MahsÛlÜn ÜÇte bİrİ ve dÖrtte bİrİkarŞiliĞinda mÜzÂraa (arÂzİyÎ kÎraya verme) ruhsat
2462) "... Amr bin Dinar'dan; Şöyle demiştir:
Ben Tavûs'a; Yâ Ebâ Abdirrahmân! Keşke şu muhabere İşini bı-rakaydın. Çünkü Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in bunu yasakladığını söylüyorlar, dedim. Tavus (Radıyallâhü anh) :
Ey Amr! Ben (arazimi kiraya verdiğim) kimselere yardım (kolaylık) ederek (arazimi) veriyorum. Şüphesiz Muaz bin Cebel (Radıyallâhü anh) de bizim yanımızda (yâni Yemen'de vali iken) halkı Muhabere İşlemi üzerinde tuttu (yâni ruhsat verip destekledi). Ve (Muhabere hükmünden) herkesten ziyâde haberdar olan zât (Yâ-ni lbn-i Abbâs) (Radıyallâhü anhümâ) bana haber verdi ki, Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Muhabere işlemini yasaklamadı ve lâkin buyurdu ki
«Şüphesiz birinizin, arazisini ziraat için (din) kardeşine karşılıksız vermesi, o arazi karşılığında belirli bir ücret almasından kendisi için hayırlıdır."
2463) '■... Tâvûs'dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Şüphesiz Muâz bin Cebel (Radıyallâhü anh) Resûlullah (Sallal-tahü Aleyhi ve Sellem)'İn, Ebû Bekir'in, Ömer'in ve Osman (Radıyallâhü anhüm)'ün devirlerinde araziyi (mahsûlünün) Üçte biri ve dörtte biri karşılığında kiraya vermiştir. (O dönemlerden) bu güne kadar anılan kira işlemi uygulanmaktadır."
2465) "... Râfi bin Hadîc (Radtyallâhü anh)'âen; Şöyle demiştir: Biz Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) hayatta iken Münakale ederdik (Yâni tarlalarımızı malum bir ücret karşılığında kiraya verirdik.) Râfi'in anlattığına göre amcalanndan birisi onların yanına varmış ve şöyle demiştir: Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:
«Kimin arazisi varsa onu belirli bir mikdar zahire karşılığı kiraya vermesin.»"
2466) ... Râfi bin Hadîc (Radtyallâhü anhyâen rivayet edildiğine göre Resûlullah (SaHallnhü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
«Kim bir kavmin arazisini onların izni olmaksızın ekerse, ziraattan ona bir şey yoktur ve onun masrafı (arazi sâhiblerince) ödenir.."
2467) "... (Abdullah) bin Ömer (Radtyallâkü ankümâydan; Şöyle demiştir: Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellemî (Hayber arazisinden) çıkan meyvadan ve ekinden yansı Hayber (in yahûdi) halkına âît olmak üzere onlarla (müsâkat ve müzâraa) muamelesini yaptı."
2468) "... (Abdullah) bin Abbâs (Radtyallâkü anhümâ)'dzn; Şöyle demiştir:
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Hayber hurmalıklarını
ve arazisini bundan alınacak meyva ve ekinin yarısı karşılığında
Hayber (m yahûdî) halkına (müsâkat ve müzâraa muamele usûlü
ile) verdi."
2469) "... Enes bin Mâlik (Radtyallâhü ank)'den; Şöyle demiştir:
Resûlullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Hayber*! fethedince burayı (yâni buranın hurmalıklarını ve tarlalarını yerli halkına) meyva ve ekinin yansı karşılısında (Müsâkat ve müzâraa usûlü ile) verdi