Çünkü sevgi emektir.
Çünkü sevgi, sevdiğini kaybetmemek için,
Yüreğinin ta derinine sevdiğini kaydetmektir.
Sevgi Emek ister!
emeğine yüreğine sağlık eraser çok güzel bir paylaşım olmuş Allah c.c. razı olsun
Printable View
Çünkü sevgi emektir.
Çünkü sevgi, sevdiğini kaybetmemek için,
Yüreğinin ta derinine sevdiğini kaydetmektir.
Sevgi Emek ister!
emeğine yüreğine sağlık eraser çok güzel bir paylaşım olmuş Allah c.c. razı olsun
insan sevdiği için mi emek vermeli
emek verdiğiiçin mi sevilmeli?
evet sevgi emek ister
ama emek vermeye değecek sevgiyi nasıl anlar insan?
öyle sevki kalbim
karşında sevilen anlasın değerini
emeğine yüreğine sağlık eRaSeR
Emek vermeği de sevgi ister...
evet sevgi emek ister
ama emek vermeye değecek sevgiyi nasıl anlar insan?
İnsanlar kendi değerlerini kendileri belirlerler bu değeri verirkende alırkende her iki insan arasındaki ruha hitap şekli çok önemlidir. Bize hoş gelen şeylere yönelirken mantıklı olmazsak görünen köye kılavuz ararız...
Bence mantık hayatımızın anahtarı olmuştur daima hani şans veririz. Bir bakarızya yaşamımızın gidişatına işte o köprüde ya olduğu gibi kabul edecez yada hasarı en aza indirme mücadelesi vereceğiz hayatımız boyunca...
Dikensiz gül olmuyor...
hani derlerya sevginin olduğu yerde mantık olmaz mış
bu hususda mantığımız ile sevgimiz arasındaki denge nasıl kurulur ki ?
bazen mantıkta yanıltmazmı insanı?
kalbimizi dinlesek yanıltrmı gün gelir bizi ?
soru çok cevapta vardır sorusu olduğuna göre?
Mantıklı olmak dediğimizde yaşamımızı bir değerlendirelim yaşamımıza bakarken neyi nasıl kabullenip dengelediklerimiz çok önemlidir. Mantıkla kalp bir birine zıttır kalben seversiniz kıyamazsınız zarar göreceğinizi bilsenizde bu aslında vicdandan ziyade bazı şeyleri bilinçli kabullenmektir; Eğerki zarar göreceğinizi biliyorsanız veya zarar görüpte sizin vermiş olduğunuz değere istinaden zarar görüyorsanız kalp burda vicdana seslenir vicdanda mantığa sonuç daima sizin kararlarınıza bağlıdır.
Not : Karar alıyorsak sonuçlarını daima kabullenmiş oluruz.
teşekkürler eRaSeR kardeşim...
cevaplar için
SEVGİ EMEK İSTER!
Koskoca bir bahçede harikulada çiçekler içinde bir papatya..
Ve papatya asik olmus, yanmis tutusmus Ak sakalli bahçivana..
Bir ümit bekliyormus. Yüzlerce çiçegin arasindan Onunla,
sadece onunla saatlerce ilgilensin..
Buz gibi suyunu sadece ona döksün istiyormus..
Sadece ona degsin makasi, Sadece ona gülsün dudaklari..
Kiskaniyormus bahçivani,Kirmizi güllerden, Sari lalelerden, Mor menekselerden..Zambaklardan...
Papatya, sadece bahçivan için açiyormus, Bembeyaz yapraklarini..
Bir gün, Aşkı öyle büyümüski.. Papatya yapraklarini tasiyamaz olmus.Egilivermis boynu..
Topraga bakiyormus artik.Bahçivanin sadece sesini duyuyormus Ayaklarini görüyormus..
Bunada sükür diyormus.Yetiyormus ona, bahçivanin varligini hissetmek..
Zaman akip gidiyormus.Papatya bahçivanin yüzünü görmeyeli çok olmus..
Ne var sanki boynumu kaldirsa Bir kerecik daha görsem yüzünü diyormus..
Ve iste bir gün..Bahçivan papatyaya dogru yaklasmis..
Incecik bedenini ellerinin arasina almis..Elindeki sopayi, köklerinin yanina, topraga sokmus bir iple papatyanin gövdesini baglayivermis sopaya.Papatya o an daha çok sevmis bahçivani..
Hala göremiyormus onu, Ama bedeni kurtulmus.Uzun bir müddet sonra, Bahçivan ugramaz olmus bahçeye.. Gelen giden yokmus.. Kahrindan ölecekmis papatya..
Ama iste bir sabah...Hortumdan akan suyun sesiyle uyanmis..
Derin bir oh çekmis..Çilgincasina sevdigi bahçivan geri gelmis..
Birden, kendisine dogru gelen iki ayak görmüs..Bu onun delicesine sevdigi bahçivan degilmis..
Baska birisiymis..Adamin elinde bir de makas varmis..
Papatyanin kafasini kaldirmis yukariya dogru..Ne güzel açmissin sen öyle demis..
Bu gencecik, yakisikli bir delikanliymis..Gözleri gök mavisi, saçlari günes sarisiymis..
Ama gövden seni tasimiyor demiş. Elindeki makasi papatyanin boynuna dogru uzatmis..
Ve bir hamlede basini gövdesinden ayirmis.. Papatya yere düserken hatirlamis sevdigini..
O ak saçli, ak sakalli, yaslimi yasli bahçivani hatirlamis..Birde o gencecik, yakisikli delikanliyi düsünmüs..Ve o an anlamis, neden o yasli bahçivani sevdigini..
O her seye ragmen, papatyaya emek vermis..Ona hiç bir zaman güzel oldugunu söylememis, Ama onu aslinda hep sevmis.. Papatya anlamis artik..Sevgi, emek istermis...
Yere düstügünde son bir kez düsünmüs sevdigini..
Tesekkür etmis ona içinden..
Son yapragida kurudugunda, Biliyormus artik..
Gerçek sevginin,söylemeden, yasamadan, ve asla kavusmadan varolabilecegini...
alıntı
emeksiz sevgi uğraşmadan kazanılan mal gibi
ne kıymeti bilinir nede değeri
eğer emek verdiysen
altından zümrütden değerlidir kıymeti
Allah'ım emek vererek seveyim
emek verilerek sevileyim
Aşkın eli vardır!
http://farm3.static.flickr.com/2179/...16afa8f0_m.jpg
Cengiz Aytmatov’un meşhur bir kitabı var. Hepimiz kitabı Türkan Şoray ve Kadir İnanır’ın oynadığı “Al Yazmalım Selvi Boylum” filminden biliyoruz. Genelinde sevgi ve aşkı mukayese ediyordu. Kahramanımız Asya “sevgi emek ister” diyordu. Katılmamak elde değil.
Bana kalırsa aşk da sevgi gibi emek ister. Aslına bakılırsa aralarında kıldan ince bir çizgi vardır. Aşk insanın gözünü kör eder. Yapmayacağı şeyleri yaptırır, dayanamayacağı şeylere dayanma gücü verir.
Aşkın eli vardır. Düşeceğiniz an sizi tutar. Yardıma ihtiyacınız olduğunda uzanır. Gerektiğinde sırtınızı sıvazlar, saçınızı okşar.
Dün akşam başka bir fotoğrafı araken bulduğum 2004 yılında çekilmiş bu kare bana bunları düşündürdü. Kan görmeye dayanamayan eşimi, ameliyat sonrası kan revan içindeki yüzüme bakarak, bana yemek yedirme gücünü içindeki aşktan aldığını biliyorum.
Daha önce de dediğim gibi bize hergün sevgililer günü. Aşkın eli bana hergün uzanıyor. Ama o el hasta yatağımda uzandığında bugün hediyelerle uzandığından çok daha karşılıksız ve duygu dolu oluyor. Sevdiğinize elinizi hergün sadece onu sevdiğiniz için uzatın. Özel bir gün olduğu için değil.
alıntı