü Ekber, şahitlik ederim ki ben Allah'ın kulu ve elçisiyim." Daha sonra Bilâl'e emrederek, insanlara, Cennete müslüman olmayan hiç bir kimsenin giremeyeceğini, Allah'ın bu dine facir kimsenin eliyle de yardım edeceğini (kesin bir şekilde ortaya koyduğunu) duyurmasını istedi.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 162
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Sehl b. Sa'd Saidî (r.a.) şöyle anlatır:
Allah Resulü (a.s.) Hayber'de müşriklerle karşılaştı ve iki taraf kıyasıya savaştı. Harbin sonunda Allah Resulü karargâhına, öbürleri de kendi karargâhlarına dönmüşlerdi. Fakat Allah Resulü'nün ashabı arasında bir kişi vardı ki, düşman ordusundan ayrı kalmış (orduya katılmamış) birini, peşinden amansız bir şekilde takip ediyor ve ona kılıcı ile (durmadan) vuruyordu. (Bunu gören sahabeler) Bugün bizden hiç kimse falancanın gösterdiği yiğitlik derecesinde bir yiğitlik göstermemiştir; dediler. Bunun üzerine Allah Resulü: "Fakat O, Cehennemliklerden!" buyurdu. Ashabtan bir kişi "Öyle ise ben devamlı olarak onu takip eder, gözetlerim" dedi. Hadisi nakleden ravi der ki: O adam ile beraber harp sahasına çıktı ve harp safının neresinde durdu ise, o da onunla beraber durdu. O, harpte ne derece çeviklik gösterdiyse o da aynı şekilde çeviklik gösterdi. Yine ravi (İbn Sa'd) der ki: "Nihayet adam ağır şekilde yaralandı. Acıya dayanamayıp ölümü acele isteyerek kılıcının kabzasını yere, keskin ağzını da iki memesi arasına koydu. Sonra kılıca yüklendi ve bu şekilde kendini öldürdü." Bunun üzerine (Eksum isimli) sahabe, Allah Resulü'nün yanına vardı ve: Ben şahadet ediyorum ki sen muhakkak Allah'ın elçisisin, dedi. Allah Resulü: Sana ne oldu? diye sordu. Huzai şöyle dedi: Biraz önce zikretmiş olduğun kimse hakikaten Cehennemliklerdendir. İnsanlar bu adamın Cehennemlik olduğu haberini büyütmüşlerdi. Ben bu adamın durumunu (sizin için takip eder) gözetlerim, dedim. Nihayet bu adam ağır surette yaralandı, ölümünü acele isteyerek kılıcının kabzasını yere, keskin ağzını iki memesi arasına koydu, sonra kılıcının üstüne yüklendi ve bu suretle kendini öldürdü.Bunun üzerine Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "İnsanlar arasında böyle kimse vardır ki, halka göre Cennet ehline yaraşan hayırlı işler yapar. Halbuki o, Cehennemliklerdendir. Yine insanlardan öyle kimse de vardır ki görünüşte Cehennemliklere ait kötü işler yapar, halbuki o, Cennetliklerdendir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 163
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Cundeb'in (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "Sizden önceki ümmetlerden birisinde bir kimse vardı. Kendisinde bir şişkin yara meydana gelmişti. Yara kendisine çok ızdırap verince, deriden yapılmış ok muhafazasından bir ok çekerek onunla vücudundaki şişkinliği yardı. Ancak kan dinmedi ve nihayet öldü." (Bunun üzerine) Rabbiniz: "Ona Cenneti haram kıldım" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 164
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle anlatır:
Hz. Peygamber (a.s.) ile beraber Hayber harbine çıktık. Neticede Allah bize zafer ihsan etti. Bu fetihte altın gümüş değil, sadece eşya, yiyecek ve giyecek maddeleri ganimet aldık. Sonra (Kura) vadisine gittik. Hz. Peygamber'in yanında, Cüzam kabilesinden bir kimsenin hibe ettiği, Dubeyb oğullarından Rifaa b. Zeyd adlı bir kölesi vardı. Vadiye indiğimiz vakit, Resulüllah'ın kölesi kalktı ve devesinin üstündeki eyerini çözüyordu. Tam bu sırada kendisine bir ok isabet etti ve oracıkta öldü. Bunun üzerine biz: Ey Allah'ın Resulü! Ona şahadet mübarek olsun, dedik. Allah Resulü: "Hayır, Muhammed'in nefsi kudreti elinde olan Allah'a yemin ederim ki Hayber harbinde taksim edilmemiş olan ganimetlerden aldığı kısa bir örtü, onun üstünde bir ateş olarak alev alev yanmaktadır" buyurdu. Ebu Hureyre der ki: Bundan insanlar korktu, bir zat bir tek yahut çift pabuç tasması getirdi de: Ey Allah'ın Resulü! Bunu Hayber gününde almıştım, dedi. Bunun üzerine Allah Resulü: "Ateşten bir ayakkabı tasması, yahut ateşten iki tane ayakkabı tasması" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 166
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Enes b. Malik'in (r.a.) naklettiğine göre:
Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin...ayeti (sonuna kadar) indiği zaman Sabit b. Kays evinde oturdu ve ben Cehennem ehlindenim diyerek kendisine Peygamber'in yanına çıkmayı yasakladı. (Bir süre sonra) Hz. Peygamber (a.s.) Sa'd b. Muaz'a "Ey Ebu Amr! Sabit ne halde, rahatsız mı?" diye sordu. Sa'd O benim komşumdur, rahatsızlığını bilmiyorum, dedi. Sa'd ona gitti ve Allah Resulü'nün sözünü anlattı. Bunun üzerine Sabit dedi ki: Bu ayet indirildi. Halbuki bilirsiniz ben, sizin en yüksek seslinizim, demek ki ben Cehennemlik birisiyim, dedi. Sa'd bunu Peygamber'e söyleyince Allah Resulü (a.s.): "Hayır o, Cennet ehlindendir" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 170
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd'un (r.a.) anlattığına göre:
İnsanlar Allah Resulü'ne (a.s.): "Ey Allah'ın Resulü! Cahiliyette iken yaptığımız kötülüklerden hesaba çekilecek miyiz?" dediler. Allah Resulü: "Muhsin derecesinde müslüman olanlarınız cahiliyetteki kötülüklerinden hesaba çekilmezler. Ancak müslüman olduktan sonra da kötülük yapanlar, hem cahiliyetteki ve hem de müslüman olduktan sonraki kötü amellerinden hesaba çekilirler" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 171
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
İbn Abbas'ın (r.a.) anlattığına göre:
Müşriklerden birtakım kimseler insan öldürmüşler ve bunda çok ileri gitmişler, zina etmişler ve bunda da çok ileri gitmişlerdi. Sonra bunlar Hz. Muhammed'e (a.s.) geldiler ve şöyle dediler: "Şüphesiz ki senin tebliğ ettiğin ve kendisine davet eylediğin İslâm dini güzeldir. Keşke bize vaktiyle işlediğimiz bunca cinayetin bir kefareti bulunduğunu haber verseydin!" Bunun üzerine şu ayet indi: Ve onlar Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar. Zina etmezler. Bunları kim yaparsa cezasına çarptırılır.Bir de şu ayet indi: De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki o, çok bağışlayan çok esirgeyendir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 174
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Hakim b. Hizam'ın (r.a.) naklettiğine göre:
Kendisi Allah Resulü'ne (a.s.), cahiliye devrinde yapageldiğim birtakım ibadetler hakkında ne buyurursunuz, bu ibadetlerden dolayı benim için bir sevap var mıdır? diye sormuştu. Allah Resulü ona: "Sen mazide işlediğin hayırlar üzerine müslüman oldun" cevabını vermiştir. (Ravi der ki hadiste geçen) "tahannüs" kelimesi, taabbud (kulluk) demektir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 175
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Mesûd (r.a.) şöyle anlattı:
İman edip inançlarına hiç bir haksızlık karıştırmamış olanlar, işte onlar güvenlik içindedir, doğru yolda olanlar da onlardırayeti indiği zaman bu, Allah Resulü'nün sahabelerine ağır geldi ve ey Allah'ın Resulü, bizim hangimiz nefsine zulmetmez dediler. Allah Resulü de onlara: "Ayetteki zulüm sizin sandığınız gibi değildir. O ancak Lokman'ın oğluna söylemiş olduğu, Ey oğulcuğum! Allah'a ortak koşma. Ortak koşmak elbette büyük bir zulümdürayetinde geçen şirktir" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 178
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.): "Allah Teala, ümmetimin söylemedikleri veya yapmadıkları müddetçe içlerinden geçirdikleri kötülükleri bağışlamıştır" buyurdu.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 181
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şanı Yüce Allah, (Meleklerine) şöyle buyurmuştur: Kulum bir kötülük yapmaya niyetlenirse, aleyhine onu hemen yazmayın. Eğer o işi yaparsa onun adına tek bir kötülük yazın. Kulum iyi bir işe niyetlenir de yapamaz ise, niyetini bir iyilik olarak yazın. Niyetini gerçekleştirir ise on iyilik yazın."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 183
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
İbn Abbas (r.a.)
Allah Resulü'nün (a.s.) Şanı Yüce Rabbinden rivayet ettiği bir kudsi hadiste şöyle buyurduğunu anlatmıştır: "Allah, iyi ve kötü şeyleri tayin etmiştir. Sonra da bunları açıklamıştır. Kim bir iyilik yapmaya niyetlenir de yapamaz ise, Allah o kişi adına tam yapılmış bir iyilik yazdırır. Eğer niyetlendiği bu iyiliği yapabilirse, Şanı Yüce olan Allah, o kişi adına on iyilikten başlayarak yediyüz katı ve hatta daha çok kat iyilik yazdırır. Kim de bir kötülük yapmaya niyetlenir de yapmazsa, Allah o kişi adına tam yapılmış bir iyilik yazdırır. Eğer o kişi bir kötülük yapmaya niyetlenir de yaparsa, Allah onun adına tek bir kötülük yazdırır."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 187
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Ebu Hureyre'nin (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: "İnsanlar birbirine bir takım sorular yöneltmeye devam edecekler, hatta işte (sonunda) şunu da söyleyecekler: Mahlûkatı Allah yarattı, fakat Allah'ı kim yaratmıştır? Her kim bu türden batıl bir şeyi kendisinde hissederse o hemen: Ben Allah'a iman ettim, desin."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 190
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Enes b. Malik'in (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: Aziz ve Celil olan Allah şöyle buyurdu: "Hiç şüphe yok senin ümmetin, bu nedir, şunun hâli nedir? diye pek çok sorular sormaktan vazgeçmeyecekler. Hatta (sonunda): Mahlûkatı Allah yarattı, fakat Allah'ı kim yaratmıştır? diyeceklerdir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 195
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah İbn Mesûd'un (r.a.) naklettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Her kim müslüman bir kimsenin malını almak için yemin eder de, yemininde yalancı olduğu halde bu yemin ile herhangi bir malı hakederse, Allah'ın gazabına çarpılarak Allah'a kavuşur."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 197
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Abdullah b. Amr (r.a.) işittiğine göre:
Allah Resulü'nün (a.s.): "Her kim malı uğrunda öldürülürse o şehittir," buyurduğunu nakletmiştir.
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 202
-
Cevap: El-lu'luu Ve'l-Mercan (Buhari ve Müslim'in ittifak ettikleri Hadis'ler)
İMAN
Makıl b.Yesar (r.a.) şöyle rivayet etmiştir:
Ben Allah Resulü'nü (a.s.) şöyle buyururken işittim: "Herhangi bir kul ki Allah onu bir halkı görüp gözetmek ve himaye etmek üzere vali yapar, o da idare ettiği halkı hiyanet ederek aldatmış olduğu halde ölürse, Allah o kula Cenneti kesinlikle haram eder."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 203