Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
"EDEP YÂ HÛ"
Tâbiinden Abdülmelik B. Ebû Süleyman (R.A.) bir gün meclisinde bulunanlara:
"Hiçbir güç sâhibinin zorla elinizden alamayacağı şeyi kazanmaya çalışınız." dedi.
"O nedir?" diye soruldu:
"EDEP" cevabını verdi.
EDEP BİR TAÇ İMİŞ NÛR-İ HÜDADAN
GİY O TACI EMİN OL HER BELÂDAN
Edebini bilenlerden olmamiz temennisiyle;
DUA ile kalin...
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Edep, Aklın Tercümanıdır;
Herkes Edebi Kadar Akıllı,
Aklı oLduğu Kadar Şerefli,
Şerefi olduğu Kadar da Kıymetlidir !
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
"Olmayınca insanda haya ile edep, Neylesin onu medrese ile mektep, Okusa alim olsa, Sonuçta yine merkep yine merkep."
Necip Fazıl KISAKÜREK
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Edep döküntüleri,altın döküntülerinden daha hayırlıdır.
Hz.Osman (R.A.)
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Ayıp ve kabahatten korkmayan ile düşüp kalkmak,kıyamet gününde insana utanç verir.
İmam ŞÂFİÎ (Rah.A.)
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Edep aklın sûretidir.
Hz.Ali (R.A.)
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Edep,tecrübe ile (yani bizzat yaşanarak) kazanılır.
İmam MÂVERDÎ (Rah.A.)
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
İnsanla hayvan arasındaki fark edeptir.
MEVLÂNA Celâleddin-i Rûmî (K.S.)
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
Ey insanoğlu! Allah’ı sevmek, Allah’a gitmek istiyorsan,
maddi ve mânevi her işinde edeb ile gir, irfan ile çıkmaya çalış.
- Beni Rabbim edeblendirdi. Ve ne güzel edebledi.
- Âdemoğlunun edebden nasibi yoksa, insan değildir.
- Edeble süslenmeyen akıl, silâhsız kahramandır.
- Edeb: Aklın dıştan görünüşüdür.
- Edeb: Eline, diline ve beline sahip olmaktır.
- Edeblerin anası, az konuşmaktır.
- Edeb olmadıkça asalet düzelmez.
- Edeb, şeytanı öldüren bir silahtır.
- Edeb, en hayırlı sanattır. Hakk’a giden yolun azığıdır.
- Edeb, olgunlaşmanın ilk şartıdır.
- Edebi terk eden, ârif değildir.
- Edebden mahrum olanlar, Hak dergâhından kovulurlar.
- Edebi olmayanın güvenilir ilmi yoktur.
- Hakikat’ten maksat, ancak edebdir.
- Hakiki edeb, nefsi terketmektir.
- Ayıplarınızı edeble örtünüz.
- Hakiki güzellik, ilim ve edeb güzelliğidir.
- İnsanın ziyneti, edebin tamamıdır.
- Evlâdına edeb öğretmeyen, düşmanlarını sevindirir.
- Ruhen yükselmek, ancak edeble mümkündür.
- Akıllı, edebi edebsizden öğrenir.
- İlim şerefi ve edeble Âdem, melekten üstün oldu.
- Şeytan Allah’ın huzurundan, edebi terkettiği için kovulmuştur.
- Edeb dışı hareketler, feyzi keser. Ve sahibini sultanın gönlünden uzaklaştırır.
- Sohbet bir cesettir. Edeb ise, o cesedin ruhudur.
- İmanın hakikatine ermek için, yakîn bilgi; yakîn için, ihlâslı amel; ihlâslı amel için,
farzları edâ; farzları eda için, sünneti tatbik; sünneti tatbik etmek için de, edebi korumak lâzımdır.
- Edeb; insanı her türlü hatadan koruyan bilgi ve prensiplere sahip olmaktır.
- Her şey çoğaldıkça ucuzlar. Fakat edeb çoğaldıkça, değeri artar.
- Edeb, kendisinden yükseğini çok görmemek, kendisinden aşağısını da hor görmemektir.
- Üstadının edebi ile edeblenmeyen, sünnet ve hadisle edeblenemez. Sünnet ve hadisle edeblenemeyen de âyet ve Kur’an’la edeblenemez.
- Edeb güzelliği, kişiyi nesebe muhtaç etmez.
- Edeb, insanı utanılacak şeylerden koruyan melektir.
- Edeb, Rasûlullah’ın sünnetine uygun hareket etmektir.
- Edebden daha üstün şeref yoktur.
- Edeb kaidelerinin en alt derecesi, bir kimsenin, cehaletini sezdiği yerde durup, onu gidermesidir.
- İlim elde etmek isteyen, edebli olsun.
- İyi amel sahibi olmak isteyen, edebli bir şekilde ilim sahibi olmaya baksın.
- Muhabbet ehli, sevgi işinde iyi niyete sahip oldukça, edebleri artmaya başlar.
- Edeb, nefsi gerektiği şekilde terbiye etmek ve güzel ahlâk ile süslemektir.
- Edeb, insanın mutlak bir fazilet kaynağıdır.
- Cennet’teki makamlara, amel ve edeble ulaşılır.
- Edebin dostları: Hayâ, Samimiyet, Teslimiyet, Muhabbet, Niyet, İtaat, Gayret, Sohbet ve Hizmettir.
Kaynak: Gozyasi Dergisi
Cevap: Zorla Alınamayacak Şey : "EDEP"
[B]"Bir genc kizin ceyizinde bulunacak olan sey; danteller, masa ortuleri, el emegi kiyafetler degildir aslinda, bir guler yuz, bir HAYADIR aslolan gok makaminda...[B]