Mukâtebin Şartlarından Caiz Olanlar Ve Allah'ın Kitâbında Olmayan Bir Şartı Şart Kıla
Ve bu bâbda ibn Umer'in Peygamber'den hadîsi vardır .
2-.......Bize el-Leys, İbn Şihâb'dan; o da Urve'den tahdîs etti. Urve'ye de Âişe şöyle haber vermiştir: Berîre kitabet bedeli hakkın*da yardım istemek için Âişe'ye gelmişti. Berîre kitabet bedelinden (o güne kadar) birşey ödememişti. Âişe, Berîre'ye:
Sen efendilerine dön, eğer velân bana âid olmak üzere senin adına kitabet bedelini (bir defada) ödememi arzu ederlerse, öyle ya*payım, dedi.
Berîre bu teklîfi efendilerine bildirdi. Fakat onlar kabul etmedi*ler ve:
Âişe kitabet bedelini senin adına hasbî olarak (yânî sevabını gözeterek) vermek isterse, velân bize âid olmak üzere versin! dediler.
Berîre bunu Rasûlullah'a arzetti. .Bunun üzerine Rasûlullah, Âişe'ye
"Sen Berîre'yi satın al, sonra hürriyete kavuştur. Velâ da mu*hakkak surette hürriyete kavuşturan kimseye âiddir" buyurdu.
Râvî dedi ki: Sonra Rasûlullah (S) ayağa kalkıp şu hitabeyi yaptı:
"Bir takım insanlara ne oluyor ki, onlar Allah'ın Kitabı'nda olmayan bir takım şartları şart kılıyorlar! Kim Allah'ın Kitâbı'nda (hükmünde) bulunmayan bir şartı şart kılarsa, eğer o kimse bunu yüz kerre şart kılsa da onun hükmü yoktur. Allah 'm şartı daha hakk ve daha sağlamdır".
3-.......Abdullah ibn Umer (R) şöyle demiştir: Mü'minlerin an*nesi Âişe (R) köle bir kızı sâhiblerinden satın alıp, onu hürriyete ka*vuşturmak istedi. O köle kızın sâhibleri:
Biz bu kızı, onun velâ hakkı bize âid olmak üzere (sana sata*rız), dediler.
Rasûlullah (sav):
"Onların ileri sürdükleri bu şart, senin velâ hakkına mâni' olamaz. Çünkü velâ hakkı ancak hürriyete kavuşturan kimseye âiddir" buyurdu.