Muhammed ibn Ka'b el-Kurazî de: "el-Cezau", kötü söz söylemek ve kötü zannda bulunmaktır, dedi.
Ya'kûb Peygamber de:
"Ben kederimi, mahzunluğumu yalnız Allah'a şikâyet ediyorum..." dedi (Yusuf: 84).
Printable View
Muhammed ibn Ka'b el-Kurazî de: "el-Cezau", kötü söz söylemek ve kötü zannda bulunmaktır, dedi.
Ya'kûb Peygamber de:
"Ben kederimi, mahzunluğumu yalnız Allah'a şikâyet ediyorum..." dedi (Yusuf: 84).
60-.......Bize Sufyân ibn Uyeyne tahdîs edip şöyle dedi: Bize İshâk ibn Abdillah ibn Ebî Talha haber verdi. O, Enes ibn Mâ-lik(R)'ten şöyle derken işitmiştir: Ebû Talha'nm hasta olan bir oğlu vardı. Enes dedi ki: Bu çocuk Ebû Talha evden dışarıda bulunduğu bir sırada öldü. Karısı Ümmü Süleym, çocuğun öldüğünü görünce bir şey hazırladı (yâni çocuğu yıkadı, kefenledi) ve çocuğu kokuladı da evin bir tarafına koydu. Ebû Talha geldiğinde: Oğlan nasıldır? di*ye sordu. Ümmü Süleym: Çocuğun nefsi sâkinleşti. İstirahat etmiş olmasını ümîd ederim, dedi. Ebû Talha, kadın doğru söylüyor san*dı ve yattı (yânî eşi ile birleşti). Sabah olunca yıkandı. Dışarı çık*mak istediğinde Ümmü Süleym, Ebû Talha'ya çocuğun öldüğünü bildirdi. Ebû Talha mescide gidip, Peygamber ile namaz kıldı. Sonra da bu karı koca arasında o gece olup bitenleri Peygamber'e haber verdi. Bunun üzerine Rasûlullah (S): "Allah'ın sizlere, bu geceniz hak*kında bereketler ihsan etmesini dilerim" diye duâ etti .
Sufyân ibn Uyeyne şöyle dedi: Ensâr'dan (Ibâye ibnu Rıfâa is*minde) bir kimse: Ben Ebû Talha ile Ümmü Süleym'in dokuz çocuk*larını gördüm, bunların hepsi de Kur'ân okurdu, dedi..