BÖBREK TAŞLARI NEDİR (resimli)
BÖBREK TAŞLARI NEDİR?
http://www.herbalistbozkurtbey.com/i...bobrektasi.jpg
Ameliyatla alınmış taşlı böbrek
Her biri yumruk büyüklüğünde olan böbrekler vücudun yan arka kısımlarına yerleşmiş organlardır.
Mesaneye üriter adı verilen dar tüplerle bağlanmışlardır. Görevleri kanı süzmek fayadlı maddeleri tekrar vücuda geri almak, zararlı maddelerin de idrar yoluyla atılımını sağlamaktır. Bir nevi vücudun filtresi görevini yaparlar.
Böbrek taşlarından korunmanın ilk koşulu günde en az 2 litre su içmektir. Çay, kahve ve kola tüketimini ise sınırlandırmak gerekir. 20 ile 40 yaş arası daha sık görülür. Erkeklerde daha fazla karşılaşılan bu rahatsızlık idrardaki Kalsiyum, oksalat veya ürik asit gibi maddelerin idrardaki yüksek miktarda bulunması sonucu oluşur. Bu maddeler kristaller halinde büyüyerek böbrek taşlarını meydana getirirler. Bu taşlar hareket ederek idrar yoluyla atılabilir fakat idrar kanalının herhangi bir yerinde takılarak idrar akışına engel oluşturan taşlar genellikle korkulan şiddetli böbrek ağrılarına sebep olur.
Böbrek taşlarının idrarda çözülemeyip atılamayan kristallerden meydana geldiğini belirttikten sonra şu konuya da değinmek gerekir. Normalde idrarda kristal ve taş oluşumunu engelleyecek bazı kimyasal maddeler vardır fakat bazı insanlarda bu engelleyici mekanizma tam olarak çalışmayabilir. Bu kişilerde taş sorunu tekrar görülebilir.
http://www.herbalistbozkurtbey.com/i...obrektasi2.jpg
Ameliyatla alınmış taşlı böbrek
TAŞI OLUŞTURAN SEBEPLER:
Uzun dönem hareketsiz kalma
İdrar yolu enfeksiyonları
Böbrekte yapısal bozukluklar
Böbrek rahatsızlığı bulunanlar
Beslenme alışkanlıkları
Sıcak iklim kuşağında yaşamak
Yetersiz sıvı alımı.
Bazı ilaçlar (anti-viral ilaçlar)
Genetik faktörler.
Metabolik hastalıklar (Gut gibi)
Geçirilmiş barsak hastalıkları
Yüksek dozda D vitamini alımı ve kalsiyum alımı
Aşırı kilolu olma
TAŞLI HASTALARDA BULGULAR:
İdrar yolu taşları hiç bir bulgu vermeyebilir. Bazense ciddi bulgular verebilir. En sık rastlanan yakınma ve ağrıdır. Karakteristik ağrı kolik diye adlandırılan ve böğür bölgesinden başlayıp öne doğru ilerleyen kasık ve testislere de ilerleyebilen (Erkeklerde) ağrılardır. Ağrılar taşın hareket etmesine veya üriner sistemin tıkanmasına bağlı olarak gelişir. Bazen gözle görülebilecek düzeyde idrarda kan görülebilirken baze de sadece mikroskobik incelemeyle ortaya çıkar. Zaman zaman bulantı ve kusma olabilir. Kötü bulanık idrar ve ateş de bu hastalığın eblirtileri arasındadır.
http://www.herbalistbozkurtbey.com/images/p/bobrek3.jpg
Ameliyatla alınmış taşlı böbrek
ÜRİNER SİSTEM TAŞLARI NASIL TESPİT EDİLİR?
Hasta şikayetleri belli ölçülerde tanı için yardımcı olabilmektedir. Ayrıca taşın görüntülenmesi gerekir.
DÜSG grafisi: Yatarak çekilen karın ve pelvik bölge grafisi
Ultrason
İ.V.P (İlaçlı böbrek filmi)
Spiral üriner sistem komputer tomografilerinden faydalanır. Bazen kan analizlerine de ihtiyaç duyulur.
EN SIK GÖRÜLEN TAŞLAR HANGİLERİDİR ?
Böbrek taşları çeşitli kimyasal kombinasyonda olabilirler. En sık görülen kalsiyum taşlarıdır. Kalsiyum taşları sıklıkla okzalat veya fosfat ile kombinasyon halinde bulunurlar. Daha az sıklıkla enfeksiyon taşları (magnezyum amonyum fosfat taşları) ve daha da az oranlarda ürik asit ve sistin taşları görülür.
TAŞLARLA İLGİLİ ENDİŞEMİZİN NEDENİ NEDİR?
Taşlar sıklıkla ağrılara neden olurlar.
Üriner sistemde enfeksiyon kaynağı olabilirler.
Eğer idrar yolunun herhangi bir bölgesinde tıkayıcı bir durum oluşturmuşsa zamanla böbrekte fonksiyon kaybına neden olurlar
BÖBREK TAŞLARINDA TEDAVİ NELERDİR?
Böbrek taşların çoğu kendiliğinden düşme eğilimindedir. Tüm idrar yolu taşlarının yaklaşık 80’i ilaç tedavisi ile düşer. Taşın düşmesini etkileyen en önemli faktör taşın büyüklüğüdür. 4 mm’nin altında taşın düşmesi beklenirken 6 mm’nin üzerindeki taşlar’a müdahale gereklidir. Ayrıca taşların şekli ve idrar yolundaki yerleşimi de düşmeyi etkileyen önemli faktörlerdir.
Kendiliğinden yada ilaç yardımıyla taşın düşürülmesi
ESWL ( şok dalgası ile taşları kırmak)
Minimal invaziv girişimler ( Perkütan Nefrolitotomi, Üreterolitotripsi)
Klasik açık ameliyat yöntemi
Bu yaklaşımlardan hangisinin uygulanılacağı taşın yerine, büyüklüğüne, idrar yollarına verdiği veya verebileceği zararına ve taşın cinsine bağlıdır. Günümüzde minimal invaziv tekniklerin gelişmesi sonucu klasik açık cerrahi, en az başvurulan ve eniz tercih edilen metot olarak kalmıştır
ESWL (VÜCUT DIŞINDAN ŞOK DALGALARIYLA TAŞ KIRMA)
Bir odaktan çıkan şok dalgaları taşın üzerine yönlendirilerek taş kırılır. X-ray ve ultrason ile odaklama yapan ESWL cihazları mevcuttur. Kırılan taş parçaları idrar yoluyla vücuttan atılır. ESWL bütün taşlarda başarı sağlayamaz. Başarı taşın cinsine, sertliğine, büyüklüğüne ve idrar yolunda yerleştiği yere göre değişir. Tek bir seansta kırılabilen taşlar olabileceği gibi tekrarlayıcı seanslara da ihtiyaç duyulabilir.
ESWL seansı sırasında rahatsızlık hissi ve ağrı duyulabilir. Bu nedenle tedavi öncesi ağrı kesiciler kullanılır. İşlem sonrasında çoğunlukla hastanede kalmaya ihtiyaç olmaz.
Minimal invaziv girişimler: Bu girişimlerde amaç üriner sistemi tehdit eden taştan kurtulmayı sağlamak ve hastanın en kısa zamanda günlük hayata dönmesini sağlamaktır. Perkütan nefrolitotomi ve Üreterolitotripsi bu grupta yer alan girişimlerdir.
Taş, uygulanan tedaviye rağmen düşmüyorsa, düşmeyecek boyutlarda ise, idrar yolunda idrarın akmasını engelleyecek tam bir blok oluşturuyorsa, tekrarlayıcı idrar yolu enfeksiyonuna yol açıyorsa, böbreklerde hasara yol açmışsa girişim gereklidir.
Önceleri, taş için açık cerrahi yapılırken artık günümüzde minimal invaziv girişimler diye adlandırılan yeni yaklaşım mevcuttur. Bu girişimlerde amaç, en kısa zamanda hastalığın ortadan kaldırılması ve hastanın en erken dönemde günlük hayatına dönmesini sağlamaktır. Minimal invaziv girişimlerde hasta erken dönemde normal yaşamına döner.
PERKÜTAN NEFROLİTOTOMİ (PCNL)
Endoskopik böbrek taşı ameliyatında sırt bölgesinde böbrek hizasına 0,5 - 1 cm boyutunda bir kesi yapılır. Röntgen kontrolü altında böbreğe iki ucu açık ince bir tüp yerleştirilir. Bu tüpten yerleştirilen optik cihaz yardımıyla taş video sistemi ile monitörde görülür ve özel aletler yardımıyla çıkartılır. Perkütan ameliyatının en önemli üstünlüğü vücut dokularının normal yapısının korunmasıdır. Bunun sonucunda iyileşme süreci hızlıdır. Hastalar ameliyat sonrası dönemi açık ameliyata göre çok daha rahat geçirmektedir. Hastalarımız genellikle 2 - 3 günde taburcu edilerek günlük aktivitelerine hızla kavuşurlar. Bu, açık böbrek taş ameliyatı ile karşılaştırıldığında oldukça kısa bir süredir.
Özellikle böbreğin alt havuzcuklarına yerleşen taşlarda ve büyük boyutlu taşlarda ESWL’nin başarısı önemli ölçüde düşer. Bu durumlarda PCNL ameliyatı yüksek başarı sağlayan minimal invaziv girişimdir. Ameliyat işlemi sırasında taşı temizlemek için pnömotik litotripsi ve lazer litotripsi kullanılır. Bu teknolojiler yardımı ile en sert taşlar bile rahatlıkla kırılmaktadır. Bu teknikle tüm böreği kaplayan ve koraliform taş olarak adlandırılan taşlara da müdahale edilebilinmektedir.
URETEROLİTOTRİPSİ NASIL UYGULANIR?
Üreter taşları hem ESWL hemde üreterorenoskopi (URS) ile müdahale edilerek temizlenebilir. URS’de herhangi bir kesi yapılmaz. İdrar yolundan özel bir endoskopik alet gönderilerek taş üreterde görüntülenir ve temizlenir. Hastaların çoğu aynı gün evlerine dönüp bir gün sonrada normal yaşamalarına dönebilirler. Özellikle alt ve orta üreterdeki taşlarda başarı oranı yüksektir ( %96 - %100 başarı). Üst üreter taşlarının tedavisinde ESWL genellikle ilk tercih edilen tedavi yöntemidir.
Ancak 1 cm’den büyük üreter taşlarında ESWL’nin başarı oranları düşmektedir. Genel kural olarak olarak 1 cm’den büyük üreter taşlarında ve 2 cm’den büyük böbrek taşlarında endokopik girişimler daha yararlı ve başarılı olmaktadır.
TAŞLARIN OLUŞUMU ÖNLEMEK MÜMKÜN OLABİLİR Mİ?
Tekrarlayıcı böbrek taşı olanlarda bazı tavsiyelere dikkat edilerek taşın yeniden oluşumu engellenebilir ya da yeniden oluşması geciktirilebilir. Bu nedenle 24 saatlik idrar analizi ve kan analizini içeren bir değerlendirme yapılır. Ayrıca daha önceki taşların kimyasal yapısı araştırılarak taşların kimyasal yapısı anlaşılır. Metabolik değerlendirme denilen bu işlemlerle idrarda taş oluşumuna yol açabilecek maddelerin düzeyleri ölçülüp sonuca göre diyet ya da ilaç verilebilir.
Ayrıca:
Günlük 2 litre sıvı alımı
Hayvansal protein alımının azaltılması
Tuz tüketiminin azaltılması
Lifli dieti tercih etmek
Taşın kimyasal yapısına göre verilebilecek diete uygun beslenme rejimi tavsiye edilir.
ÖNEMLİ NOKTALAR:
Ailenizde taş hastalığı olanlar varsa sizde de taş hastalığı olabilir.
Taş oluşumunu engellemek için bol miktarda sıvı alınmalıdır. Özellikle su tüketilmesini öneriyoruz.
Eğer birden fazla taş düşürdüyseniz ya da taş tedavisi gördüyseniz üroloğunuza başvurun. Yapılacak olan kan ve idrar analizleri ile taş oluşturma riskiniz değerlendirilir. Tekrarlayan taş hastalığına karşı gerekli önlemler alınabilir.
Bazı hastalarda taş oluşmaması için tedaviler önerilebilir.
Özellikle yineleyen taşları olan hastalarda kontroller ve takip önemlidir. Daha önce taş problemi yaşayan hastalara düzenli kontrol öneriyoruz.
Cevap: BÖBREK TAŞLARI NEDİR (resimli)
ÜROLOJİ - BÖBREK TAŞI
BÖBREK TAŞI NEDİR?
Böbrek taşı böbreklerin içerisinde çeşitli maddelerin kristalizasyonu ( taşlaşması) sonucu oluşan maddelerdir.
Taşların çoğunluğunu, kalsiyum oksalat taşları oluşturmakla beraber, bazıları da kalsiyum fosfat, ürik asit veya diğer kimyasal maddelerden oluşabilirler. Bu taşlar böbrekte kalabilir, büyüyebilir veya böbrekten hareket ederek böbrekleri mesaneye bağlayan üreterlere düşebilir.
BÖBREK TAŞLARI KİMLERDE OLUR ?
Erkeklerde kadınlara göre daha sıklıkla oluşur ( oran 3:1). Dünyada her yerde ve her iklimde görülebilmektedir. Sıcak mevsimlerde daha sık oluştuğu gözlenmektedir ( vücudun su kaybının daha fazla olmasına bağlı olduğu düşünülmektedir). Diyetin taş oluşumunda önemli bir faktör olduğu kabul edilmiş olmakla beraber bazı taşların oluşumunda daha fazla olarak önem kazanabilmektedir.
Kimlerde, neden taş oluştuğu sorularının cevapları oldukça karışıktır . Birçok karmaşık faktör çeşitli kimyasal maddelerin böbrek içerisinde kristaller oluşturarak taşlaşamaya neden olabilmektedirler. Bunların arasında anlaşılması en kolay olan faktör vücudun su içeriğinin değişiklikleridir. Vücudu, böbrek taşı yapmaya yatkın olan birisi, vücudundan su kaybederse, idrar daha yoğun olacak ve içerdiği kimyasal maddeler de daha kolayca kristalleşebilecektir. Bunun tam tersi olarak da iyi sıvı alan bir kişide taş oluşumu oldukça zorlaşmaktadır. Bunun dışında taş oluşumunda etkili diğer faktörlere bakıldığında bunların arasında vücud metabolizması, diyet veya hastalık gelmektedir.
NE ŞİKAYETLER OLABİLİR ?
Böbrekte yerleşmiş bir taş dayanılmaz derecede ağrı yapabileceği gibi hiç veya çok az da ağrı yapabilir. Taş üreter borucuklarına düşebilir ve bu durumda şiddetli ağrı yapma ihtimali daha artmaktadır. Hangi taşların daha az hangilerinin ise daha fazla ağrıya neden olabileceğini tahmin etmek zordur. Ağrı gelip geçici olabilir. Genellikle belin alt tarafında ve taşın olduğu yan tarafta olmak üzere olur ve bazen de karna doğru yayılabilir.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ:
Birçok taş kendiliğinden düşer. Küçük boyuttaki taşların çoğuna kendilerinin düşebilmeleri için gerekli şans tanınmalıdır. Genellikle taşların tedavisi ilgili taşın yerleşimi ve boyutuna göre değişmektedir.Taşınızı tam olarak görüntüleyebilmek amacı ile doktorunuz ilk etapta sizden IVP adı verilen bir film isteyecektir. Eğer taşınız kendiliğinden düşemyecek şekilde ise birçok tedavi seçenekleri mecvuttur. Son birkaç yıla kadar, böbrek taşları için en iyi tedavi şekli açık ameliyat olarak kabul edilmekte idi. Günümüzde ise teknolojik gelişmeler, taş cerrahisini daha nadir hale sokmuştur.
ESWL (TAŞ KIRMA MAKİNASI):
Bu tedavi metodunda, şok dalgaları vücud dışarısından sıvı bir ortamdan geçirilerek, taşa uygulanarak taşın kırılması sağlanmaktadır. Taş, vücuda hasar vermeden kırınıtlar haline getirilerek vücudun bu ufak parçacıkları atması sağlanır.
ÜRETEROSKOPİ
Bu teknik, idrar borusunda mesaneye ve buradan da dar olan üreterlere teleskop ile girilerek direk görüş altında, buradaki taşın parçalanması veya direkt olarak çıkarılması işlemidir.
PERKÜTAN TAŞ KIRMA
Sırttan bir teleskop ile böbreğe ciltten girilerek, yine görüş altında taşa müdahale edilmesi işlemini içermektedir. Bu teknik genellikle büyük taşlar için kullanılmaktadır.
AÇIK CERRAHİ
Günümüzde yukarıda kullanılan yeni teknikler sayesinde daha az oranlarda açık taş cerrahisi uygulanmaktadır. Eğer siz bu gruba giriyorsanız doktorunuz bunu nedenlerini size açıklayacaktır.
TEKRAR TAŞ OLUŞUMUNU ENGELLEMEK
Eğer ağrı ile beraber seyreden bir böbrek taşı tecrübeniz olmuşsa, büyük olasılıkla bir daha taş oluşmasını engellemek için ne yapmanız gerektiği sorusunu soruyorsunuzdur. Tüm dünyada kabul edilen en önemli tedbir, mümkün olduğu kadar vücuda su alınmasıdır. Kristalize olarak taş oluşumuna neden olacak kimyasal maddelerin konsantrasyonlarını azaltarak bu ihtimali azaltmaktadır.
Bunun dışında taş oluşumundaki mekanizma oldukça karmaşıktır. Bu taşınızın kimyasal içeriğine, kan ve idrar biokimyanıza ve diyetinize bağlıdır. Doktorunuz bu konuda çeşitli testler isteyebilir ve bunlara göre size tedavi önerebilir.
Cevap: BÖBREK TAŞLARI NEDİR (resimli)
Böbrek taşları rahat düşürülebiliyorsa genellikle ciddi bir problem oluşturmazlar. Taşa bağlı tıkanıklık çok uzun süreli olmadığı sürece kalıcı bir hasar yaratmaz.
Perkütan böbrek cerrahisi (PNL) 2 cm.den büyük böbrek taşlarında, şok dalga tedavisinin başarısız olduğu ya da olacağı düşünülen diğer tüm taşlarda, her yaş grubunda uygulanabilen, sırtın yan tarafından böbrek üzerine yakın uygun bir yerden yapılan 1.5cm.lik kesi yerinden böbrek içine yaklaşık 1cm.lik boru yerleştirilerek yapılan ameliyatlardır. Bu borunun içinden yerleştirilen özel endoskoplarla (nefroskop) ulaşılan taşlar bütün olarak ya da kırılarak çıkarılır. Ameliyat sonu genellikle böbrek içine bir kateter yerleştirilir (nefrostomi). Sıklıkla ertesi gün çekilen kontrol grafileri sonrası kateter çekilir ve yara yerinden gelen idrarın kesilmesi ile hastalar taburcu edilir.
Genellikle hastanede 2-3 gün yatmayı gerektirir. Taburcu olduktan 7-10 gün sonra normal yaşantıya dönülür. Ameliyat öncesi ve sonrası erken dönemde Aspirin ve benzeri kan sulandırıcı ilaçlar mutlaka kesilmelidir. Çocuk hastalar, çok büyük böbrek taşları, tek böbrekli, daha önce aynı böbrekten geçirilmiş ameliyatı olan hastalar, böbreğin üst kısmında yerleşen taşlar, doğuştan bazı yapısal farklılığı olan böbrekler (atnalı böbrek, kaliks divertikülü), taşla beraber aynı ameliyat sırasında düzeltilmesi gereken idrar yolu darlığı benzeri ek problemi olan hastalar, aynı ameliyatta her iki böbreğe müdahalenin düşünüldüğü durumlarda ameliyatlar daha riskli olduğundan belli bir deneyim ile uygulanmaları gerekir.
Açık Ameliyatlar Açık ameliyatlara artık günümüzde çok nadir ve özel durumlar dışında gerek olmamaktadır. Taşla birlikte mutlaka açık cerrahi yöntemle düzeltilmesi düşünülen bir patolojinin varlığında ya da endoskopik yöntemlerin uygulanmasının riskli olabileceği ciddi yapısal böbrek bozukluklarında açık cerrahi düşünülebilir. Bazı çok iri taşlarda da (5-6cm.den büyük) nadiren ameliyat ve anestezi süresini çok uzatmamak için endoskopik cerrahi yöntemlerde çok deneyimli olmayan cerrahlar açık ameliyat kararı verebilir. Açık cerrahi ameliyatların gerekebildiği bir hasta grubu da çok aşırı şişman hastalardır.
ÜRETEROSKOPiK GiRiSiMLER(URS, F-URS)
Böbrekten çıkmış ancak mesaneye inemeden üreter içinde takılarak kalmış taşlara endoskopik yolla yapılan girişimlere üreteroskopik girişimler (URS) denir. Bu yöntemde üretra denilen mesaneden sonraki yol içinden geriye doğru gidilerek önce mesaneye ulaşılır (eğer mesanede taşlar varsa bu şekilde alınır) daha sonra üreterlerin mesaneye açıldığı deliklerden taşın olduğu taraftakinin içinden yukarı böbreğe doğru devam edilerek taşa sıkıştığı yerde ulaşılır. Ulaşılan taş bütün çıkabilecek boyutta ise özel taş yakalayıcı kateterler yardımı ile yakalanarak çıkarılır. Daha iri taşlar ise ulaşıldıktan sonra vücut içinde lazer ya da pnömatik sistemlerle çalışan litotriptör (taş kırıcı) bazı jeneratörlerin yardımı ile görerek kırılıp çıkarılır. İşlem sonrasında böbrekle mesane arasında kalacak şekilde üreterin içine belli bir süre vücut içinde kalabilen ancak cerrahın belirleyeceği süre sonunda mutlaka çıkarılması gereken, ince, plastik benzeri yapıda bir borucuk (DJ kateter) drenaj ve idrar yolunun dinlendirilmesi amaçlı bırakılabilir. Gelişen teknolojinin katkılarıyla günümüzde artık aşağı idrar yolundan girilerek üreterden daha yukarılara böbreğin içine girmek, böbrek içindeki ana havuz dışında çevresindeki idrarın böbrekten süzüldükten sonraki ilk döküldüğü küçük odacıklar (kaliks) içine bile ulaşıp buralarda yerleşmiş taşları yakalayıp çıkarmak veya bulundukları yerde lazer taş kırıcılar yardımı ile kırmak mümkün olmaktadır. Bu tür ameliyatlar çok ince yapıda, bu amaçla üretilmiş çok özel, gövdesi kıvrılıp bükülebilen ucunun yönü cerrah tarafından cihazın arkasından kumanda edilerek yönlendirilebilen cihazlar kullanılarak yapılmaktadır (fleksıbl üreteropyeloskopi, F-URS).
Böbrek taşları neye yol açar?
Böbrek taşları rahat düşürülebiliyorsa genellikle ciddi bir problem oluşturmazlar. Taşa bağlı tıkanıklık çok uzun süreli olmadığı sürece kalıcı bir hasar yaratmaz. Ancak farkına varılmadan tıkanıklık devam ederse enfeksiyon ve kalıcı böbrek hasarları gözlenebilir. Çok sık nüks eden taşlarda, tıkama ile birlikte enfeksiyon varlığında, iri taşlı, sık ameliyat geçiren hastalarda zaman içinde böbrek fonksiyonlarında değişim gözlenebilir.
Böbrek taşları önlenebilir mi?
Taş rahatsızlığı yaşayanların yaklaşık yarısı sonraki 10 yıl içinde tekrar taş oluşumu ile ilgili problem yaşamaktadır. Bazı şeylere dikkat ederek taş oluşum riski en aza indirilebilir: t Günde yaklaşık 2 litre idrar çıkaracak kadar sıvı alınmalıdır (önemli kısmı su olarak). t Taşların büyük kısmı kalsiyum içerikli olduğundan önceleri kalsiyumlu gıdalar yasaklanırken günümüzde kalsiyumun taş oluşumunu önleyici etkisinin bile olduğu saptanmıştır. Ancak çok nadir durumlarda (barsaktan kalsiyum emilimi aşırı olan, çok yüksek dozda kalsiyum tabletleri alan hastalar gibi) kalsiyum, taş oluşum riskini artırmaktadır.
Cevap: BÖBREK TAŞLARI NEDİR (resimli)
Böbrek taşı
böbrek taşı
İdrarda bulunan oksalat billurlarının meydana getirdiği böbrek taşları, kum tanesi kadar olabildiği gibi pinpon topu büyüklüğünde de olabilir. Ufak taşlar böbrekten kolaylıkla çıkabilr. Büyükler ise böbreklerden mesaneye giderken şiddetli ağrılara neden olur Göğsün yukarı ve ön kısmında, kaburgaların altında, ani ve kıvrandırıcı ağrı hissedilir. Terleme ve kusma da görülebilir. İdrarın rengi bulanık ve bazen kanlıdır.
böbrek ağrısı
böbrek ağrısının nedenleri çeşitlidir. Bunlar arasında: böbrek taşı, böbreklerden idrar akışının tıkanıklık nedeniyle düzensizliği, böbrek uru, böbreklerden çıkan zehirli atıkları mesaneye taşıyan borularda taş, ur veya kan pıhtısı, böbrek apsesi olabilir. Ağrılar sırasında terleme ve kusma da görülebilir.
kan işemek
Tıp dilinde hematüri adı verilen bu durum, önemli bir hastalığın işareti olabilir. Bu nedenle vakit kaybetmeden bir doktora başvurmak gerekir. İdrarda kan görülmesi; idraryolu iltihabı, prostat iltihabı, mesane taşı, böbrek kanaması, böbrekte taş veya kum, kan hastalıkları veya bir başka hastalığın belirtisi olabilir. Ayrıca bazı ilaçlar ve gıdalar da idrarda kan görülmesine neden olabilir. Örneğin çilek, domates, ıspanak veya ağrı kesici ilaçlar kan işemeye neden olabilir.
üremi
Karaciğerde meydana gelip, kan vasıtasıyla böbreklere taşınan ve idrarla dışarı atılan zararlı maddelere üre denir. Ürenin, idrarla dışarıya atılmayıp, vücutta kalmasından meydana gelen hastalığa da üremi denir. Nedeni, böbrek hastalıkları ve prostat büyümesidir. Hastada devamlı baş ağrısı, görme bulanıklığı, hıçkırık, gündüzleri uyuma ihtiyacı ve geceleri de uykusuzluk görülür. Vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Ayrıca tedaviye yardımcı omak amacıyla hastanın üşütmemesi, yorulmaması, düzenli beslenmesi, sigara veya alkolü bırakması gerekir.
Cevap: BÖBREK TAŞLARI NEDİR (resimli)
Böbrek taşı böbreklerin içerisinde çeşitli maddelerin kristalizasyonu ( taşlaşması) sonucu oluşan maddelerdir.
Taşların çoğunluğunu, kalsiyum oksalat taşları oluşturmakla beraber, bazıları da kalsiyum fosfat, ürik asit veya diğer kimyasal maddelerden oluşabilirler. Bu taşlar böbrekte kalabilir, büyüyebilir veya böbrekten hareket ederek böbrekleri mesaneye bağlayan üreterlere düşebilir.
BÖBREK TAŞLARI KİMLERDE OLUR ?
Erkeklerde kadınlara göre daha sıklıkla oluşur ( oran 3:1). Dünyada her yerde ve her iklimde görülebilmektedir. Sıcak mevsimlerde daha sık oluştuğu gözlenmektedir ( vücudun su kaybının daha fazla olmasına bağlı olduğu düşünülmektedir). Diyetin taş oluşumunda önemli bir faktör olduğu kabul edilmiş olmakla beraber bazı taşların oluşumunda daha fazla olarak önem kazanabilmektedir.
Kimlerde, neden taş oluştuğu sorularının cevapları oldukça karışıktır . Birçok karmaşık faktör çeşitli kimyasal maddelerin böbrek içerisinde kristaller oluşturarak taşlaşamaya neden olabilmektedirler. Bunların arasında anlaşılması en kolay olan faktör vücudun su içeriğinin değişiklikleridir. Vücudu, böbrek taşı yapmaya yatkın olan birisi, vücudundan su kaybederse, idrar daha yoğun olacak ve içerdiği kimyasal maddeler de daha kolayca kristalleşebilecektir. Bunun tam tersi olarak da iyi sıvı alan bir kişide taş oluşumu oldukça zorlaşmaktadır. Bunun dışında taş oluşumunda etkili diğer faktörlere bakıldığında bunların arasında vücud metabolizması, diyet veya hastalık gelmektedir.
NE ŞİKAYETLER OLABİLİR ?
Böbrekte yerleşmiş bir taş dayanılmaz derecede ağrı yapabileceği gibi hiç veya çok az da ağrı yapabilir. Taş üreter borucuklarına düşebilir ve bu durumda şiddetli ağrı yapma ihtimali daha artmaktadır. Hangi taşların daha az hangilerinin ise daha fazla ağrıya neden olabileceğini tahmin etmek zordur. Ağrı gelip geçici olabilir. Genellikle belin alt tarafında ve taşın olduğu yan tarafta olmak üzere olur ve bazen de karna doğru yayılabilir.
Tedavi edilmezse :
Böbreğin çalışma performansını bozar, zamanla biriken taşlar böbreklerin çalışmasını engelleyebilir. Bu da vücuttan idrar yoluyla atılması gereken bir çok enfeksiyon ve bakteriyi vücutta kalarak bir çok hastalıkların oluşmasına sebebiyet verir.
Taş oluşum sebepleri:
İdrar yolu enfeksiyonları,
Böbrekteki yapısal bozukluk (böbreğe gelen asitlerin dışkılanamaması),
Beslenme alışkanlıkları (tüketilen su, asitli içecekler, böbrek ve bağırsaklara ağır gelebilecek yiyecek ve içecekler, aşırı tuz tüketimi)
Bağırsak hastalıkları
Genetik faktörler
Perhiz ve öneriler:
Tuz asitli içecekler yenilip içilmeyecek.
Sebze ağırlıklı beslenip bol meyve yiyiniz.
Çokça su tüketiniz (böbreklerin temizlenip fazla asit birikiminin engellenmesi için). Bol yürüyüş, hareket ve egzersiz yapın.