Hoyrat bir meramın hülyasındaydım
Geçmiş yılların şahikasında solumayı bırakıp dolaşmaya çıktım
Ruhumun mahzunluğunuhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif kalbimin bizarlığını unutarak başlangıç yapacaktım
Halin fakirliğinihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif çilenin güzelliğinihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sabrın latifliğinihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif kanaat şevkini anlatacaktım
Şöyle bir etrafıma baktımhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yalnızdım
Kuşların şakımalarıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yılgınlaşan köpeğin uzanıp sızmasıyla başladım
Kedinin miyavlayarak yakınlaşmasıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif gözlerimden medet ummasıyla dalmıştım
Balkondan sarkıtılan sofra bezini fark edip ve bir anda uzaklaşmasıyla hayıflandım
Çocukluğumda sevdiğim bir kedi vardı
Kurşuni renklere bezeli olduğundanhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ismini “duman” olarak koymuştum
Ne vakit yalnız kalsamhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif hüznü yudumlayarak kuytu köşelere saklansan o vardı
Sıcaklığıyla kucağıma atılırhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif yumuşaklığıyla gözlerime takılır anlamak isterdi hali
Ne hikmetse çocukluğum hazin geçmişti
O yıllarda geçinmekhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif fırınlarda haftalık ekmeğin pişmesini beklemek vardı
Ne kadar bayat olsa dahttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif bir zeytini dört parçayla katık yapsak ta ses çıkmazdı
Zavallı babam gecenin bir vaktindehttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif uyku gözlerinden akarkenhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sessizce çıkıp giderdi
Oyunlarımız masrafsızdıhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif arzu sınavdı
Gelip geçenhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif sanki görülmüyormuş gibi birde ulu orta reklâm eden satıcılar
Bir yelkenli misali gözlerimizin önünden geçip giderken yutkunur öyle kalırdık
Ne kadar hevesimiz kabarsahttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif gözlerimiz umutla aransahttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif kaybolana kadar beklerdik
Yine çaresizce sükût ederhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif oyuna dönerdik
Komşular dayanamayıp çocuklarına aldıkları vakithttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif biz boyun bükerdik
Sıcak bir çorba yetiyorduhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif akşama aşma makarna veya patates soğanla yeniyordu
Çay o vakitler çok kıymetliydihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ağır misafirler için düşünülürdühttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ev kaklı için yoktu
Pek vahim olarak parti kavgası yaşanırdı
Dosthttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif akraba kim varsa ve kendi gibi düşünmüyorsa düşmanlık başlardı
İslami yaşamhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif hukuki kavramhttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif ağalık geleneğinde akşam nüfusla anlamlaşıyordu
Söz ve düşüncen kadrin kadar iltifata tabidihttp://www.tevbe.org/forum/images/smilies/virgul.gif asabiyet her manada önemli gerekçeydi
Mustafa CİLASUN