Ramazan’da beslenme alışkanlığı

Ramazan'da beslenme alışkanlığımızı değiştiriyor ve abartarak sürdürüyoruz. Bu çok yanlıştır. Örneğin Ramazan'dan bir gün önce alış veriş marketlerine hücum ediyor sanki hiç doymayacakmışız gibi alış veriş furyası içine giriveriyoruz.

http://www.milligazete.com.tr/dosyal...i-medium-0.jpg

Aslında Ramazan ayı beslenme alışkanlığında değişiklik yapmamız gereken bir ay değildir. Her zaman nasıl besleniyorsak o şekilde devam edebiliriz. Fakat genellikle ülkemizde olayın psikolojik boyutu da eklendiğinde Ramazan'da iftar ve sahur vakitleri yemek yeme çılgınlığına dönüşüyor.
Mütevazı sofralar kurun!

En güzel ve doğru beslenme yemek sayısının/çeşidinin sınırlı olduğu yemek öğünüdür. Bir sofrada ne kadar çok çeşit yemek varsa ve yemekten hemen sonra tatlı, meyve ve çay içiliyorsa bu yemek yeme alışkanlığı o kadar hatalıdır. Özellikle en sık yapılan hata yemekten sonra sofradan kalkmadan meyve ve tatlı yemektir. Her öğünden en az yarım veya bir saat sonra tatlı ve meyve yenmelidir.
Yemek, akşam namazı, tatlı...

İftar yemeğinden sonra meyve ve tatlı öncesinde akşam namazı kılınabilir. Bir süre dinlenilir. Hatta bu sırada birkaç sayfa yazı veya günlük gazete okunabilir. Bir saatlik süreden sonra teravih namazı öncesinde meyve veya tatlı yenmelidir.
Yemeğin hemen arkasından özellikle ev dışında yenilen tüm yemeklerden sonra çay içilmeye başlanması neredeyse ülkemizde geleneksel hale gelmiştir. Yemekten hemen sonra çayın içilmesini iyi ve doğru bir sindirim için kesinlikle tavsiye edilmez.
İftardan sonra yürüyüş yapabilirsiniz

Davetlerde ağır yemeklerin ardından bir süre yürüyüş yapmak faydalı olabilir. Fakat burada yapılan yürüyüş oldukça hafif ve temposu düşük bir yürüyüş olmalıdır. Ayrıca ağır yemeklerden sonra veya yemek sırasında daha iyi bir sindirim için yavaş yemek yemeye gayret edilmeli, yemekler ağızda iyice çiğnenmeli ve bazı ilave baharatlar kullanılmalıdır.
Ramazan aylarında yemeklerin karıştırılması ve kısa sürede çok gıda alımına bağlı gelişen sindirim sorunlarından gaz ve kabızlık en sık rastlanılan rahatsızlıklardandır. Bunları kısmen azaltmak için sulu yemeklere bir çay kaşığı anason toz, zerdeçal veya zencefil toz konulabilir. Etli yemeklerden sonra biberiye daha iyi bir sindirim için oldukça fayda sağlar.
Vücudun sıvı ihtiyacına dikkat!

Ramazan ayında oruç tutulması ve günlerin uzun olması insanların acıkmasına susamasına neden olduğundan iftar vakitlerinde kısa sürede çok gıda tüketilmesine neden oluyor. Fakat sıcak geçen günün sonunda susama hissi çok fazla belirginleşmiş ise o gün yemeğe suyla başlanmalı ve katı gıdalara daha az yer ayrılmalıdır. Yemek arası verildikten sonra aynı akşam katı gıda alımına devam edilebilir.

Kaynak: Dr. Recai Yahyaoğlu

bu konu dikkate alınması gereken bir konu oldu benım için tatlı yemek için biraz aceleci davranırım

enfes paylaşım oldu emeğine sağlık

uymamız gereken şeyler
önemli bir paylaşım Allah CC razı olsun