Deccalin Alametleri Nelerdir?
"Deccal'ın çıkmasından önce gökyüzü üç sene yağmurunu tutar. Birinci senede normal yağmurun üçte birini tutup üçte ikisini yağdırır. Yeryüzü, bitkisinin üçte birini bitirmez. İkinci yılda gökyüzü normal yağmurunun üçte ikisini yağdırmaz. Yeryüzü de bitkisinin üçte ikisini bitirmez. Üçüncü yılda ise gökyüzü yağmurunun tamamını keser, yeryüzü de bitkisinden hiçbirini bitirmez." (Ebu Davud, İbni Mace, Taberani; Geleceğin Tarihi 3, s. 241)
Kuraklık konusunda son dönemde medyada yer alan haberler, hadiste yer
alan bilgileri ayrıntıları ile doğrular niteliktedir. Hadiste, üç sene
içerisinde giderek artan şiddette yaşanacak olan büyük bir kuraklıktan
bahsedilmektedir. Londra Üniversitesi'nin, meteorolojik tahminler üzerine
uzmanlaşmış bir çalışma grubunun yaptığı incelemeler de hadiste verilen
bilgiler ile birebir mutabıktır. Bu bilgilere göre önümüzdeki üç senelik
dönemde kuraklığın şiddeti gittikçe artacak ve ürünlerde kademeli olarak bir
azalma görülecektir. Aşağıda yer alan gazete haberi de hadiste verilen
bilgileri birebir doğrular niteliktedir. Haberdeki şu cümleler çok dikkat
çekicidir:
"Veriler, dikkat çekici bir şekilde önümüzdeki 1 yıl içinde İç
Anadolu Bölgesi'nin ‘az-orta' derecede kuraklık yaşayacağını, 2 yıl sonra
‘az' düzeyinden ‘şiddetli' düzeyde bir kuraklığa ulaşacağını, 3 yıl sonra
ise kuraklığın ‘az'dan ‘had safhada kuraklık' düzeyine çıkacağını
gösteriyor."
* Kuraklığın birinci yılı
Hadiste, birinci senede yağmurun çok az yağacağı ve kuraklık nedeniyle
ürünlerde üçte bir oranında azalma olacağı haber verilmektedir:
"Deccal'in çıkmasından önce gökyüzü üç sene yağmurunu tutar.
Birinci senede normal yağmurun üçte birini tutup üçte ikisini yağdırır.
Yeryüzü bitkisinin üçte birini bitirmez…"
Art arda yapılan ve sonuçları yayınlanan bilimsel araştırmalar da bu
bilgileri doğrulamakta, 2006 yılı sonu ve 2007 yılı başından itibaren,
önceki yıllara oranla yağışlarda belirgin bir düşüş gözlendiği
kaydedilmektedir. Örneğin, Ziraat Mühendisleri Odası'nın, özel bir çalışma
grubu kurarak hazırladığı ‘Kuraklık ve Etkileri' raporuna göre, Türkiye
Aralık 2006'da normalin dörtte biri oranında yağış almıştır. Yine
Türkiye'de, Ekim ve Aralık döneminde uzun yıllar yağış ortalaması 224 mm.
olduğu halde, 2006 Ekim-Aralık döneminde 199.1 mm yağış kaydedilmiştir.
Bir diğer habere göre ise, küresel ısınma yüzünden Avrupa sıcaktan
kavruluyor. Fransa, İtalya ve Hırvatistan'ın başı çektiği birçok Avrupa
ülkesi kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya. Avrupa'nın birçok nehri kururken
gemiler de çekilen su yüzünden karaya oturdular.
* Kuraklığın ikinci yılında yaşanacaklar
Hadiste kuraklığın ikinci senesinde yağmur miktarının daha da aza ineceği
bildirilmiştir. Ürünlerde ise üçte iki oranında bir azalma olacağına dikkat
çekilmiştir:
"…
İkinci yılda gökyüzü normal yağmurunun üçte ikisini yağdırmaz. Yeryüzü de
bitkisinin üçte ikisini bitirmez…"
29 Mayıs 2007 tarihli şu haberde verilen bilgiler ise hadiste bildirilen
detayların birer birer gerçekleştiğini göstermektedir: (Elbette ki en
doğrusunu Allah bilir.)
2006
ve 2007 yıllarında son 25 yılın ortalamasının çok altında kalan yağış
miktarı, baraj, göl ve nehirlerdeki su oranını azalttı. Ekili alanların
sulanmasında sorun yaşanmaya başlandı… Susuzluk nedeniyle ikinci ürün
ekimi de gerçekleştirilemeyecek."
Son dönemde yaşanan kuraklığın ciddi boyutları bir çiftçinin dilinden
2007 yılı Mayıs ayında bir gazete haberine şöyle yansımıştır:
"Bu yıl Söke Ovası'nda inanılmaz bir kuraklık var. Sadece ben 80
dönümlük pamuk tarlamı bozdum. 2006 Ekim ayından beri bölgeye metrekare
başına sadece 6 litre yağış düştü. Deniz suyu yaklaşık 20 metre kadar
çekildi.
Birçok haberde de son dönemde kuraklık nedeniyle yaşanan ürün sıkıntısına
dikkat çekilmektedir. Tıpkı hadiste bildirildiği gibi.
Kuraklığın üçüncü yılında yaşanacaklar
Üçüncü senede yağmurlar tamamen kesilecek ve ciddi bir ürün kıtlığı
yaşanacaktır:
"… Üçüncü yılda ise gökyüzü yağmurunun tamamını keser, yeryüzü
de bitkisinden hiçbirini bitirmez."
2007 yılı Nisan ayında 2 bin 500 bilim adamının katıldığı
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nde, "İklim Değişikliği 2007″
raporu yayımlanmıştır. Bu rapor, hadiste verilen bilgileri tamamen doğrular
niteliktedir. Rapora göre önümüzdeki birkaç senede, yağış almayan bölgeler
daha da kuraklaşacak ve buralarda açlık ve hastalıklar artacak. Deniz
kenarındaki ülkelerde kışın seller artacak, Orta Avrupa'da ise karların
erimesi sellere yol açacak. Avrupa'nın tarım, ormancılık, turizm ve enerji
sektörleri başta olmak üzere tüm ekonomisi olumsuz etkilenecek. Bazı Afrika
ülkelerinde tarımsal üretim yarı yarıya düşecek.
Tüm bu bilgilerin ortaya koyduğu gibi günümüzde, küresel ısınma
sürecinin neden olduğu kuraklık, dünyanın pek çok ülkesini etkisi altına
almaktadır.
Bu iklimsel olayın zamanının ve gelişim safhalarının, hadis-i şerifte
ahir zamanda Deccal'in çıkış alameti olarak bildirilen kuraklık tarifleriyle
son derece uyumlu olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu olayın çok yakın bir
zamanda dünya üzerinde yaşanacak olağanüstü gelişmelerin habercisi olması
kuvvetle muhtemeldir. Elbette en doğrusunu Yüce Rabbimiz bilir.