Cevap: Şeyh Nizamattin Arvasi
Üç aylık tahsil
"Üç aylık bu tahsilden sonra babam, Küçük Said'e 'Artık sen ilmi tekemmül eyledin. Bizim sana verecek birşeyimiz kalmadı' diyerek icazetini vermiş. Üstad babamın elini öperek medreseden ayrılmış. Daha sonraları, Birinci Cihan Harbine kadar, her yıl evimize gelerek, babamı ziyaret edermiş. Bazı yıllar, Van'da açtığı medresedeki talebelerini de yanına alır, öyle gelirmiş, Babam Bediüzzaman'a, 'Yetiştirdiğim talebelerin hepsinin de üstadı sensin' dermiş. Üstad bir defasında babama hediye olarak bir çift yün çorap getirmiş. Babam sadece talebelerden Halife Yusuf'la Üstad Bediüzzaman'ın bize gelmelerine müsaade edermiş.
"Daha sonraları Üstada annem de hediye olarak çorap vermişti. l953 yılında babamın doksan dokuzluk yüsr tesbihini Üstada gönderdim.. Üstad da bana kehribar doksan dokuzlu bir tesbih, bir mektup, ayrıca Nur Risalelerinden Tılsımlar, Mektubat ve Zülfikar eserlerini göndermişti.
Not Burada bahsedilen, Nizaımeddin Arvasi'nin babası Şeyh Muhammet Celalinin "Yüsr tesbihi " Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinden bu âciz M.Said Nursi Hazretlerinden bu âciz M.Said Özdemir 'e intikal etmiştir. En kıymetli bir hatıra olarak saklanmaktadır. Bediüzzaman'ın talebesi M.Said Özdemir
"Ağabeyim Molla Muhammed Sıddık da medresede Üstadla birlikte okuduğundan, Üstadın büyüklüğünü çok iyi biliyordu. 'Bediüzzaman'ın ilmi Allah vergisidir, onun ilmi vehbîdir' derdi. Üstad Emirdağ'ındayken ağabeyimle birlikte ziyaretine gidecektik. Üstad 'Onlar gelmesinler, ben oraya geleceğim' diye haber göndermişti."