-
Kadir Gecesi
Kadir Gecesi'nin Ramazan ayında mı yoksa başka bir ayda mı olduğu sorulduğunda Resulullalı (a), "hayır, O, Ramazan ayındadır" buyurdu. Bu gecenin hangi gün olduğu sorulduğunda Resulullah (as), "Kadir Gecesi'ni Ramazan'ın ilk on gününde yahut son on gününde arayın" deyince "hangi 20 günde?" diye soruldu. Resulullah (as), "son on gününde arayın ve artık hu hususta hana başka bir şey sormayın" dedi. Birisi, "eğer hu on günün hangileri olduğunu söylersen benim oradaki -sevap ve iyilikten olan- hakkı*mı sana veririm" dedi. Bunun üzerine Resulullah son derece kızdı ve "Kadir Gecesi'ni Ramazan 'in son yedi gününde arayın ve bundan sonra da hiç hir şey sormayın" dedi.
Hadisi îmam Ahmed rivayet etmiş ve burada soruyu soranın Ebu Zerr olduğunu söylemiştir.
Ebu Dâvûd'dan şöyîe rivayet edilmiştir: Resulullah'a (as) Kadir Gecesi'nin durumu sorulduğunda şöyle dedi: "O bütün Ramazan'in İçerisin*dedir". Bir başka rivayette ise Kadir Gecesi hakkında sorulup "kaç gece, yok*sa yirmiiki gece m*? "denildiğinde Resulullah'in (as), "Kadir Gecesi bir tek ge*cedir" buyurduğu ve sonra dönerek "yirmiüçtür" dediği geçmektedir. Hadisi Ebu Dâvûd rivayet etmiştir.
AbduHah b. Enes, Resulullah'a (as) "bu mübarek geceyi ne zaman ara*yalım?" diye sordu. Resulullah,(as), "Kadir Gecesi'ni bu gece arayın" dedi. (O gece Ramazan'ın yirmiüçüncü gecesi idi.)
Bazı alimler Kadir Gecesi'nin Ramazanın yirmiyedinci gecesi olduğunu savunuyorlar. Muaviye b. Ebî Süfyan'dan, O'nun da Resulullah'tan (as) riva*yet ettiğine göre Resulullah (as) Kadir Gecesi'nin yirmiyedinci gece olduğu*nu söylemiştir. Bu hadisi Ebu Dâvûd rivayet etmiştir.
Burada tercih olunan, gecenin hangi günde olduğunun belirlenmemiş olmasıdır. Fethu'l Bârî'de yeralan bir haberde bu hususta yapılan dört türlü açıklama nedeniyle gece ile ilgili belirli, kesin bir zaman belirtilememiştir.
Hz. Aişe, Resulullah'a (as) "Kadir Gecesi'ne ulaşırsam ne ile dua ede*yim?" diye sordu. Resulullah (as), "O geceye ulaşınca Attahümme inneke a-fuvvun tuhibbu'l afva fa'fu 'annî (Ey Allahım! Sen affedicisin, affetmeyi se*versin, beni de affet) de" dedi.
Bu hadis sahihtir ve Ebu Dâvûd'an başka beş kişi daha rivayet etmiştir. Hadisi Tirmizî ve Hâkim de sahih olarak değerlendirmiştir.
Alimler bu hadis hakkında anlaşmazlığa düşmüşlerdir. Acaba geceleri ihya etmek isterken tesadüfen Kadir Gecesi'ni yakalayan kimse için belirli bir sevab var mıdır, yoksa hangi gece olduğu bilinmediği sürece herhangi bir şey yok mudur?
Geceleri ihya edeken Kadir Gecesi'ne tesadüf eden ve onu ihya eden kimse için bir sevabın var olduğu fikrini benimseyenler İmam Taberî, İbnu'l Arabî ve bazı kimselerdir. Geceyi bilmeksizin İhya edenlerin herhangi bir se-
vaba ulaşamayacağı fikrini benimseyenler ise alimlerin çoğunluğudur. Buna delil olarak Müslim'de bulunan ve Ebu Hureyre'den rivayet edilen bir hadisi göstermektedirler. Hadiste "Kadir Gecesi'ne ulaşıp o geceye isabet eden ve ge*ceyi ihya eden" ibaresi yeralmaktadır. Nevevî bu ibare hakkında, "yani o ge*cenin Kadir Gecesi olduğunu bilendir" diyor. Burada kastolunan şeyin, kişi*nin, ihya edeceği gecenin Kadir Gecesi olduğunu bilmese de Kadir Gecesi'ne isabet etmiş olmakla sevap alacağı ihtimali olduğunu söylüyor. "Sübülü's Selam" kitabının müellifi İmam San'anî ise şu fikri benimsiyor: "Ki*şinin, Kadir Gecesi'nin seçiminde isabet etmese bile Kadir Gecesi olduğu dü*şüncesiyle kalkıp geceyi ihya etmesi neticesinde bolca sevaba nail olacağını inkâr etmiyorum. Buradaki sözüm, özendirilen belirli sevabın elde edilmesi*nin kişinin geçmiş günahlarının bağışlanması yönündedir".