Rasulullah'ın Yaptıkları Hatadan Dolayı Hanımlarına Ders Vermesi
Rasulullah'ın Yaptıkları Hatadan Dolayı Hanımlarına Uğramamak Suretiyle Onlara Ders Vermesi Ve Onlardan Bir Ay Ayrı Kalması
Bunun hakkında üç görüş vardır:
1- Hanımlarının Rasulullah'tan (s.a.v.) elinde olmayan bazı har*camalarda bulunmasını istemeleridir.
2- Rasulullah'm (s.a.v.) Hafsa'nm evinde Mariye'yle yalnız kalma*sı, Hafsabunu Öğrenince, Rasulullah (s.a.v.):
- "Bunu benim namıma gizle" dedi. Ama Hafsa Aişe'ye söyledi.
3- Peygamber'e (s.a.v.) bir hediye verildi. O da, Zeyneb'in hissesini kendisine gönderdi. Ama Zeynep kabul etmedi, ona ilâvede bulunup tekrar gönderdi, 2eynep yine kabul etmeyip:
-Sen hediyenin reddedildiği yere göz dikiyorsun dedi. Rasulullah da:
- "Bana karşı nankörlüğünüzü Allah'ın cezalandırması çok kolay*dır. Bir ay sizin yanınıza girmiyeceğim.
1325- Ömer İbnül-Hattab şöyle anlattı:
Bir gün hanımıma kızdım, bir de baktım, bana kafa tutuyor, bana karşı söz söylemesini menettim.
Hanımım:
-Benim sana karşılık vermemi neden menediyorsun? Vallahi, Pey*gamberin hanımları bile ona kafa tutuyorlar da bazen biri bütün gün akşama kadar onu terkediyor.
Bunun üzerine oradan ayrılıp Hafsa'nın yanına gittim ve! -Sen Rasulullah'a kafa mı tutuyorsun?dedim. Hafsa: -Evet diye cevap verdi. Ben:
-Sizden biriniz onu bütün gün akşama kadar terk mi ediyor? de*dim. Hafsa:
-Evet dedi.Ben:
-Sizden bunu yapan kendine yazık etmiştir ve o zarardadır. Biriniz Peygamber'in (s.a.v.) .öfkesinden dolayı Allah'ın kendisine öfkelenmeye*ceğinden emin midir? O halde böyle olan Helak olmuş demektir, dedim.
Daha sonra, ağlarken Hafsa'nın yanına girdim. -Rasulullah (s.a.v.) sizi boşadı mı? dedim. Hafsa:
-Bilmiyorum. O şuradaki meşrebe'de inzivaya çekilmiş bulunmak*tadır, dedi. O (Rasulullah) hanımlarına çok kırıldığı için, bir ay yanları*na girmemeğe yemin etmişti.
1326- Cabir şöyle anlattı:
Ebu Bekr, Rasulullah'ın yanına girmek için izin istemeye geldi. Fakat birçok kişi kapıda oturuyorlardı. Onlara izin verilmemişti. Ebu Bekr ile Ömer'in girmelerine izin verildi. Onlar içeriye girdiler. Pey*gamber (s.a.v.) etrafında hanımları, kendisi de suskun bir halde oturu*yordu.
Ömer kendi kendine: Rasululîah'a (s.a.v.) birşey söyleyeyim, belki güler, dedi. Sonra:
-Ya Rasulallah! Zeyd'in kızını bir görseydin. (Ömer kendi hanımım kastediyordu). Benden nafaka istedi. Ben de kalktım onun boğazını sık*tım dedi.
Rasulullah (s.a.v.) dişleri görününceye kadar güldü ve: -"Bunlar da, etrafımda gördüğün gibi nafaka istiyorlar" dedi.
Ebu Bekir, dövmek için kalkıp Aişe'nin yanına gitti. Ömer de kal*kıp Hafsa'nın yanma gitti. Her ikisi de:
-Siz Rasulullah'tan (s.a.v.) kendisinde bulunmayan bir şeyi isti*yorsunuz ha! dediler.
Rasulullah (s.a.v.) o ikisini dövmekten men etli. Hanımları:
-Vallahi! Buradan kalktıktan sonra, artık onda olmayan birşeyi istemeyeceğiz, dedi.
Allah Teala, tahyir (seçimi yapma) ayetim indirdi. Rasulullah (s.a.v.) bu ayeti açıklamağa Aişeden başladı ve:
- "Ben sana birşey anlatacağım. Ama, ebeveynine danışmadan he*men cevap vermeni istemiyorum dedi. Aişe;
-Nedir o? dedi. Rasulullah (s.a.v.):
- "Ey Peygamber! Hanımlarına söyle..." ayetini okudu. Aişe:
-Senin hakkında ana ve babama mı danışacağını. Ben, Allah'ı ve onun Rasulünü tercih ediyorum. Ayrıca senden, seni tercih ettiğimi ha*nımlarından hiçbirine söylememeni istiyorum, dedi. Rasulullah:
- "Allah beni güçlük çıkarıcı olarak göndermedi. Ancak beni, öğre*tici ve kolaylaştırıcı olarak gönderdi. Onlardan, sorana mutlak haber vereceğim" dedi