Resûlullahın gece ibâdeti
797. Said bin Hişam rivayet ediyor: Âişe'den (r.a.) Resûlullahın gece ibâdetini sordum. C şöyle dedi:
"Ey elbisesine bürünen!
"Az bir kısım müstesna geceleyin ibâdet için kalk.
"Gecenin yansında veya biraz daha geç kalk.
"Yahut biraz daha erken kalk ve Kur'ân'ı açık açık, tane tane oku.
"Biz sana pek büyük bir söz vahyedeceğiz.
"Gece vakti kalkmak nefse daha çok tesir eder; Kur'ân ve zikir için de daha elverişlidir.
"Çünkü senin için gündüz vakti uzunca bir meşguliyet vardır."1 âyeti, Resûlullaha gece kalkmasını farz kılmıştı. İlk farz olan bu emirden sonra Resûlullah (s.a.v.) ve Ashabı geceleyin kalkıyor ve ayaklan şişinceye kadar kıyamda duruyorlardı. Allah Teâlâ sûrenin son kısmını onlara bir sene göndermedi. Sonra şunu indirdi:
"Şüphesiz Allah biliyor ki sen ve seninle beraber olanlardan bir topluluk, gecenin üçte ikisine yakın veya yarısı kadar, yahut üçte biri kadar bir zaman ibâdete kalkıyorsunuz. Geceyi ve gündüzü takdir eden Allah'tır. Gece ibâdetine güç yetiremeyeceğinizi bildiği için, Allah gece namazını size farz kılmadı. Artık Kur'ân'dan kolayınıza geleni okuyun."
Bu âyetten sonra gece namazı nafile oldu.
Ebû Dâvud, Tatavvu: 26; Müslim, Müsâfirîn: 139; Nesâî, Kıyâmü'I-Leyl: 2, 18; tbni Mâce, ikame: 123; fimizi Salat: 328;Müsned, 6:64 (24261.)
798. Ömer (r.a.) Resûlullahın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu rivayet ediyor:
Kur'ân'a temiz olandan başkası dokunamaz.