Ne avlarsan avla, Allah'ın adını onun üzerine an
Ebu Sa'lebe el-Huşenî, Resuiullah'a (as), "biz av topraklarında yaşıyo*ruz. Ben okum, yayım, eğitilmiş ve eğitilmemiş iki köpeğimle avlanıyorum. Benim için doğru olan hangisidir?" diye sordu. Resulullah (as), "ok ve ya*yınla avladığın avının üzerine Allah'ın adını an ve ye. Eğitilmiş köpeğinle avladığın avın üzerine de Allah'ın adını an ve ye. Ama eğitilmemiş köpeğin*le avladığın avı eğer ölmezden önce kesersen ye" buyurdu.
Bu hadis muttefekun aleyhtir.
Avın helal olup yenebilmesi için üzerine Allah'ın adının anılmasının şart olduğu açıktır. Üstelik buradaki açıklık, eğitilmemiş köpeğin tuttuğu avın ha*ram oluşuna işaret etmesindeki açıklıktan daha belirgindir.
Adiyy b. el-Hatim, Resuiullah'a (as), "eğitilmiş köpeklerimi salıyorum. Onlar avı benim için tutuyorlar, ben de üzerine Allah'ın adını anıyorum" dedi. Resulullah (as), "eğitilmiş köpeklerini ava salıp sonra da onların üzeri*ne Allah'ın adını anıyorsan köpeklerin senin için her ne tutarlarsa ye" dedi. Haberi rivayet eden diyor ki: "Eğer köpekler avı öldürürlerse ne yapayım?" dedim. Resulullah (as), "eğer öldürürlerse, köpeğin av olarak tutmadığı av*dan sayılmaz" dedi. Ben, "ben ava mızrağımı savuruyorum ve isabet edi*yor" dedim. Resulullah (as), "eğer mızrağının keskin tarafı çarpar da avı parçalarsa onu ye, ama yanı çarpar da parçalamazsa onu yeme" dedi.
Bu hadis muttefekun aleyhtir.
Bu hadisin bazı anlatımlarında şöyle geçmektedir: "Eğer köpek avı yerse onu yeme. Zira o avı kendisi için avladığından korkuyorum. Ava saldığın köpeklerin başka köpeklerle karışırda sonra av yakalanırsa o avı yeme. Çünkü sen kendi köpeğini ava salarken Allah'ın adını anmtştın, diğerlerini ise bilemezsin."
Başka bazı anlatımlarda da şöyle geçiyor: "Yetişmiş eğitilmiş köpeklerini ava salarken Allah 'in adını an. Eğer köpek senin için tutar da sana canlı ge*tirirse avı boğazla, eğer avı ölü getirir, ama biraz olsun yememiş ise onu ye. Zira köpeğin gidip avı tutması kesmek gibidir."
"Ava okunu attığın zaman Allah 'in adını an".
"Okladtğın yahut mızrakla vurduğun avını kaçırır da iki ya da üç gün sonra bulursan üzerini kontrol et. Eğer okunun izinden başka bir iz bula-mazsan o avı diliyorsan ye. Eğer kaybedip de sonradan bulduğun avın suda ise yeme. Çünkü onu okun mu öldürmüştür yoksa su mu boğmuştur bile*mezsin."
Ebu Sa'lebe el-Huşenî, Resulullah'a (as), "benim eğitilmiş köpeklerim var. Onlarla avlanahilmem için bana fetva ver" dedi. Resuluüah (as), "eğer köpeklerin eğitilmiş ise onların tutup sana getirdiklerini ye" dedi. Ebu Sa'le*be, "ey Allah 'in elçisi! Onların bana getirdikleri avları kesip de mi yoksa kes*meden mi yiyebilirim?" dedi. .Resulullah (as), "ister keserek ister kesmeden" dedi. Ebu Sa'lebe, "ya köpek tuttuğu avın bir kısmım yerse?" dedi. Resulullah (as), "eğer onu yerse sen yeme" der gibi tekrarladı. Ebu Sa'lebe, "ey Allah'ın elçisi! Okum ve yayım hakkında fetva ver" dedi. Resulullah fas), "yayınla vurduğun her şey sana aittir" dedi. Ebu Sa'lebe, "kestikten sonra mi; kesme*den de olur mu?" diye sordu. Resulullah (as), "gerek kestikten sonra gerek kesmezden evvel" dedi. Ebu Sa'lebe, "vurduğum av kaçar gider de bir müd*det sonra bulursam?" diye sorunca, Resuiullah (as), "senden kaçar giderse elde edemedin demektir" dedi. Burada ifade değişiktir: "Yahut avının üze*rinde senin okunun izinden başka bir iz bulursan (yeme)" dedi.
Bu hadisi Ebu Davud kitabına almıştır.
Buradaki anlatımla Adiyy b. el-Hatem'in hadisi arasında herhangi bir çe-İişki sözkonusu değildir: "Eğer köpek avı yerse sen yeme" ibaresiyle, "o avdan yerse.." ibaresi çelişkili değildir. Adiyy'in hadisinde avın durumu bildirilmek*tedir. Yani eğer köpek kendisi İçin avı tutmuşsa avcı onu yememelidir.
Resulullah'a (as) avını vurduktan üç gün sonra bulanın durumu sorulun*ca, "eğer kokmuyorsa yesin" dedi.
Hadis Müslim'de geçmektedir.