Eş'arillerin (Radiyallahu anhiim) Faziletlerinden Bir Bab
166- (2499) Bize E'ûû Küreyb Muhammed b. Ala' rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Eaû Üsâme rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Büreyd, Ebû Bürde'-den, o da Ebû Musa'dan naklen rivayet etti. Ebû Mûsâ şöyle demiş: Re*sûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Ben geceleyin evlerine girerken Eş'arî yolcuların Kur'ân seslerini pek âlâ bilirim. Her ne kadar gündüzleri evlerine indikleri vakit evlerini gör*memiş olsam da, geceleyin Kur'ân okuyan seslerinden onların evlerini de bilirim. Onlardan biri de Hâkîm'dir. Süvarilere —yahut düşmana demiş — rastladığı zaman onlara : Arkadaşlarım size kendilerini beklemenizi emre*diyor der.» buyurdular.
Bu hadîsi Buhârî «KitâI-Meğâzî»'de ve bazı parçalarını «Ki-tâbırl-Humus» ile Habeş'e hicret bahsinde tahric etmiştir.
Rufka : Yol arkadaşı olan cemâat demektir. Cem'i Rıfâk gelir. Ha-kîm hikmetten alınma bir kelime olup ya Eş'arîler 'den birinin sı*fatı, yahut ismidir.
Râvi bu zat hakkında Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellemyin : «Sü*varilere» mi, yoksa «diişman»'a rastladığı vakit dediğinde şekketmiştir. Şayet düşmana dediyse mânâ şudur : Hakîrn son derece cesur olduğu için düşmandan kaçmaz; bilâkis onların karşısına dikilerek : Süvarilerimizi bekleyin, gelsinler de kozumuzu paylaşın, derdi.
«Süvarilerle karşılaştığı vakit...» demişse, ihtimal ki müslüman süva*rilerini kasdetmîştir. Bu takdirde süvarilere piyade arkadaşlarını bekle*melerini ve düşmanın karşısına beraberce çıkmalarını emretmiş olur.
Hadîs-i şerif Eş'arî1er'in faziletine ve riya olmamak, uyuyan*ları veya namaz kılanları rahatsız etmemek şartiyle geceleyin sesle Kur'ân okumanın faziletine delildir.
167- (2500) Bize Ebû Âmir EI-Eş'arî ile Ebû Kûreyb hep birden Efcû Üsâme'den rivayet ettiler. Ebû Âmir dedi ki: Bize Ebû Üsâme riva*yet etti. (Dedi ki) : Bana Büreyd b. Abdillah b. Ebî Bürde, dedesi Ebû Bürde'den, o da Ebû Musa'dan naklen rivayet etti. (Şöyle demiş) : Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
«Eş'arîler gazada yiyecekleri biter veya Medine'deki çoluk çocukları-nsn yiyecekleri azalırsa ellerindeki yiyeceği bir elbisenin içîne toplar, sonra onu aralarında bir kabın içinde müsavat üzere taksim ederler, imdi onlar bendendir; ben de onlardanım.» buyurdular.
Bu hadîsi Buhâri «Küâbu'ş-Şerîke»'de; Nesâi «Kitâbu's-Sîyer»'de tahric etmişlerdir.
Eş'arîler, Yemen'de bir kabiledir. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'in :
«Onlar bendendir; ben de onlardan-m...» sözünün mânâsı aynı yolda olduklarını ve Allah'a tâat hususunda ittifak ettiklerini mübalağalı bir ırette beyândır. Bazılarına göre bundan murad: Yardımlaşma hususunda benim yaptığımı yaptılar, demektir.
Bu Hadisden Çıkarılan Hükümler :
1- Hadîs-i şerîf Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem}'m şehadetiyls Eş'arî1er'in büyük menkabesine delildir. Onları kendisine izafe et*mekle en büyük şeref mertebesine çıkarmıştır.
2- Seferde ve hazarda cemâatin yiyeceklerini bir araya toplayıp ka*rıştırmaları müstehabdır. Buradaki taksimden murad; yiyeceklerini bir-biHerine mubah kılmaktır.
3- Yardımlaşmak ve din kardeşini kendine tercih etmek faziletli bir