-
Kırık Kanepe
http://www.gaxxi.com/fotoritim/fotor...kimeyendir.jpg
Mut 'un bir dağ köyünde dostlarla birlikte gezerken yaşlı bir karı kocayı gördüm.. Baktım bir kanepenin üzerinde oturuyorlar... İyice yaklaştığımda tezekten yapılmış evlerinin bahçesinde oturdukları kanepenin bir tarafının tamamen kırık olduğunu, kanepenin sağlam tarafına sıkışarak oturduklarını ve sohbet ettiklerini anladım.. Yüzlerinde bir tebessüm vardı..
Kenapenin bir tarafı tamamen kırılmıştı... Evin halinden ve karı kocanın kılık kıyafetinden maddi durumlarının hiç iyi olmadığı ve yeni bir kanepe alacak güçlerinin olmadığı hemen anlaşılıyordu...
Selamlaştıktan sonra, "Kanepe kırılmış" dedim... Yaşlı adam büyük bir bilgelikle cevap verdi, " Biz de sağlam tarafına oturuyoruz... Yetiyor bize.."
Kadın da tamamladı, " He ya yetiyor bize bak ne güzel oturuyoruz"
Sevdiğimin elini daha sıkı sıkı tuttum...
Öyle ya,' Aşk bu kanepe neden kırık, neden yeni bir kanepe almıyoruz' diye dırdır etmek, şikayet etmek yerine, 'Kanepenin sağlam tarafını paylaşmak' değil midir?...
Tahir ÖZGÜR
-
Cevap: Kırık Kanepe
Samimiyet ve sadeliği bu kadar kısa ve öz ifade eden öyküyü dinleyince tebessüm ediyor ve düşünüyorum; Hayat o kadar karmaşık ve içinden çıkılmaz değil; onu çekilmez ve çaresiz kılan, bitmez tükenmez ihtiraslarımız, sağlamcı zihniyetimiz… Her gün kendimiz arttırdığımız ve altından kalkamadığımız ihtiyaçları karşılamak uğruna koşuşturmalarımız, kanepenin kırıklığını kabullenmeyen isyankârlığımız…
Bırakın kanepe biraz kırık kalsın, sağlam tarafına oturacak kadar düşünceniz, sevgi elle sımsıkı sıkacak kalbiniz ve kalbinize karşılık bir kalp ya, o yeter… Diğerleri bazen yakın olur bazen uzak, bazen gelir bazen gider, bazen çürük olur bazen sağlam, önemli değil… Önemli olan kullandıkça artan, paylaştıkça parlayan sevgiyi hissedebilmek ve hissettirebilmek…
Sevgi sağlam ve samimiyse kanepenin çürüklüğü rahatsız etmez, gösterişten ibaretse sevgi ve sevgili, kanepeniz sağlam da olsa mutluluk sahtedir, bir müddet sonra silinir gider… Silik sevgiler, bencil bakışlar, hazırcı ve hazcı anlayışlar; huzurun haz etmediği şeyler…
Huzur uzaklarda değil; kalbinizin kıyısında, avuçlarınızın içinde… Kırık kanepenin öbür ucunda, iki kalbin karşılıklı bakışmalarında… Çoklukta değil, özün azlığında… Tutkularına esir olmakta değil, sade sedirin sağlam tarafında, sevgiyle birbirine tutunabilmekte…
İki gönül bir olunca kırık kanepe mutluluk tahtı olur… İş, eşyaya sahip olmaktan önce, gönül evini sağlam kurabilmekte; hayatın darlığında, zor geçitlerinde, sevinçli anlarında, coşkulu zamanlarında yanınızda tutabilecek bir el bulabilmekte… Bulamıyorsanız bulunduğunuz yer, mutlu olduğunuz yer değildir… Bol ışıklı ve alkışlı yerde yaşıyor olsanız da yüreğiniz yalnızlıktan ağlıyordur… Ellerinize çok el deyiyorsa olsa da “el” ellerdedir onlar… Ve bir müddet sonra kaybolur o “el”ler; ellerinizdeki boşluk, yüreğinizde sızıyla kalıverirsiniz tek başınıza…
Kalbimizin bir kıyısı da kırıktır hep… İsteklerimiz, emellerimiz, hayallerimiz kırık kısmında kaybolur; elde ettikleriniz, sahip olduklarınız ve sevdikleriniz vardır diğer kıyısında… Sağlam kısmına akıl elle bulup, tutunuyorsanız; sanırım mutluluğu yakalamış huzura doğru hızla ilerliyorsunuz… İnişler, çıkışlar, dalgalanmalar olsa da yeriniz ve yolunuz sağlamdır…
Sağlık olsun… Sevgi olsun… Sevgili olsun… Yoksa da, kanepenin sağlamlığı neye yarar? Sadelik, samimiyet yoksa çok söz, çok eşya, bir şeye yaramaz; saman alevi gibi parlar ve söner… Yaşlandıkça parlayan, parladıkça paylaşılan, paylaşıldıkça daha da parlayan sevginiz ve sevgiliniz varsa; kanepenin sağlam tarafında oturuyorsunuz, yerinizden yurdunuzdan ayrılmayın ve ellerinizi sımsıkı tutun mutluluk avuçlarınızdan kaçmasın.
Hüseyin EREN
-
Cevap: Kırık Kanepe
Sağlık olsun… Sevgi olsun… Sevgili olsun… Yoksa da, kanepenin sağlamlığı neye yarar?emegine saglık kardeşim
-
Cevap: Kırık Kanepe
Sağol teşekkür ederim ablacım.