-
Edén kéndiné édér!.
Eden, kendine eder!..Ýnsan, baþýboþ olarak yaratýlmamýþtýr. Her yaptýðýnýn hesabýný verecektir. Bunun için kiþinin, yaptýðý her iþi, her davranýþý iyi hesap etmesi, iyi araþtýrmasý gerekir. Yapýlan hareketin, baþkasýna bir zararý var mýdýr, kul hakký geçiyor mudur, geçmiyor mudur iyi düþünmek lâzýmdýr. Ýþin aslýný iyi bilmeden alelacele karar vermek, insaný yanýltabilir, hata yapmasýna sebep olabilir.
Kiþi, ana-babasýna nasýl muamele ederse, çocuklarý da ona öyle muamele ederler. “Eden bulur.”, “Ne ekersen onu biçersin” gibi güzel atasözlerimiz vardýr. Vaktiyle bir kimse, babasýný dövmeye kalkar. Etraftan yetiþenler;
-Bu ne hâl, utanmýyor musun, insan hiç babasýný döver mi, diye o kimseye baðýrýrlar ve babasýný elinden kurtarmaya çalýþýrlar. Fakat dövülen þahýs, onlara dönüp o periþân hâliyle;
-Býrakýn! Ben de burada babamý döverdim. Þimdi de ayný yerde evlâdým beni dövüyor. Onun suçu yok. Ben kendi yaptýðýmýn cezâsýný çekiyorum der.
“RÜZGÂR EKEN, FIRTINA BÝÇER!”
“Kimsenin yaptýðý yanýna kâr kalmaz.”, “Rüzgâr eken fýrtýna biçer.”, “Zulüm payidar olmaz” gibi yapýlan iyiliklerin, kötülüklerin dünyada veya âhirette mutlaka bir karþýlýðýnýn olacaðýný bildiren birçok atasözü vardýr. Bunlarý unutmamak gerekir.
Lokman Hakîm hazretleri oðluna hitaben buyurdu ki:
“Ey oðlum! Merhamet eden merhamet bulur. Sükût eden selâmete erer, hayýr söyleyen kâr eder, kötü konuþan günahkâr olur, diline hâkim olmayan piþmân olur.”
Ýyilik eden iyilik, kötülük eden de kötülük bulur. Ýyilik edene, mâl ile, hizmet ile karþýlýðý yapýlýr. Bunu yapamayan, teþekkür ve duâ eder. Yapýlan iyiliklere karþýlýk yapmayanýn, baþýna kakýlýr, kötülenir, incitilir. Çünkü, iyiliðe karþý iyilik yapmak, insanlýk vazîfesidir. Errahman sûresinin 60. âyet-i kerimesinde meâlen;
(Ýyiliðin karþýlýðý, ancak iyilik olur) buyuruldu.
Enbiyâ sûresinin 47. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruldu ki:
(Kýyâmet günü adâlet ölçüsünü ortaya koyarýz. Kimseye bir zulüm yapýlmaz. Hardal dânesi kadar iyilik eden karþýlýðýna kavuþur.)
Zilzâl suresinin 7. âyet-i kerîmesinde de meâlen:
(Zerre miktarý iyilik yapan onun karþýlýðýný bulur) buyurulmaktadýr.
Abdülehad Serhendî hazretleri, nasîhat isteyen talebesine hitâben:
“Allahü teâlâ hâzýr ve nâzýrdýr. Her iþini görmekte, her yaptýðýný bilmektedir. O hâlde bilerek, anlayarak söyle. Bilerek anlayarak dinle. Bilerek anlayarak iþ yap. Bilerek dur, bilerek yürü. Kýsaca bugün öyle ol ki, yarýn mahcûb olmayasýn. Birkaç gece rahatsýz ol da, sonsuz râhata kavuþ” buyurmuþtur.
Muhammed Murad Efendi buyurdu ki:
“Kiþi, kendine her ne muamele yapýlýrsa, baþkasýna da o muameleyi yapmalýdýr. Bu nasihati kabul eden kimse, dünya ve ahirette selâmet bulur.”
Abdullah bin Muhammed Bekrî hazretleri þöyle anlatýr:
“Ýmâm-ý Þâfiî hazretleri ile Baðdat’ta nehir kenarýnda oturuyorduk. Bir genç gelip abdest almaya baþladý. Fakat abdesti yanlýþ aldý. Ýmâm-ý Þâfiî hazretleri o gence;
-Abdesti tam al. Allahü teâlâ sana dünyâ ve âhiret saâdeti versin buyurdu. Genç tekrar abdest alýp, yanýmýza geldi ve;
-Bana nasîhat eder misiniz, bilmediklerimi öðretir misiniz deyince, Ýmâm-ý Þâfiî hazretleri o genci kýrmayýp buyurdu ki:
-Allahü teâlâyý bilen, kurtuluþ bulur. Dîninde titizlik gösteren, kötülüklerden kurtulur. Nefsini ýslah eden, saâdete kavuþur. Genç;
-Biraz daha nasihat eder misiniz deyince, tekrar buyurdu ki:
“ÇALMA ELÝN KAPISINI...”
-Kim þu üç þeyi yaparsa îmâný kâmil olur:
1-Allahü teâlânýn emirlerini yapmak ve yaymak.
2-Allahü teâlânýn yasaklarýný yapmamak ve yapýlmamasý için uðraþmak.
3-Her iþinde Allahü teâlânýn dinde bildirdiði hudutlar içinde bulunmak.”
Netice olarak atalarýmýz, “Çalma elin kapýsýný, çalarlar kapýný” demiþlerdir. “Eden bulur” sözü de bu mânâyý iþâret eder. Büyüklüðün þaný, sana yapana aynýsýný yapmak olmayýp, onu affetmek, geçmiþteki olaylardan ibret almak ve hiç kimseyi incitmemektir. Peygamber efendimizin buyurduðu gibi:
(En kýymetli amel, elinden ve dilinden kimsenin incinmemesidir.)
Osman ünLü