Mevlana Celâleddin (K.S.) Mesnevi'de şöyle bir hikâye anlatır: Üstadı öğrencisine demiş ki:
- Oğlum, git öbür odadaki şişeyi getir.
Çocuk gitmiş, şişeyi almadan üstadına dönmüş:
- Hocam, iki şişe var; hangisini getireyim?
- Oğlum orada bir şişe var.
- Hayır hocam iki şişe var.
- Oğlum bu evin sahibi bensem orada bir şişe var.
- Bu gözün sahibi ben isem orada iki şişe var.
- Peki oğlum, birini kır diğerini getir.
Çocuk gitmiş. Şişeyi kırmış. Şişesiz hocaya dönmüş.
Meğer çocuk şaşıymış. Biri, iki görüyormuş.
Birileri bizim gözümüze basıp bir taneyi çok tane göstermeye çalışıyor. Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar.
Çeşitli vasıtalarla üzerimize hücuma geçiyorlar. Meselâ, medyada diyorlar ki:
- Bunlar 5 grup. İçlerinden üç grup kötü, 2 grup iyi. Bu iyi dedikleri 2 grubun da ismini vermiyorlar. Vermemelerinin sebebi şu:
Biz birbirimize diyeceğiz ki, acaba bu iki gruptan mı?
İstiyorlarki millet birbirine şüphe ile baksın. Biraraya gelemesin. Birlikte olamasın taktiğini uyguluyorlar. Bunu da basın yoluyla aklımıza da basmak suretiyle gerçekleştiriyorlar.
Bu oyuna dikkat edelim...
Allah ve Resûlü'ne gönül veren insan nerede olursa olsun, hangi hizmeti yaparsa yapsın, aynı düşünceyi taşımasak bile, ihanette bulunmadığı sürece böyle birine duâ ile yardım edelim.
- Allah, yardımcısı olsun... diyelim.
Tek kelimeyle bile başka bir Müslümanın aleyhinde bulunmayalım. Yüzde 95'i Müslüman olan bu toplumda Müslümanlar aleyhinde bulunmayalım...
Bir avuç izansız aleyhine de edep sınırlarını aşmamak kaydıyla konuşabiliriz. Bunu yaparken kesinlikle Allah'ın koyduğu sınırları aşmayacağız. Peygamberimiz Efendimiz'in edebini de dâima dikkate alacağız... Peygamberimiz'in kâfirler aleyhinde yarın Müslüman olduğunda utanacağı bir tek kelimesi yoktur.
İslâm'a olan hizmette her mü'min kabiliyetine göre üzerine düşeni yapmalı. Her çiçek kabiliyetine göre güneşten ışık, ısı alır ve kabiliyetine göre renk ve koku verir. Biz iyi niyetle dinimize hizmet etmeye niyet edersek, ayrılıklar ortadan kalkar. O zaman, beynimize basıp bize biri iki göstermeye çalışan (bizi parçalamaya çalışan) art niyetlilere fırsat vermemiş oluruz.
Biz öyle bir inancın sahibiyiz ki, bizimle beraber olan dirilir. Çünkü bizim dinimiz:
• Hıristiyanın inandığı Hz. İsa'yı kabul ediyor. Öyle olunca, Hıristiyan bizim yanımızda huzursuz olmaz.
Hıristiyan hâkim olacak olursa Hz.Muhammed'i reddediyor. Milyarlarca Müslüman rencide oluyor.
• Yahudi hâkim olacak olursa milyarlarca Hıristiyanın, milyarlarca Müslümanın peygamberini ve kitabını kabul etmiyor. Hepsini rencide ediyor.
• Ama İslâm, hem İsa'yı, hem Musa'yı; hem Tevrat'ı, hem İncil'i inanç esasları içine almıştır.
Birleştirebilecek yegâne din İslâm dinidir.
Var mı itirazı olan?
Mevlüt Özcan
Araştırmacı yazar
