Melaikeye Îman ve Insanin

http://www.risaleinurenstitusu.org/t...isa2/b1006.gif
-1-

Yani, "Düsün o zamani ki, Rabbin melaikeye hitaben 'Ben yerde bir halifeyi yaratacagim' dedi. Melaike de 'Yerde fesat yapacak, kan dökecek kimseleri mi yaratacaksin? Halbuki biz, hamdinle Seni tesbih ve takdis ediyoruz' dediler. Rabbin de 'Sizin bilmediginizi Ben biliyorum' diye onlara cevap verdi."
Arkadas! Melaikenin vücudunu tasdik ve kabul etmek, imanin rükünlerinden biridir. Birkaç makamda bu rüknü ispat ve izah edecegiz.
Birinci makam
Arzin, ecram-i ulviyeye nisbeten pek küçük ve süfli oldugu halde canli mahlukatla dolu oldugunu görüp alemin de nizam ve intizamina dikkat eden insan, ecram-i ulviyenin de o yüksek burçlarinda, hayatli sakinleri olduguna kat'i bir sekilde hükmeder.
Evet, o burçlarda melaikenin vücudunu kabul etmeyen adamin meseli söyle bir adamin meseline benzer: O adam, büyük bir sehre giderken, sehrin bir kenarinda pek küçük bir binaya tesadüf eder. Bakar ki insanlarla doludur. Ve arsalarina bakar ki, canli mahlukatla dolu. Ve gidalarina bakar ki, nebatat, balik vesaire gibi hayat sartlari yerindedir. Sonra bakar ki, pek uzakta milyonlarca apartmanlar, köskler var. Aralarinda, uzun uzun meydanlar, tenezzühgahlar bulunur. Fakat, o küçük binadaki insanlarin hayat sartlari, o büyük binalarda bulunmadigindan, o yüksek, müzeyyen saraylari, sakinlerden bos, hali oldugunu itikad eder.
Melaikenin vücudunu tasdik eden adamin meseli ise söyle bir sahsin meseli gibidir: O adam, o küçük hanenin insanlar ile dolu oldugunu görür görmez, bila-tereddüt, o yüksek kasirlarin da hayat yeri ve onlarda da onlara münasip sakinler bulunduguna hükmeder. Ve o yüksek kasirlara mahsus ve münasip hayat sartlari vardir. Fakat oralarin sakinleri pek uzak olduklarindan, görünmemeleri, yok olduklarina delalet etmez.

1- Bakara Sûresi: 30.