-
Kararda aceleci olmamak
790. Abdullah bin Ömer (r.a.) rivayet ediyor:
Bir adam yeni evlenmişti. Resûlullah (s.a.v.) bir orduyu sefere gönderdi. O kişiyi de onlarla birlikte gönderdi. Sefer dönüşünde o adam acele ile ailesinin yanına geldi.Hanımım kapıda ayakta bekler buldu. îçine kıskançlık doğdu. Hanımını vurmak için mızrağını hazırladı.
Hanımı ona, "Acele etme! Eve bir bak" dedi.
Adam içeri girdi, yatağın üzerine uzanmış iri bir yılan gördü. Onu öldürdü, kendi de öldü.
Bu haber Resûlullaha ulaştığında, "Bu evlerin cinlerden sakinleri vardır," dedi, ve cinleri [bu yılanları] öldürmeyi nehyetti.
Müslim, Selâm: 139; Tirmizî, Ahkâm: 2; Ebû Dâvud, Edeb: 174; Muvatta, İsti'zan: 33.
Muvatta'da bu hadis Ebû Said el-Hudrî1 nin (r.a.) rivayet ettiği şekliyle şöyledir:
Yeni gerdeğe girmiş bir genç vardı. Bu genç Resûlullah ile beraber Hendek savaşma katıldı. Resûlullah (s.a.v.) Hendekte iken bu genç Resûlullaha geldi ve şöyle dedi:
"Ya Resûlallah! Ben yeni evliyim, bana izin ver." Resûlullah ona izin verdi ve kendisine şu tembihte bulundu:
"Silahını yanına al. Çünkü Benî Kurayza Yahudilerinin sana birşey yapmalarından korkuyorum."
Genç evine gittiğinde, hanımını iki kapı arasında ayakta dururken gördü. Onu kıskandı, vurmak için elini mızrağa uzattı.
Hanımı ona, "Evine girip içeridekini görmeden acele etme" dedi.
Genç eve girdi, yatağın üzerinde kıvrılmış bir yılan gördü. O-na mızrağını sapladı. Sonra dışarı çıkarıp mızrağını eve dikti. Yılan mızrağın ucunda titredi, genç de hemen oluverdi. Genç mi, yoksa yılan mı daha önce öldü bilinmiyor. Bu durum Resûlullaha anlatıldığında şöyle buyurdu:
"Medine'de Müslüman olmuş cinler vardır. Onlardan birini görürseniz üç gün zaman tanıyın. Sonra [hâlâ gitmezse] isterseniz öldürün. Çünkü o şeytandır."