bİLİMSEL OLARAK İSPATLANDI Vicdandan kaçış yok!
Rus bilimcilerin yaptığı araştırma, her insanın bilimsel olarak vicdan sahibi olduğunu ortaya koydu.A
Rusya'daki Beyin Araştırmaları Enstitüsü'nden uzmanlar, insan beyninin sözgelimi kişi yalan söylediğinde tepki verdiğini ve bu durumu protesto ettiğini ortaya koydu. Araştırmacılar ayrıca, vicdanın bilgisayar ekranında izlenebileceğini de belirtiyor. Rus biliminsanlarının araştırması, vicdansız insan olmadığını öne sürüyor. Hatta uzmanlar, vicdanın oluşumunu da gözlemlemeyi başardı. Araştırmanın en ilginç taraflarından biri uzmanların, yalan söyleme üzerinde çalışırken, vicdan olgusuyla tesadüfen karşılaşmış olmaları.
Özel bir bilgisayar programıyla, bu programa özel bağlantılarla bağlı insan beyninin faaliyetlerini değişik durumlarda izleyen araştırmacı ekipten Maxim Kireev, deneylerden birini şöyle anlatıyor: "Monitörde aşağı ve yukarı oklar görüyorsunuz. Göreviniz basit bir bilgisayar oyunu oynamak. Yapmanız gereken tek şey yalan söyleyemek. Ekranda yukarı doğru bir ok gördüğünüzde aşağı doğru bir ok gördüğünüzü söylemek ve yukarı doğru bir ok gördüğünüzde ise tam tersini. Böylece özel bir bilgisayar programı sayesinde beynin reaksiyonları algılanabiliyor ve beynin yalan söylerken ya da doğru söylerken ne durumda olduğunu bilgisayar üzerinden görebiliyoruz. Bir insan yalan söylemek üzereyken bile beyni, aynı anda protestoya başlıyor.
O anda vicdan uyanıyor. Ancak bu durum çıplak gözle görülemiyor. Kişi herhangi bir acı hissetmiyor, terlemiyor ya da elleri titremiyor. Beynin protestosu ancak özel bir bilgisayar programı aracılığıyla izlenebiliyor."
ALKOL ÇÖZÜM DEĞİL
Rus Bilimler Akademisi Beyin Araştırmaları Merkezi müdürü Svjatoslav Medvedev, "Beynimizde bizi bir şeyi yanlış yaptığımız konusunda bilgilendiren bir mekanizma var. Bu mekanizma vicdan azabı ya da pişmanlık olarak bilinan olguyu devreye sokuyor ve gerçekten de vicdanımızdan nefret etmemize yol açan pişmanlığımız. Birçok insan bu yüzden bundan kurtulmaya çalışıyor. Ve bunun en popüler yolu da alkol tüketimidir. Ancak genelde pişmanlık içki mahmurluğu sırasında çok daha güçlüdür" diyor.
Moskova Dilbilimsel Programlama Merkezi'nden Andrey Kenig ise, "Vicdan azabından kurtulmak için bazı fikirler bulmak gerekir. Sözgelimi, kişi ülkesi için bir şey yaptığını söyleyerek, yaptığı şeyden dolayı başkasının acı çektiğini düşünüp çekeceği vicdan azabından kurtulmayı tercih edebilir. Bu telkin, çok sayıda ülkenin ordularında yaygın olarak kullanılıyor. Sözgelimi ABD ordusu yetkilileri, Amerikan askerlerinin Irak savaşında suçluluk ve vicdan azabı çekmemeleri için telkin uygulamasına gitmiştir" diyor.(Gazeteport)
RİSALE-İ NUR DA VİCDAN
Sekizinci Medar: İnsanın fıtrat-ı zîşuuru olan vicdânı saadet-i ebediyeye bakar, gösterir. Evet, kim kendi uyanık vicdânını dinlerse, "Ebed, ebed!" sesini işitecektir. Bütün kâinat o vicdâna verilse, ebede karşı olan ihtiyacının yerini dolduramaz. Demek, o vicdan, o ebed için mahlûktur. Demek, bu vicdânî olan incizab ve cezbe, bir gâye-i hakikiyenin ve bir hakikat-i câzibedarın yalnız cezbi ile olabilir.
İşte, Cenâb-ı Hak ve Hakîm-i Mutlak, bu insanda istihdam ettiği bu cihazâtın, elbette herbirerlerine lâyık ücretlerini verecektir. O müteaddit enva-ı muhabbetin sâbıkan beyân edilen dünyadaki muaccel neticelerini herkes vicdan ile hisseder.
Birinci vecih: Gecede zulümât, nasıl nuru gösterir; öyle de, insan zaaf ve acziyle, fakr ve hâcâtıyla, naks ve kusuruyla bir Kadîr-i Zülcelâlin kudretini, kuvvetini, gınâsını, rahmetini bildiriyor ve hâkezâ, pekçok evsâf-ı İlâhiyeye bu sûretle âyinedarlık ediyor. Hattâ, hadsiz aczinde ve nihayetsiz zaafında, hadsiz a'dâsına karşı bir nokta-i istinad aramakla, vicdan, dâimâ Vâcibü'l-Vücuda bakar. Hem, nihayetsiz fakrında, nihayetsiz hâcâtı içinde, nihayetsiz maksadlara karşı bir nokta-i istimdâd aramaya mecbur olduğundan, vicdan, dâimâ o noktadan bir Ganî-i Rahîmin dergâhına dayanır, duâ ile el açar. Demek, her vicdanda şu nokta-i istinad ve nokta-i istimdâd cihetinde iki küçük pencere Kadîr-i Rahîmin bârigâh-ı Rahmetine açılır; her vakit onunla bakabilir.
Vicdan, cezbesi ile Allah'ı tanır Vicdanda mündemicdir, bir incizab ve cezbe. Bir câzibin cezbiyle dâim olur incizab.
Cezbe düşer zîşuur, ger Zülcemâl görünse, etse tecellî dâim pürşâşaa bîhicab.
Bir Vâcibü'l-Vücuda, Sahib-i Celâl ve Cemâl, şu fıtrat-ı zîşuur katî şehâdetmeab.
Bir şâhidi o cezbe; hem diğeri incizab.
Demek sırat-ı müstakîmden ne kadar uzak düşse, o derece nisbeten şu hâlet tesir eder, vicdânı bağırttırır. Her lezzetin içinde elemi var birer iz.
Demek heves, hevâ, eğlence, sefâhetten memzûc olan şâşaa-i medenî, bu dalâletten gelen şu müthiş sıkıntıya bir yalancı merhem, uyutucu zehirbâz.
Ey azîz arkadaşım! İkinci yolumuzda, o nurânî tarîkte bir hâleti hissettik. O hâletle oluyor hayat mâden-i lezzet; âlâm olur lezâiz.
Onunla bunu bildik ki, mütefâvit derecede, kuvvet-i İmân nisbetinde ruha bir hâlet verir. Cesed ruhla mütelezzizdir, ruh vicdanla mütelezziz.
Bir saadet-i âcile, vicdanda mündericdir. Bir firdevs-i mânevî, kalbinde mündemicdir. Düşünmekse deşmektir, şuur ise şiâr-ı râz.
Şimdi ne kadar kalb ikaz edilirse, vicdan tahrik edilse, ruha ihsâs verilse, lezzet ziyâde olur. Hem de döner ateşi nur, şitâsı yaz.
Vicdanda firdevslerin kapıları açılır; dünya olur bir cennet. İçinde ruhlarımız, eder pervâz ü perdâz, olur Şehbâz ü Şehnâz, yelpez namaz ü niyaz.
Ey azîz yoldaşım! Şimdi Allahaısmarladık. Gel, beraber bir duâ ederiz, sonra da buluşmak üzere ayrılırız.
Cevap: bİLİMSEL OLARAK İSPATLANDI Vicdandan kaçış yok!
bunuda ispatladılar ya helal olsun :D
Allah c.c. razı olsun abi emeğine sağlık..
Cevap: bİLİMSEL OLARAK İSPATLANDI Vicdandan kaçış yok!
Alıntı:
Hayrun-Nisa Nickli Üyeden Alıntı
bunuda ispatladılar ya helal olsun :D
Allah c.c. razı olsun abi emeğine sağlık..
cümlemizden güzel bir ispat ama
İnsanın fıtrat-ı zîşuuru olan vicdânı saadet-i ebediyeye bakar, gösterir. Evet, kim kendi uyanık vicdânını dinlerse, "Ebed, ebed!" sesini işitecektir. Bütün kâinat o vicdâna verilse, ebede karşı olan ihtiyacının yerini dolduramaz. Demek, o vicdan, o ebed için mahlûktur. Demek, bu vicdânî olan incizab ve cezbe, bir gâye-i hakikiyenin ve bir hakikat-i câzibedarın yalnız cezbi ile olabilir.