Allah Yolunda Gaza Edene Binecek ve Saire Île Yardımda Bulunmanın
133- (1893) Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Ebû Küreyb ve İbnİ Ebî Ömer rivayet ettiler. Lâfız Ebû Küreyb'indir. (Dediler ki): Bize Ebû Muâviye, A'meşJden, o da Ebû Amr Eş-Şeybânî'den, o da Ebû Mes'ûd El-Ensârî'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş:
Bir adam Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'e gelerek: Benim hayvanım helak oldu; bana bir binek hayvanı ver! Dedi. Efendimiz:
«Bende yok!» buyurdu. Bunun üzerine bir adam :
— Yâ Resûlâllah! Ben ona binek hayvanı verecek kimseyi gösteri*rim! Dedi. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seîlem)
«Her kim bir hayra delâlet ederse ona da hayrı yapanın ecri kadar ecir verilir.» buyurdular.
(...) Bize İshâk b. İbrahim de rivayet etti. (Dedi ki): Bize,İsa b. Yû*nus haber verdi. H.
Bana Bişr b. Hâlid dahî rivayet etti, (Dedi ki): Bize Muhammed b. Ca'fer, Şu'be'den naklen haber verdi. H.
Bana Muhammed b. Râfi' de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Abdürraz-zâk rivayet etti. (Dedi ki): Bize Süfyân haber verdi.
Bu râvîlerin hepsi A'meş'den bu isnâdla rivayette bulunmuşlardır.
Bu hadîsi Ebû Dâvûd'la başkaları da burada olduğu gibişeklinde rivayet etmişlerdir. Bâeı müshalarda bunun yerine: denilmiştir. Doğrusu «Übdia bb dir. Mânâsı: «bindiğim
hayvan helak oldu» demektir. Hadîs-i Şerîf hayra delâlet etmenin ve hayır yapana yardımda bulunmanın, ilim öğretmenin faziletine delildir.
«Ona da hayrı yapanın ecri gibi ecîr verilir.» cümlesinden murâd : hayrı yapana nasıl ecir verilirse o hayrın yolunu gösterene de ecir veri*lir demektir. Bundan mikdârca her ikisinin sevaplarının müsâvî olması lâzım gelmez.
134- (1894) Bize EbÛ Bekir fa. Ebî Şeybe rivayet etti. (Dedi ki) Bize Affân rivayet etti. (Dedi ki): Bize Hammâd b. Seleme rivayet etti (Dedi ki): Bize Sabit, Enes b. Mâlik'den rivayet etti. H.
Bana Ebû Bekir b. Nâfi' de rivayet etti. Lâfız onundur. (Dedi ki) Bize Beliz rivayet etti. (Dedi ki): Bize Hammâd b. Seleme rivayet etti (Dedi ki): Bize Sabit, Enes b. Mâlik'den rivayet etti ki, Eşlem (Kabile sin) den bir genç :
— Yâ Resülâllah! Ben gaza etmek istiyorum ama yanımda hazırlıl tutacak bîr şeyim yok Demiş. (Efendimiz) :
«Filâna gît! Çünkü o hazırlık tutmuş da hastalanmıştı.» buyurmuş. C da giderek: Resûlüllab (Sallallafıü Aleyhi ve Sellem) sana selâm ediyor; ve yaptığın hazırlığı bana vermeni söylüyor! Demiş.
O zât:
—Ey filân hanım! Benim yaptığım hazırlığı buna ver! Ondan hiç bir şey saklama! Allah aşkına ondan bir şey saklama ki, sana onun hak*kında bereket verilsin! Demiş.
Bu hadîs dahî hayıra delâlet etmenin faziletine delildir. Ayrıca bir insan hayır cihetlerinden birine mal sarfetmek ister de imkân bulamaz*sa o malı başka bir hayır cihetine sarfetmesinin mütehab olduğuna de*lâlet ediyor. Nezir etmedikçe mutlaka o niyet ettiği hayıra sarf etmesi îâzım gelmez.
135- (1895) Bize Saîd b. Mansûr ile Ebu't-Tâhir rivayet ettiler. (Ebu't-Tâhir: Bize tbni Vehb haber verdi., dedi. SaSd ise: Bize Abdullah b. Vehb rivayet etti., dedi.) (Demiş ki): Bana Amr b. Haris, Bükeyr h. Eşecc'den, o da Biisr b. Saîd"den; o da Zeyd b. Hâlid El-CühenîJden, o da Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'den naklen haber verdi ki:
«Her kim Allah yolunda bir gâzîye hazırlık verirse o da gaza etti demektir. Ve her kîm gâzînin ailesi hakkında hayırla onun yerini tutarsa mu hakkak gaza etti demektir!» buyurmuşlar.
136- (...) Bize Ebu'r-Rabî' Ez-Zehrânî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Yezîd (yânî İbni Zürey') rivayet etti. (Dedi ki): Bize Hüseyn El-Muallim rivayet etti. (Dedi ki): Bize Yahya b. Ebî Kesîr, Ebû Seleme b. Abdir-rahman'dan, o da Büsr b. Saîd'den, o da Zeyd b. HâBd El-Cühenî'den naklen rivayet etti. Şöyle demiş: Nebiyyulîah (SaîlallahÜ Aleyhi ve Sellem) :
«Her kim bir gâzîye hazırlık verirse o da gaza etti demektir; ve her kim bîr gâzînin ailesi hakkında onun yerini tufarsa muhakkak gaza efti demektir!» buyurdular.
Bu hadîsi Buhârî, Ebû Dâvûd,Tirmizî ve Nesâi «Cihâd» bahsinde muhtelif râvîlerden tahrîc etmişlerdir.
Bu mânâda Hz. Ömer b. Hattâb, Muâz b. Cebel, Ebû Hüreyre, Zeyd b. Sabit, Sehl b. Ebî Hu-neyf, Cebele b. Harise ve Ebû Ümâme (Radiyal* îahû anhûm) hazerâtmdan da hadîsler rivayet olunmuştur.
Hz. Ömer hadîsini İbni Mâce; Muâz ile Ebû Hüreyre ve Zeyd b. Sabit hadislerini Taberanî «El-Evsat» mda; Sehl hadîsini İmâm Ahmed
«O da gaza etti demektir.» cümlesinin mânâsı: bu gaza sebebi ile o da ecir kazanır demektir. Bu ecir az veya çok her cihadla kazanıldığı gibi gâzînin ailesine yiyecek, giyecek ve saiir ihtiyaçları hususunda yar*dımda bulunmakla da elde edilir. Yalnız yardımın az veya çokluğuna göre sevabın mikdan da değişir.
Bu hadîs ve emsali, müslümanlann yararına çalışan bir kimseye |iyilikte bulunmaya teşvîk etmektedirler,
137- (1896) Bize Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi kî): Bize İs-mâil b. Uleyye, Aliy b. MübârekMen rivayet etti. (Demiş ki): Bize Yahya b. EM Kesîr rivayet etti. (Dedi ki): Bana Mehrî'nin âzâdhsi Ebû Saîd, Ebû Saîd-i Hudrî'den naklen rivayet etti ki, Resûlüllah (Sallallahü Aley*hi ve Sellem) Hüzeyî'in Benî Lahyân kabilesine bir müf*reze göndermiş de :
«Her iki kişiden biri ilerî atılsın! Sevabı aralanndadır!» buyurmuşlar.
(...) Bu hadîsi bana İshâk b. Mansûr da rivayet etti. (Dedi ki): Bize Abdüssamed (yânı Ibni Abdilvâris) haber verdi. (Dedi ki): Babamı ri*vayet ederken dinledim. (Dedi ki): Bize El-Hüseyn, Yahya'dan rivtiyet etti. (Demiş ki): Bana Mehrî'nin âzâdhsı Ebû Saîd rivayet etti. (Dedi ki): Bana Ebû Saîd El-Hudrî rivayet etti ki, Resûlüllah bir müfreze gön*dermiş...
Râvî yukarıki hadîs mânâsında rivayette bulunmuştur.
(...) Bana yine tshâk b. Mansûr rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ubey-dullah (yânî îbni Mûsâ) Şeybân'dan, o da Yahya'dan naklen bu isnadla bu hadîsin mislini haber verdi.
138- (...) Bize Saîd b. Mansûr da rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ab-duliah b, Vehb rivayet etti. (Dedi ki): Bana Amr b. Haris, Yezîd b. Ebî Habîb.den o da Mehrî'nin âzâdlısı Yezîd b. Ebi Saîd'den, o da baba sından, o da Ebû Saîd-i Hudrî'den naklen haber verdi ki, Resulü ilah (Saîlallahü Aleyhi ve Sellem) Beni Lâhyân'a müfreze göndermiş:
«Her iki adamdan biri çıksın!» buyurmuş. Sonra oturana :
«Çıkanın ailesi ve malı hakkında hanginiz hayırla yerini tutarsa çıkanın yarı ecri kadar ona yerifİr.» buyurmuşlar.
Benî Lahyân veya Benî Lihyân; Hüzeyl ka*bilesinin bir koludur. O zaman henüz müsliiman olmamışlardı. Peygam*ber (Saîlallahü Aleyhi ve Sellem) bunların üzerine gaza için asker gönder*miş; ve giden gazilere: «Her kabileden yarrsr cenge çıksın!» diye ta'lmıât vermişti. Hadîsdeki «Her iki adamdan biri çıksın!» cümlesinden murâd budur.
Sevabın aralarında paylaştırılması gazaya gidenin yerine kalan kim*senin onun ailesine hayırla muamele edip yardımda bulunduğuna göre*dir. Nitekim diğer rivayetlerde bu cihet tasrîh olunmuştur.
Cevap: Allah Yolunda Gaza Edene Binecek ve Saire Île Yardımda Bulunmanın
guzel parlaşım elımızden geldıgınce ınsanlara yardımda bulunalım