Namazda İmamın veya Cemaatin Yüksek Yerde Durması Sakıncalı mıdır?
Namaz mümkün olduğu kadar sadelik, şatafattan uzaklık, uyum ve ahenk isteyen bir ibadettir. Çünkü böyle bir ibadetle in*san Allah'a kul olmanın şuuruyla mahviyet ve muhtaçlığını dile getirmekte, tevazuun en güzel örneğini sergilemektedir. Ö bakımdan imamla cemaatin aynı seviyede bulunup cemaat ha*linde namaz kılmaları çok daha uygun olur. Bununla beraber bazı sebeplerden dolayı birinin yüksekçe yerde bulunması cemaat ol*maya engel teşkil etmez.
Konuyla İlgili Hadisler Ve Rivayetler:
Hemmam'dan yapılan rivayette, adı geçen diyor ki:
"Hz. Huzeyfe (r.a.) Medain'de bir dükkan (veya yüksekçe bir yer) üzerinde durup namaz kıldırmaya başladı. Bunun üzerine Ebu Mes'ud (r.a.) onun entarisin*den tutup çekti. Huzeyfe (r.a.) namazını tamamlayıp cema*ate dönünce, Ebu Mes'ud (r.a.) ona: "Onların (imam ve ce*maatin) bundan men'edildiğini bilmiyor musun?" dedi. O da: trEvet sen beni tutup çekince hatırladım" diye cevap verdi"
İbn Mes'ud (r.a.) den yapılan rivayete göre, şöyle demiştir:
"Rasulüllah (s.a.v.) efendimiz, imamın, arkasında na*maz kılmak üzere insanlar olduğu halde (yüksekçe) bir yer üstüne çıkmasını men'etmiştir."
Sehl b. Sa'd (r.a.) den yapılan rivayete göre, adı geçen şöyle demiştir:
"Peygamber (s.a.v.) efendimiz, (mescid'e) ilk konul*duğu gün çıkıp minberin üzerine oturdu ve o vaziyette iken tekbir getirerek (namaza başladı). Sonra rüku'a vardı, arkasından oradan inip gerisin geri çekilerek secde etti. İnsanlar da onunla birlikte secde etti. Sonra (yerine) döndü, ta ki (namazını tamamlayıp) bitirdi ve şöyle buyur*du: "Ey insanlar! Bunu ancak bana uy asınız ve namazımı Öğrenesiniz diye böyle yaptım."
Ebu Hüreyre (r.a.) mescidin damında durup (mescidin içindeki) imama uyarak namaz kıldı.
Enes (r.a.) ise, Basra'da Ebu Nafi'in evinde mescidin sağ ta*rafıyla birleşen bir insan boyu yükseklikteki gurfe (sahanlık, bal*kon) de -ki kapısı mescide bakar durumda idi- durup imama uydu.
Hadislerin Işığında Mezhep İmamlarının Görüşleri
a) Hanefilere göre: Bir veya birkaç kişi mescidin damında durur, imam da mescidin içinde cemaatin önünde bulunur ve dam ile mescidin iç kısmı arasında bir kapı veya benzeri bir açıklık olursa, onların imama uyup namaz kılmaları sahih olur.
Bu durumlarda imamın kıraat ve diğer rükünlerini tam an*lamıyla takip edebildikleri takdirde hüküm böyledir. Aksi halde namazları sahih olmaz.
b) Şafiilere göre: İmamın kendisine uyan cemaatin bulun*duğu yerden yüksekçe bir yerde durması veya cemaatin ondan yüksekçe bir yerde durup uyması mekruhtur. Ancak ortam ve yer bunu gerektiriyorsa bunda bir sakınca yoktur.
c) Hanbelilere göre: İmamın kendine uyan cemaatten yüksekçe bir yerde durup namaz kıldırması mekruh değildir. İmam Ahmed bu konuda Sehl b. Sa'd hadisiyle istidlal etmiştir. Ayrıca Ammar b. Yasir'in yüksekçe bir yerde durup namaz kıldırmasını hüccet olarak almışlardır. Ancak bu yüksekliğin fazla olmaması uygun olur.
d) Malikilere göre: İmamın kendisine uyanların bulun*duğu yerden yüksekçe bir yerde durup namaz kıldırması, ister onlara öğretmek için olsun, ister başka bir sebepten olsun- mek*ruhtur. İmam Evzai'nin de içtihadı budur.
Tahliller ve Diğer Rivayetler
354 nolu Hemmam hadisini İbn Huzeyme, îbn Hibban ve el-Hakim sahih lemislerdir. Ebu Davud bu hadisi bir başka vech ile rivaye" ederken, imamın, Ammar b. Yasir ve onu tutup eteğinden çekenin de Huzeyfe olduğunu belirtmiştir. Bu rivayet hem nıer-fu'dur, hem de isnadında bir meçhul vardır. O bakımdan bizim baş kısma naklettiğimiz rivayet daha sağlam ve daha kuvvetlidir.
355 nolu îbn Mes'ud hadisini Hafız et-Telhis'te zikretmiş, fa*kat sıhhati üzerinde bir şey demeyip susmuştur.
Ebu Hüreyre'ııin yüksekçe yerde durup imama uyması hakkındaki rivayete gelince: Onu İmam Şafii ve Beyhaki tahric etmişlerdir. Buharı ise onu ta'likan zikretmiştir.
Hemmam ve İbn Mes'ud hadisi dışında kalan rivayetlerin hemen hepsi gerek imamın, gerekse cemaatin yüksekçe bir yerde durı.p namaz kılmasının sahih olduğuna delalet etmektedir. Hem*mam rivaj'eti ile İbn Mes'ud hadisi ise, bunun mekruh olduğunu göstermektedir.
Yüksekliğin nisbeti üzerinde birtakım farklı görüşler izhar edilmişse de fakih müctehidlerin çoğuna göre, cemaatin imamın durumunu bildiği takdirde fazla yükseklikte bir sakınca yoktur. Cami dışında imamın en çok bir adam boyu yükseklikte bulun*masında, cami içinde ise bir boydan yüksek yerde durmasında ke*rahet'olmadığı ağırlık kazanmıştır.
Çıkarılan Hükümler
1- înıaımn durduğu yerle cemaatin durduğu yer arasında, 'mamın durumunu bilmeye engel bir şeyin olmaması gerekir. Aksi halde imama uyma gerçekleşmez.
2- imamın bulunduğu yerin, cemaatin bulunduğu yere nis-betle yi' «sek olmasında bir sakınca yoktur. Aynı zamanda cemaa*tin bulunduğu yerin imamın bulunduğu yere nisbetle yüksek ol*ması da böyle...
3- O balamdan günümüzdeki cami ve mescidlerde bulunan mahfil ve benzeri yüksekçe kısın, larda durup imama uymakta bir sakınca yoktur.
4- Cami bitişiğindeki dükkan veya ev gibi bir yerin damında veya balkonunda durup camideki aıama uyaVîmek için, arada açık bir kapı veya benzeri bir mfenıezin bulunması ve oradan ca*miye geçme imkanının mevcut Cuması şarttır. Aksi ha/de orada durup camideki imama uymak sahih olmaz.
5- İmam Malik göre, imamın yüksekçe yerde durup namaz kıldırması mekruhtur
6- Resulülteh (.s.a.v.) efendimizin minber üzerinde durup na*maz kıldırmam ?e secde için inip yerde secde etmesi, kendisine has bir durumdur. Nitekim O da bunu sırf talim için bir defa yapmıştır.