Sırlar âleminden gelip, sırlar taşıyıp, sırlar âlemine giden insanın, bu dünyadaki kısa yolculuğunda, cam ile “sır”ın birleşmesinden ayna meydana geldiği gibi insanın latif canına, kesif teni sır oluyor. Onun için Efendimiz (S.A.V.) “Mümin müminin aynasıdır.” buyurmuştur. (Ebu Davud, K. Edeb, Bab fi’n-nasihat, hadis 4918)
Gönül aynası bazen kişinin kendisine ayna olur. Bazen mümin kardeşine ayna olur. Bazen de bir ismi de Mü’min olan Rabbinin sıfatlarına ayna olur.
Gönül aynası lekesiz berrak bir şekilde dünyaya gelir. Sonra sevilmeyen ve yasaklanan her söz ve davranış gönül aynasına konan bir leke olur. Lekelerin küçüklüğünü önemsemeyen kişinin aynası nasıl bir sene sonra toz tabakasından görünmez hale gelirse, gönül aynası da kapanabilir. Gönül aynası, en ufak toza bile tahammül edemez. O daima Rahman’ın rahmet damlalarıyla ve istiğfar suyuyla silinip paklanmalıdır ki, yıldızları içine alan teleskop gibi, kâinatı içine alan gönül aynasından da kâinatı rahatlıkla seyredilebilsin.
Başındaki gözle dünyayı gören, çiçekten yalnız bal almasını bilen, onun kokusu, rengi ve tazeliğiyle ilgilenmeyen arı gibi, dünyayı dolaşan seyyahların kitabı, insanlara faydalı olmuştur; ancak oturduğu yerden kâinatı seyreden gönül sultanlarının kitapları mümine de kâfire de daha faydalı olmuştur.
Onlar, gönül aynalarını öylesine temiz tutulmuşlar ki, bütün azaları ayna olmuş; Kur’an ve sünnet doğrultusunda görmüş, tutmuş, işitmiş ve yürümüşlerdir. Şair:
“Yok, senin için ihtiyaç âyîne-i İskendere
Gevher-i zâtında görünür her suretin misali” demiş.
Rivayete göre, uzaklardaki düşmanı gösteren bir ayna Aristo tarafından yapılarak İskender’e hediye edilmiş. Şair burada “Sen gönlünü göz eyledikten sonra o gönül aynasında her suret görünür. Böyle olunca da İskender’in aynasına ihtiyacın yok” demek ister.
“Mümin müminin aynasıdır” hadisindeki ikinci “ mümin” http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif (c.c.)’ın esmaül hüsnasından olan “Mümin”dir demişler. Yani mümin, mümin olan http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif’ın aynasıdır. (Ebu Davud, K. Edeb, Bab fi’n-nasihat, hadis 4918)
Her ayna kendi kabiliyeti oranında yansıtır. Güneşin yedi renginden menekşe moru ve lale kırmızı rengi yansıttığı gibi, 99 esmau’l hünsası olan http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif’ın bu sıfatlarından herkes kendi aynasına yani kabiliyetine uygun olanı yansıtır. Yavrusunu korumak için kartala kanat çırpan serçenin bu merhameti, Rahim isminden yansımadır. Aynısı değildir. Şair:
Sivâdan kalbini pak et
Gönül mır’ât-ı Rahman’dır.
Safadan sineni çâk et
Gönül mır’ât-ı Rahman’dır.
Sevgilinin gözleri gözlerimize yansıyacak diye gözümüzü çapaktan, yüzümüzü kirlerden temizliyoruz. Sevgili annelerimizi, babalarımızı, evlatlarımızı, çiçekleri, böcekleri yaratan http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif sevgisi için gönlümüzü niçin temiz tutmayalım?
Mümin, mümin kardeşinin aynasıdır. Onda gördüğü, aslında kendinde olandır. Aynaya baktığında aynadakinin yüzünde leke varsa o bizim lekemizdir. Kaş çatıyorsa bizim kaşımızdır. Sırtını dönüyorsa o bizim sırtımızdır. Gülümsüyorsa bizim gülümsememizdir. O bizim aynamızdır. Hem aynayı, hem de ayînedârı temiz tutalım.
Devlet de bir milletin aynası değil midir? Yönetim biçimi ne olursa olsun, milletin düşüncesini, düşüncesizliğini, yiğitliğini veya korkaklığını yansıtır.
Demokrasilerde halk, eliyle verdiği oyla bağlılığını yansıtır. Krallıklarda ise kılıcı çeken bir kişiye, bin kişi itaatlerini yansıtırlar. Her iki halde de halkın devlete bağımlılık anlayışlarının devlete yansımasıdır.
Halk da devletin aynasıdır. Halkta görülen iyi hasletler onun sisteminin uygulanmasının güzelliğindendir. Halk içinde görülen hırsızlık, soygun, güvensizlik, öldürme, anarşi, yalan, iftira hastalıkları ise sistemin veya sistemin uygulanışının kötülüğündendir.
Devlet ve millet birbirine bakmalı, biri diğerindeki pisliği yok etmek için, kendisindeki pisliği temizlemelidir.
Gönül aynası kahkahalı aynalar gibi de olmalı. Olduğundan büyük veya küçük göstermek de kişiyi yanıltır.
Kainat da insanın aynasıdır. Tek renk gördüğümüz güneşin yedi rengini bize milyonlarca ton farkı ile yansıtan çiçekler ile çiçeklere bu renklerini veren ve dünya yaratılalıdan beri ısıtan ve ışıtan güneş ve onun yakıtı da, http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif’ın cemil ve mukit isimlerini yansıtmaktadırlar. Kişi aynasına önem verdiği gibi tabiat aynasına da önem verir. Onun düzenini, havasını, denizini, kirletmemeye önem verir. Çünkü tabiat aynasında yansıyan bu pislikler insanın kendi pisliğidir. Şair:
“Âyinedir bu âlem her şey Hak ile kâim
Mir’at-ı Muhammed’den Mevla görünür daim”
Söz ve öz âhengi ile bunu ifade eder.
Birbirine bakan iki aynanın ortasında durduğunuz zaman, hangi aynaya bakarsanız bakın, kendinizin binlerce sûretini görürsünüz.
Her farz namazında, aynı safta, iki ayna hükmündeki müminin arasına durduğunuz zaman sağınızdaki ve solunuzdaki yüzlerce mümini kendiniz gibi veya kendinizi onlar gibi aynı şeyi fısıldarken aynı hareketleri yaparken görürsünüz.
O halde kişi hem gönül aynasını temiz tutmalı ki, başkalarına ayna olsun. Hem de gönül aynası tertemiz olanları kendine dost edinmeli ki, kendi hatalarını görsün.
Aynanın önünden binlerce insan geçer. Güzeli, çirkini, sağlamı sakatı geçer ama aynada iz bırakmaz.
Dünyanın her türlü olayları başınızdan geçse bile sizin gönül aynanızda iz bırakmamasına dikkat ediniz. “http://www.minare.net/forum/Smileys/default/iccon04.gif var keder yok” deyiniz.
Mahmut Toptaş