Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in Vücudundaki Yeri Babı
110- (...) Bize Muhammed b. Müsennâ rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'be, Simâk'den ri*vayet etti. (Demiş ki) : Câbir b. Semûra'yı dinledim. (Şunu söyledi) : Ben Resûlüllah (SallaUahü A leyhi ve Sellem) 'in sırtında güvercin yumurtası gibi bir mühür gördüm.
(...) Bize İbnü Nümeyr de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ubeyduîlah b. Musa rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hasen b. Salih Simak'den naklen bu isnadla bu hadîsin mislini haber verdi.
111- (2345) Bize Kuteybe b. Saîd ile Muhammed b. Abbâd rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Hatim (bu zat İbni İsmail'dir) Ca'd b. Abdir-rahmanMan rivayet etti. (Demiş ki) : Sâib b. Yezid'i şöyle derken işit*tim: Teyzem beni Resûlüllah (Saliailahü Aleyhi ve Seliem) 'e götürdü de:
- yâ Resûlallah! Gerçekten kız kardeşimin oğlu rahatsızdır, dedi. O da benim başımı sıvazladı. Ve bana bereket duasında bulundu. Sonra ab-dest aldı. Ve ben abdest suyundan içtim. Sonra arkasında ayakta durdum. Ve iki omuzunun arasındaki çadır düğmesi gibi mührüne baktım.
112 - (2346) Bize Ebû Kâmil rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Hammâd (yâni İbni Zeyd) rivayet etti. H.
Bana Süveyd b. Said de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ali b. Müshir rivayet etti.
Her iki râvi Asım-ı Ahvel'den rivayette bulunmuşlardır. H.
Bana Hami d b. Ömer El-Bekrâvî dahi rivayet etti. Lâfız onundur. (Dedi ki) : Bize Abdü'l-Vahid (yâni İbni Ziyad) rivayet etti. (Dedi ki) :
Bize Âsim, Abdullah b. Serciş'den rivayet etti. (Şöyle demiş) : Peygam*ber (Saliailahü Aleyhi ve.Selîem)"ı gördüm. Onunla ekmek ve et de yedim. (Yahut tirit yedim, demiş.)
Râvi demiş ki: Ona :
__ Peygamber (Saliailahü Aleyhi vt- Seliem) senin için istiğfar etti mi?
diye sordum.
— Evet! Senin için de! dedi. Sonra şu âyeti okudu:
«Günahın için istiğfar et! Erkek ve kadın mü'mİnler için de.» Abdullah demiş ki: Sonra arka tarafına dolandım. Ve iki omuzunun arasındaki nübüvvet mührüne baktım. Sol küreğinin başında parmakları bir araya getirilmiş el gibi. Üzerinde siğiller emsali bunlar vardı.
Saib b. Yezîd rivayetini Buhârî «Kitâuu'1-Vudû1», «Sıfetü'n-Nebiyy», «Kitâbu't-Tıb» ve «Kitâbu'd~Deavât»'da Tirmizi Menâkıb» bahsinde; Nesâî «Kİtâ"bu't-Tıu»'da muhtelif râvilerdeıı tahric etmişlerdir.
Hâtem kelimesi; hatimden alınmadır. Hatim : Tamamlamak sonuna varmak demektir. Hâtem mühür manâsına gelir ki: Burada ondan sonra Peygamber gelmeyeceğine delil manasınadır. Kaadî Beyzâvî: «Nübüvvet mührü Peygamber (Saliailahü Aleyhi ve Seılem) 'in iki omuzu ara*sındaki eserdir. Geçen ümmetlerin kitaplarında bunun sıfatı beyan edil*miş, geleceği va'd edilen Peygambere bir alâmet olmuştur. Bu Peygamber onunla bilinecektir. Bir de Peygamberliğine dokunulmaktan korunmak için verilmiştir. Vesikalandırılan bir şeyin mühürle korunduğu gibi...» diyor.
Nübüvvet mührünü isbat eden rivayetler çoktur. Bunların bâzısında mührün üzerinde etten yazılmış «Muhammedürresuiullah» cümlesi olduğu bildirilmektedir. Bir rivayette içinde «Allahu vahdeh» dışında ise «Nere*ye dilersen oraya git, çünkü muzaffersin.» yazılı olduğu bildirilmiştir. Fakat bu rivayet çok zayıftır. Bazıları Nübüvvet mührünün nurdan oldu*ğunu söylemişlerdir. Hz. Âişe'nin : «Peygamber (Saliailahü Aleyhi ve Seliem) vefat ettikten sonra mührü araştırdım. Fakat onun kaldırıldığını gördüm.» dediği rivayet olunur.
Bu mührün Peygamber (Salîaİlahü Aleyhi ve Seliem) ile beraber doğdu*ğu söylenir. Bu hususta da muhtelif rivayetler vardır. Rivayetlerden biri*ne göre mührün sol küreğin başında olması şeytanın içeri gireceği kapı arası olduğu içindir. Bu suretle şeytanın Resûlüllah (Saliailahü Aleyhi ve Seliem) üzerindeki giriş kapısı kapanmış ve mühürlenmiş demektir. Mühürlü bir şeye nüfuz etmenin imkânı olmadığı gibi, şeytanın girmesine de imkân bırakılmamıştır.
Rivâyetler arasında nübüvvet mührünün parmakları bir yere toplanmış şeklinde olduğunu bildireni diğerine muhalif gibi görünürse de dîIyâz 'm beyânına göre bu da öteki rivayetlere uygun olarak . -ı edilir. Ve nübüvvet mührü toplu el şeklinde idi. Fakat güvercin yu*murta» *adar küSüktu denilir-
Bu Rivayetlerden Çıkarılan Hükümler:
1- Hastaya okumakta bereket vardır.
2- Küçük çocukların başını sıvazlamak müstehabdır.
3- Hz. S a i b 'in içtiği abdest suyu Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve çellem\'in azasından damlayan su ise hadîs-i şerif mai müstamelin temiz olduğuna delildir.