Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
\"Üç sey mahvedicidir: Boyun egilen pintilik, isteklerine uyulan nefis ve insanin kendini begenmesi.\"
Abdullah Ibni Amr\'in rivayet ettigine göre. Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
\"Hz. Nuh (A.S) ölmek üzere iken iki oglunu yanina çagirarak onlara su nasihatte bulunur, «size iki seyi emreder ve iki seyden sakinmanizi isterim. Allah (C.C)\'a ortak kosmaktan ve büyüklük taslamaktan uzak durunuz. Emrettigim sey\'ere gelince birincisi \"Lâ ilâhe illallah\'\"i dilinizden düsürmeyin. Cünki göklerde ve yerde olen her sey terazinin bir kefesine; \"Lâ ilâhe illallah\'\" cümlesi de öbür kefesine konsa ikincisi agir basar.
Gökler ile yeryüzü bir araya gelerek bir çember teskil etse de bu çemberin üzerine \"Lâ ilâhe illallah\'\" cümleleri konsa, çember üzerine binen agirligin altinda kirilir. Ikinci olarak da sik sik «sübhanellâhi velhamdülillâhi» deyiniz. Çünki bu cümle canli - cansiz her varligin duasidir ve canlilarin rizki bu duâ sayesindedir.\"
Cevap: Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
Hz.Muhammed (s.a.v)şöyle demiş:
1. Bir kul bir defa "Elhamdü lillah" dediği zaman yer ile gök arası sevab ile doldurmuş olur.
2. İkinci defa "Elhamdü lillah" dediği zaman, yerin yedi kat göklerin üstüne kadar olan bu arayı sevab ile doldurmuş olur.
3. Üçüncü defa "Elhamdü lillah" dediği zaman, Allah-ü Teâlâ, bu kuluna "Ey kulum, işte al" buyurur. Yani Yüce rabbimiz "Ey kulum, dilediğini dile, dileğin verilecektir, muradını iste, muradın yerine getirilecektir. Dilek ve muradın gerçekleşecektir. Sen hemen iste." buyurmuş demek olur. (İmam-ı gazâli, İhyâ).
Cevap: Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem, Ensârdan birinin başı ucunda ölüm meleğini gördü. Ona hitâben dedi ki:
- Ey ölüm meleği! Dostuma iyi muâmele et. Zîrâ o bir mü'mindir.
Ölüm meleği cevâben dedi:
- Yâ Resûlallah! Ben her mü'mine iyi muâmele ederim. Ben insanoğlunun rûhunu alırım. Rûhunu aldığım şahsın âile efrâdından, yakınlarından birisi vâh edince derim ki:
Bu feryad da ne?
- Bu feryâd da ne? Allaha yeminle söylerim ki, biz ona zulmetmedik. Ecelini geriye bırakmadığımız gibi öne de almadık. Onun rûhunu almakta bizim bir müdâhalemiz yoktur. Sizler, ey bu ölünün yakınları! Eğer Allahın hükmüne rızâ gösterirseniz, ecrini alırsınız.
Yok, O'nun hükmüne râzı olmaz, feryâd-figân ederseniz günâha girersiniz. Sizin bize bir kapınız, bir merdiveniniz yoktur. Fakat biz size mutlak yine geleceğiz. Sakının, sakının. İster karada olsun, ister denizde, ister muhkem evlerde bulunsun, isterse çadırlarda.
Hiç bir âile efrâdı yoktur ki, ben, her gün mutlaka onların yüzüne dikkatle bakmış olmıyayım. Hattâ öyle ki, onların küçüklerini de büyüklerini de tanırım. Her birini şahsen tanırım.
Allaha yeminle söylerim ki, yâ Resûlallah! Ben şânı yüce olan Allahın emri olmadan bir sivrisineğin rûhunu bile kabzedemem!...
Cevap: Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
paylaşımın için teşekkürler emeğine sağlık kardeşim.
ALLAH (C.C) razı olsun.
Cevap: Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
Allah (c.c) razı olsun kardeşim.
Cevap: Peygamberimiz (S.A.S.) buyuruyor ki:
ALLAH C.C RAZI OLSUN kardeşim cok güzel