-
Ey sevgili
Bırakmıyorum ki, gönülde düşünce olasın,
İstemiyorum ki, gözlerde değersiz kalasın;
Seni canımda saklıyorum; gözümde gönlümde değil.
Tâki son nefesime kadar bana yar olasın!
Sana dilsiz, dudaksız sözler söyleyeceğim Bütün kulaklardan gizli sırlardan bahsedeceğim Bu sözleri sana, herkesin içinde söyleyeceğim ama senden başka kimse duymayacak Kimse anlamayacak..
Şimdi sorarım sana, hangi aşk daha büyüktür?
Anlatılarak dile düşen mi, anlatılmayıp yürek deşen mi?
Aşktan mutluluk, güvenlik beklerler, halbuki aşk son zerresine kadar kendini vermektir, ruhundaki son zerreye kadar sevdiğin olmak istemektir, onun içinde eriyecek kadar sevmek, kendinden kopmak demektir. İşte ben aşk derken böyle bir aşktan bahsediyorum, ölmekten bahsediyorum. Var mı o'nun aşkıyla ölmeye cesareti olan?
Ben seni nasıl incitebilirim? Ayağına bir öpücük kondurayım desem, Kirpiklerimin dikeni ayağına batar da rahatsız eder diye korkarım…
Kalp mi insana sev diyen yoksa yalnızlık mı körükleyen? Sahi nedir sevmek; bir muma ateş olmak mı yoksa yanan ateşe dokunmak mı?
Ya tam açacaksın yüreğini, ya da hiç yeltenmeyeceksin! Grisi yoktur aşkın, ya siyahı, ya beyazı seçeceksin.
Anladım ki gönül çuvalımdaki kelimeler sana yetmez.
Oysa gönlüm güzel olmazsa, bahçemde bir gül dahi bitmez,
Ey Sevgili,
Senin “AŞK’ın” daim olsun.
Benim yaram olsa da fark etmez.
Ey Sevgili!..
Bir geceliğine değiş tokuş etseydik yüreğimizi,
Taşıyabilir miydin acaba bendeki seni!
ŞEMS
-
Cevap: Ey sevgili