Cihad ve Serhad Bekçiliğinin Fazileti Babı
122- (1888) Bize MansÛr b. Ebî Müzâhim rivayet etti. (Dedi ki-: Bize Yahya b. Hamza, Muhammed b. Velîd Ez-Ziibeydî'den, o da Zührîden, o da Atâ' b. Yezîd El-Leysî'den, o da Ebû Saîd-i Hudrî'den naklen rivayet etti ki, bir adam Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Seîlem) 'e ge*lerek :
— İnsanların hangisi efdaldir? diye sormuş da :
«Allah yolunda mah ile canı ile mücâhede eden kimsedir.» buyurmuş.
— Ondan sonra kim? demiş.
«Kuytulardan bir kuytuda Rabbi olan Allah'a ibâdet eden ve insanları kendi şerrinden âzâde bırakan mü'mindir.» buyurmuşlar.
123- (...) Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ab-dürrazzâk haber verdi. (Dedi ki): Bize Na'mer, Ziihrî'den, o da Atâ' b. Yezîd EI-Leysî'den, o da Ebû Saîd'den naklen haber verdi. Şöyle demiş :
Bir adam : İnsanların en faziletlisi kimdir yâ Resûlâllah? Dedi.
«Allah yolunda malı ile canı ile mücâhade eden mü'mindir.» buyurdu. — Ondan sonra kim? Diye sordu.
«Sonra kuytulardan bîr kuytuya çekilmiş; Rabbine ibâdet eden ve in*sanları kendi şerrinden âzâde bırakan adamdır.» buyurdular.
124- (...) Bize Abdulah b. Abdirrahmân Ed-Dârimî de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Muhammed b. Yûsuf, Evzâî'den, o da İbni Şihâb'dan bu isnadla haber verdi. O : «Bir kuytuda bîr adam..» demiş; «sonra bir adam..» dememiştir.
Bu hadîsi Buhârî, Ebû Dâvûd, Tirmizî ve Ne-sâî «Cihâd» bahsinde; îbnl Mâce uKitâbüJl-Fiten» de muhtelif râvüerden taiırîc etmişlerdir.
Hadîs-i Şerif âmm-ı mahsustur. Ve : «Allah yolunda malr İle canı ile mücâhede eden kimse insanların en iyilerindendir » manasınadır. Yoksa ule*ma ve sıddîklar daha faziletlidirler. Nitekim bu hususta hadisler vârid ol*muştur. Nesâî'nin bir rivayetinde :
«İnsanların en hayırlılarından bir adam...» denilmiştir.
Şi'b : İki dağ arasındaki aralıktır. Ancak burada hassaten bu mânâ kasdedilmemiştir. Murâd tenha ve insanlardan uzak yerdir. Vadiler ek*seriyetle insandan hâli olduğu için (şi'b) kelimesi misâl olarak zikre*dilmiştir.
Bu hadîs tenhada yalnız yaşamayı insanlar arasına karışmaktan evlâ görenlere delildir. Mesele ihtilaflıdır. Ekseri ulemâya göre fitneden emin olmak şartı ile insanlarla ihtilâl etmek efdaîdir. Bâzı taifeler uzletin yâni tenhada ayrı yaşamanın daha faziletli olduğuna kaildirler. Cumhur bunlara cevap vermiş: «Bu hadîs fitne ve harb zamanlarına hamlediîmiştir. Yahut'insanlarla iyi geçinemeyen kimse hakkındadır.» demişlerdir. Tirraizi'nin «Zühd» babında rivayet ettiği bir hadîs de cumhura delildir. Mezkûr hadîsde :
«İnsanlarla İhtilât edip eziyetlerine katlanan mü'minin ecri, insanlarla ihfilât etmeyen ve eziyetleri-.e sabır göstermeyen mü'minin ecrinden da*ha büyüktür.» buyuru!maktadır.
Ayni hadîsi İbni Mâce dahî rivayet etmiştir.
Gelmiş geçmiş bütün peygamberler, sahabe, tabiîn, ulemâ ve sulehâ hep insanlarla ihtuat etmiş; bundan cuma ve cenazelere iştirak, hastaları dolaşmak ilim ve zikir meclisleri gibi faydalar istihsal etmişlerdir.
125- (1889) Bize Yahya fa. Yahya Et-Temîmî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Abdülâzîz b. Ebî Hâzim, babasından, o da Ba'ce'den, o da EbûHiireyre'den, o da Resûlüllah {Sallallahü Aleyhi ve Seîîem)'den onun şöyle buyurduğunu rivayet etti:
«İnsanların en hayırlı yaşayanlarından biri: Allah yolunda atının dİzgi-nîn tutup onun sırtında uçan, düşman sesi veya düşmana hücum feryadı İşit*tikçe o at üzerinde uçan, Öldürmeyi ve Ölümü, ümîd edilen yerlerinde ara*yan adamdır. Yahud şu tepelerden bir tepenin üstünde veya şu vadilerden bir vâdînin içinde bir koyun sürücüğünün İçinde bulunup namazını kılan, zekatını veren ve eceli gelinceye kadar Rabbına ibâdet eden, insanlara hayır*dan başka bîr şey yapmayan kimsedir.»
126- (...) Bize bu hadisi Kuteybe b. Saîd de, Abdülâzîz b, Ebî Hâ-zim ile Ya'kûb (yânî İbni Abdirrahmân El-Kaarî) den naklen rivayet etti. Her ikisi Ebû HâzimJden bu isnadla bu hadîsin mislini rivayet et*mişlerdir. O Yahya'nın rivayeti hilâfına: «Ba'ce b. AbdiIIâh b. Bedr'den» bir de : «Şu vadilerden bir vâdîde..» demiştir.
127- (...) Bize bu hadîsi Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Ziiheyr b. Harb ve Ebû Küreyb de rivayet ettiler. (Dediler ki): Bize Vekî' Üsâme b. ZeydMen, o da Ba'ce b. AbdiIIâh ElCühenî'den, o da Ebû Hüreyre'-den, o da Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'den naklen Ebû Hâ-zim'in Ba'ce'den rivayet ettiği hadîs mânâsında rivayette bulunmuş ve : «Vadilerden bir vâdîde..» demiştir.
«Atının dizginini tutup onun sırtında uçan..» ifadesinin mânâsı: cihâd için hazır vaziyette bulunup gerektiğinde atının sırtında uçar gibi sür'atle harbe koşan kimsedir..'demektir. İbarede teşbîh-i belîg vardır.
Hey'a : Düşman geldiği zaman yükselen ses; fezea ise*, düşmana hü*cum için davranmakta.
«Ölümü, ümîd edilen yerlerinde arayan adamdır.» cümlesinden: şe-hid olmayı son derece arzu ettiği için ölerek şehîd olacağı yeri adetâ ara*yan adamdır, .manası kasdedilmiştir.
Hadîs-i Şerif cihâd ile serhad bekçiliğinin ve şehîd olmaya hırs göstermenin faziletine delildir.