Dünya Siz İçin Yaratıldı, Siz Ne İçin...?
Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Dünya sizin için, siz ahiret için yaratılmışsınız. O sebeple, dünyanızdan ahiretiniz için hazırlık yapın. Bilin ki, dünyadan sonra bu hazırlığı yapmak mümkün değildir. Çünkü ondan sonra yeriniz ya cennet veya cehennemdir.” (Deylemi)
Dünyayı seven bir kimse, öldüğü zaman sevdiğinden ayrıldığı için azab çeker. Bu azabın şiddeti de dünya sevgisinin şiddeti ölçüsündedir. Allah-u Zülcelal’i ve ahireti seven ise, ölürken sevdiğine kavuştuğu için sevinç duyar. Bu sevincin büyüklüğü de Allah ve ahiret sevgisinin büyüklüğü derecesindedir. Hiç olmazsa Şah-ı Nakşibend (Kuddise Sırruh) Hz.lerinin şu sözüne uyalım. Şah-ı Naksibend (ks) bir gün, cemaatine güzel bir yemek verip onlara şöyle dedi: "Biz bu yemeği yiyeceğiz, hiç olmazsa bununla çok ibadet edelim. Nefis bir hayvan gibidir. Biz ise ona binmişiz. O bizi dağların tepesinden, yukarılardan aşağıya doğru düşürmesin. Madem ki yiyoruz, o yediğimizle ibadet edelim. Nefsin başına bir gem vurup ona fırsat vermeyelim. Bu yemekleri yedikten sonra, ona fırsat verirsek, azgınlaşır.”
Annemiz Hafsa (Radıyallahu Anha), bir gün babası Hz. Ömer (Radıyallahu Anh)‘a şöyle dedi: "Ey baba! Allah, halifeliğin zamanında, sana o kadar fetihler nasip etti ki dünyayı fethettin. Rızıklar çoğaldı. Niye biraz yumuşak elbise giyip, güzel yemekler yemiyorsun?"
Hz.Ömer (Radıyallahu Anh): "Ey Hafsa! Sen Peygamber Efendimiz (sav)'in zamanını, onun o durumunu hatırlamıyor musun? Unuttun mu? Ben ölünceye kadar, Allah'ın rızasını kazanmak için Peygamber Efendimiz (sav) ve Hz.Ebubekir (Radıyallahu Anh) gibi nefsime karşı şiddetli olacağım" dedi. Allah bizi onların hayrından mahrum etmesin. (Amin)
Allah-u Zülcelal'in rahmeti, feyzi, nuru ve nisbeti, devamlı olarak bütün insanların üzerine gelir. Fakat insanda bazı engeller vardır ki bu engeller, o feyzin kalbe girmesine mani olurlar. Onun için elimizden geldiği kadar, Allah-u Zülcelâl'in emir ve nehiylerini yerine getirirsek, o zaman rahmetin, nisbetin, feyzin ruhumuza, kalbimize doğru gelmesi için yol açmış oluruz. İbn-i Abbas (Radıyallahu Anh)’dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte, Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim bizim büyüklerimizi büyük görmez, onlara hürmet etmez; küçüklerimize de şefkat ve merhamet etmezse o bizden değildir." (Tirmizi, Ebu Davud)
Demek ki büyüklere karşı daima hürmetli ve küçüklere de şefkatli ve merhametli olmamız lazımdır.
Seyda Muhammed Konyevi Hz. (K.S)
Cevap: Dünya Siz İçin Yaratıldı, Siz Ne İçin...?
Okudum abla Rabbim ebede razı olsun
Allahım bizileri sevdiğin kullarının zümresine dail et.Amin