Peygamberimizin ümmetine düşkünlüğü
755. Ebû Katâde (r.a.) rivayet ediyor:
Muaz bin Cebel Resûlullahi (s.a.v.) aramak için çıktı. Ancak onu bulamadı. Evinde aradı bulamadı. Sokak sokak onu aradı. Onun Sevap Dağında olduğu kendisine söylendi. Oraya çıktı. İnsanların Fetih Mescidine çıkmak için yol e-dindikleri mağarada onu gördü. Baktı ki Resûlullah (s.a.v.) secdede. Ben [Muaz] dağın tepesinden indim; o hala secdede idi. Ruhunumu teslim etti diye aklıma kötü şeyler geldi. Başını kaldırınca, "Ya Resûlullah, aklıma kötü şeyler geldi. Ruhunu teslim ettiğini sandım" dedim.
Resûlullah şöyle buyurdu: "İşte burada bana Cebrail (a.s.) geldi ve 'Allah sana selam söylüyor ve ümmetine ne yapmamı istiyorsun?' diye soruyor" dedi. Ben, "Allah daha iyi bilir" dedim. Cebrail gitti, sonra tekrar geldi ve "Allah, 'Ümmetin hakkında seni üzmeyeceğim' buyuruyor" dedi. Bunun üzerine secdeye kapandım. Allah'a yaklaşmanın en iyi vesilesi secdedir."