—(velisi veya varisi olduğu kimsenin) katilini bağışlayan kimseye dair
2364. Bize Ahmed b. Ab di 11 ah el-Hemdâni haber verip (dedi ki), bize Ebû Usâme, Avf tan, (O) Hamza Ebû Ömer'den, (O) Al kam e b. Vâil el-Hadramî'den, (O da) babası Vâil b. Hucr'dan (naklen) rivayet etti ki, O şöyle dedi: O katil adam bir kayışla çekilerek getirildiğinde Hz, Peygamber'in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yanında bulunuyordum. O zaman Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) öldürülen kimsenin velisâne; "Bağışlıyor musun?" buyurmuş, o da; "hayır!" demişti. (Hz. Peygamber); "Böylece diyeti alırsın!" buyurmuş, o (yine); "hayır!" cevabını vermişti. (Hz. Peygamber); "O halde onu öldürecek (mi)sin?" buyurmuş, O da "evet!" demişti. Bunun üzerine Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştu: "Şüphe yok ki, eğer sen onu bağışlarsan, o gerçekten, senin günahınla arkadaşının günâhını alıp yüklenir." (Vâîl) sözüne şöyle devam etti: O da onu (serbest) bırakmıştı. (Vâîl, sözüne devamla) şöyle dedi: Ben onu, (maktulün velisini) kendisini bağışlamış olarak kayışını sürükleyip (giderken) görmüştüm.