Ah! Min el Aşk...
Ahir Aşk'ın yarasıydı...Yaralı yüreğe pansumandı Gül...
Hala ruhumun çıkış acısı damarlarımda…
Sızıydı..dilime düşen..
Ardı sıra mevsimler..
Güvercinlerdi hürmetli
Yeryüzündenhaykırılan
Cihetsiz sesler….
Naraları AŞK’ın…
Bırakma dervişim
Gölgesine kapandım
Ayaklarının…
Ellerim sınırında dikenli tellerin
Zorluyor ruhum(uz)
Boşluktu …ağırlığı hissedilen
Bedenin …Mahcuptu yaşlı gözler…
Her defasında bozulmuş bir oruçtu
Ne yangın …Kitab’ın sözlerini ,
Uydurmuştuk hayata…
Başı buyruk bir mahkumdu ruhum…
Ah!! Dehlizleriyle kavruldum rüzigarın…
Aşk mıydı ….?
Sözcükleri fütursuzca savurduğum..
Yanık ruhuna dokunduğum dervişime ettiğim…
AŞK mıydı….?
… edebini aştığım kelimelerim..
Gül kokusu yağsa gökten
Bırakma dervişim
Gölgesine kapandım
İlminin…
Her vakit ölüm kıskacında
Akrebim ,zaman kollar
Kurudu yapma çiçeklerim
Gel! diyenin ,
Tüm güzelliğini sürgün eden ..Men’em
Rahlesine sıkıştırdım
Ezbere kitapları …
İsa’nın..Musa’nın
Davut’un tanelerini…
Okudum Aşk dediğim .Şem’in göz yaşlarını…
Göğsümü açmamış ,nefsi bükmemiş
Düşümün öğle karası…
Buğusunda silüetim
Aynada…
Deydi nefesim ..deydi nefesim….deydi nefesim…
Bırakma dervişim
Gölgesine kapandım..
Hüznünün…
Kanatlarımın görkemiyle
Süzülürken …Dama çarpan bir serhoş kuş…
Taşıdığım bedenimden parça parça attığım
Toprak…
Gölgem kısaldı….
Kuruyan dizlerim..
Çırpıya dönen yüreğim…
Susuşlarla Son elhamdülillah’ım..
Kimliğime sığdı hezayanlarım…
Ellerim sınırında dikenli tellerin
Gel’ de muştusuna baharımın…
Bırakma dervişim..
Gölgesine kapandım…..AŞK’ının….
Figanım…Gül lambasına…
Kuşların süzülüşünde
.. Ölüm selası…
Bir Kadın yarat Aşkınla yandığım..
Meryem’in susuşu..
Fatıma’nın hüznü
Taşısın zühre’nin tutkusunu
Bir kadın sırtından yırtılsın gömleği…
Bir kadın …
Ah! Etsin hançere….
Seccadesi kanlı yaşlara boyansın..
Yakışsın..AŞK’ı ahire…
Halime Tezcan…