Abdestte Baş Tamamen Mi Yoksa Kısmen Mi Meshedilir?
Abdest alırken başın tamamen mi yoksa kısmen mi meshedileceği husu*sunda alimlerin görüşü farklıdır.
Resulullah'tan (as) bu konuda rivayet olunan hadislerin sahih ve hasen derecelerinde oluşları nedeniyle imamlar başın tamamen meshedilmesi husu*sunda ittifak halindedirler. Aslında Resukıllah'ın (as) abdest alma hususiyetini rivayet edenler, Resululİah'm (as) başının bir kısmını meshettiğine dair hiçbir haber aktarmamalardır. Fakihler de (İslam hukuk bilginleri) böyle bir şey nakletmemişlerdir. Bununla birlikte mesela Kudûrfnin "Muhtasar" adlı eseri*nin başında, O'nun (as) abdest aldığında yalnızca kâkülünü meshettiği husu*su yeralmaktadır. Bu husus, Sahih-i Buharfde yeraian bazı hadislerde de geçmektedir. Mugire b. Şu'be'den şöyle rivayet olunmuştur; "Resulullah (as) Tebük seferinin yapıldığı yılda abdest aldı ve kâkülüne meshetti" . Bazı alim*ler işte bu rivayetler nedeniyle başın yalnızca bir kısmının meshediîerek abdest alınması fikrini benimsemişlerdir. Ebu Hanİfe ve Şafiî'nin mezhebi (fikri, ve uygulaması) böyledir. Bu husus İmam Ahmed ve Malik'İn görüşleri içeri*sinde de gündeme gelir. Bir grup alim ise, "başın tamamı mesh edilmelidir" diyorlar. Bu fikir İmam Malik ve Ahmed'in meşhur olan mezhepleridir. Bu haber de sahihtir. Ama Kur'an-i Kerim'de başın bir kısmının meshediîerek abdest alınacağım gösteren herhangi bir delil yoktur. Allah Tealâ'nm açıkla*ması şöyledir: "Başınızı meshediniz (sıvazlayınız) ve ayaklarınızı da (meshedin veya yıkayın).." Bu ayet, "yüzlerinizi mesbedin, ellerinizi de" ayetinin benzeridir. Her iki ayette de geçen "mesh" sözcüğü ve "bi" e-datt dikkate değerdir. Teyemmüm ayeti, teyemmümün abdestin yerini alma*sını ifade etmekle birlikte kısmen yapılan meshe işaret etmemektedir. Te*yemmüm, toprakla meshetmek demek olduğuna göre toprakla birden fazla mesh tekrarı sözkonusu değildir. Abdest işin aslı, teyemmüm de geçici ola*rak onun yerini alan bir husus olmasına ve mesh işlemi de su ile yapılıp tek*rarın sözkonusu olmasına rağmen nasıl oluyor da teyemmüm ayeti kısmî meshe işaret etmiş oluyor? Düşünebilen hiç kimse böyle bir iddiayı ileri sür*mez.
Bunlar dikkate alınınca diyoruz ki, "ayetteki 'bi-' edatı bütünün bazı parçalarına işaret eder. Zira 'bi-' edatı kısım bildirir" diyen ya da bu ayetin bu nedenle ortak bîr ölçüye İşaret ettiğini iddia eden kimse hem imamlara hem de lisanın yapısına karşı hata işlemiş demektir. Yalnızca bazı ifadeler i-çin kelimelerin başına gelen, fiillerle kullanılarak onları geçişli (müteaddî) yapan ve anlama artı bir değer kazandıran "bi-" edatının fonksiyonunu, "bir gözettir (kaynaktır) ki Allah'ın kullan ondan içerler" ayetinde görebili*riz. Zira Allah Azze, ayetteki "ondan" ifadesini "min-" (-den, -dan) edalıyla değil de "bi-1* (-e, -a, İle) edalıyla vermiştir. Eğer "min-" edalıyla verseydi, bu anlatım, kana kana-doyasıya içmeyi ifade etmezdi. Yani "min-" yalnızca kıs*ma işaret eder, oysa "bi-" tamamhk gösterir. En doğrusunu bilen Allah'tır.