Ölümü Düsünmek Müminin Ahlakini Güzellestirir
Ölümü Çok Düsünmek Müminin Ahlakinin Güzellesmesi Için Önemli Bir Vesiledir
Kuran'in, Her nefis ölümü tadicidir sonra Bize döndürüleceksiniz. (Ankebut Suresi, 57) ayetiyle, dünya üzerindeki her insanin, kendisi için takdir edilmis bir günün, belirlenmis bir saatinde muhakkak ölümle karsilasacagi bildirilmistir. Nitekim bugüne kadar hiçbir insanin gücü, mali, mülkü, serveti, söhreti, mevkiisi, itibari, kuvveti ve güzelligi ölümü kendisinden uzaklastirmasina yetmemistir. Ölüm Allah (cc)'in bir kanunudur gelmis geçmis tüm insanlar bu kesin ve önlenemez gerçekle karsilasmistir.
Her nerede olursaniz, ölüm sizi bulur yüksekçe yerlerde tahkim edilmis satolarda olsaniz bile... (Nisa Suresi, 78) ayetiyle hatirlatildigi gibi, kimse ölümden kaçmayi basaramamistir ve basaramayacaktir.
Bu gerçek, müminlerin derin bir anlayisla kavradiklari bir konudur. Ölümün kesinligini ve yakinligini idrak etmeleriyle birlikte, ölümden sonraki sonsuz hayata hazirlik yapmalari gerektigini de anlarlar. Rabbimiz'in emrettigi ahlaka tam olarak ulasamadan ve Allah (cc)'in rizasini kazanamadan ölmekten korkar, bu nedenle samimiyetle ve gayretle Kuran ayetlerini ve Peygamber Efendimiz (sav)in sünnetini en mükemmel sekilde yasamaya çalisirlar. Her an ölecekmis gibi Allah (cc)a yakinlasmakta ve O'nun rizasini kazanmaya çalismakta acele ederler. Kuran'da müminlerin bu konuda söyle dua ettiklerinden bahsedilir
... Rabbimiz, üstümüze sabir yagdir ve bizi Müslüman olarak öldür. (Araf Suresi, 126)
... Göklerin ve yerin Yaraticisi, dünyada ve ahirette benim velim Sensin. Müslüman olarak benim hayatima son ver ve beni salihlerin arasina kat. (Yusuf Suresi, 101)
Müminler ölümü Allah(cc)in bir emri oldugu için son derece teslimiyetle karsilarlar. Ölümün yalnizca, Rabbimiz'in kendilerine müjdeledigi cennete kavusmalari için yarattigi bir vesile oldugunu bilirler. Ama bir yandan da cehennem azabindan sakinmalari gerektigini bilir, var güçleriyle hayirlarda yarisarak Allah(cc)'in rizasini kazanmak için ugrasirlar. Kuran'da inanan kimselerin ahirete kadar sürekli umut ve korku içerisinde olacaklari bildirilmistir. Müslümanlar da, iman ettikleri için cenneti umarlarken bir yandan da Allah(cc)'tan derin bir saygiyla korktuklari için cehennemden korkarlar.
Kuran ayetlerinde tasvir edilen cehennemi ve azabi sürekli düsünür ve Allah(cc)'a yönelir. Verdigi kararlar, sergiledigi tavirlar ve yaptigi konusmalarla hep cenneti kazanabilmeyi ve cehennem azabindan uzaklasmayi hedefler. Hesap gününde duyarli teraziler (Enbiya Suresi, 47) kurulacagini bilir. Bu nedenle o gün iyiliklerini artiracak sekilde salih amelde bulunmak ve ecir kazanmak için karsisina çikan zerre kadar bir imkanini bile kaçirmak istemez. Rabbimiz Kuran da insanlari bu konuda söyle uyarmistir
O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük firlayip çikarlar. Artik kim zerre agirliginca hayir islerse, onu görür. Artik kim zerre agirliginca bir ser (kötülük) islerse, onu görür. (Zelzele Suresi, 6-8)
Kuran'da bu gerçegi kavramis olan müminlerin kötü hesap tan korkulari, gösterdikleri güzel tavirlar ve ulastiklari hayirli sonuç ise söyle bildirilmistir
Onlar 'in ahdini yerine getirirler ve verdikleri kesin sözü (misaki) bozmazlar.Ve onlar 'in ulastirilmasini emrettigi seyi ulastirirlar. Rablerinden içleri saygi ile titrer, kötü hesaptan korkarlar. (Rad Suresi, 20-21)