Nebe suresi ayet 8
Sizi çift çift yarattık.
Bu ayet iki şekilde değerlendirilebilir
a) Bu ifade ile, "erkek ve dişi olarak" manası kastedilmiş olup, bu tıpkı Cenâb-ı Hakk´tn, "Ve o, iki çifti: erkek ve dişiyi yarattı" (Necm, 45) buyurması gibidir.
b) Bu İfade ile, çirkin güzel, uzun kısa gibi çiftler, yani zıtlar, birbirine tekamül eden tüm şeyler kastedilmiş olup, bu tıpkı, Cenâb-ı Hakk´ın, "Biz her şeyden iki çift yarattık... "(zâriyat. 48) buyurması gibidir. Ki, imtihan ve sınamanın olabilmesi, böylece de, fâdıt ve nimete nail olan şükrünü ifa ile, mef´uI, yani fakir fukara da, sabretmek suretiyle kullukda bulunduğu ve her şeyin hakikati zıddı ile ortaya çıktığı için bu, Allah Teâlâ´mn kudretinin mükemmelliği ve hikmetinin sonsuzluğu hususunda apaçık bir delildir. Binâenaleyh, bu demektir ki insan, gençliğin kıymetini, ihtiyarlıkta; güvenlik ve emniyette oluşun kıymetini de, korkulu onlarında bilip takdir eder. Böylece de bu durum, nimetlerin tam manasıyla anlaşılması hususunda daha etkili ve müessir bir hareket tarzı olmuş olur.
Nebe suresi ayet 9
Uykunuzu bir dinlenme vasıtası yaptık.
Bu ayet şu üç şekilde açıklanabilir
a) Ayetin manası, "Biz, uykunuzu, sürekli değil, verilen sona eren bir uyku yaptık" şeklindedir. Çünkü, ihtiyaç miktarınca "uyumak, en faydalı şeydir. Ama, sürekti uyuma ise, en zararlı şeylerdendir. Binâenaleyh, uykunun sona ermesi büyük bir nimet olunca, pek yerinde olarak Allah Teâlâ bu uyuma işini verdiği nimetler sadedinde zikretmiştir.
b) İnsan, yorulur da, sonra uyursa, bu uyuma işi, insandaki bu yorgunluğu izale eder. İşte bu yüzden, bu izale etme işi, "sebt, katı" diye ifade edilmiştir ki, İbn Kuteybe´nin, "Biz sizin uykunuzu "sübftt", yani "rahatlık" kıldık.." şeklindeki tefsirinden maksat da budur. Yoksa, onun maksadı, "sübaf´ın, rahatlığın adı olduğunu belirtmek değildir. Tam aksine, maksadı, uykunun, yorgunluğu sona erdirmesi, onu ortadan kaldırması, böylece de rahatlığın gerçekleşmesidir.
c) Müberred, ayetteki bu ifadeye "Biz onu, savuşturuIması ve sona erdirilmesi mümkün olan hafif bir uyku yaptık.." manasını vermiştir. Nitekim Araplar, uyku birisine baskın çıkıp, o birisi de, bu uyku haliyle mücadele ettiğinde, işte bunu ifade için, derler. Buna göre adeta, "Biz, uykunuzun, savuşturulması sizin için mümkün olan latif bir uyku kıldık; onu, sizi bürüyen ve sizi hükümran olacak biçimde yapmadık.." denilmek istenmiştir; çünkü, bu tür bir uyku, ileri derecede hastalıklardandır. Bütün bu izahlar doğrudur.