Evlilik geminizde pusula var mı?
İkisi de özel bir okulda öğretmendi.
Bütün gün çalışıyorlar, artan zamanlarında ise sosyal aktiviteler hazırlıyorlardı.
O gün de öğrenci velilerine faydalı olur düşüncesiyle şehir dışından bir seminerci davet etmişlerdi. Evin beyi balık getirmiş, balıkları temizleyip, kızartmış,bir taraftan da salatayı yapmıştı.
Hanım sadece sofrayı hazırlamıştı. Yemekten sonra da seminere geç kalma korkusundan sofrayı ve üç yaşındaki kızını bırakıp çıkmıştı.
Üstelik bütün bunları yapan bir Karadeniz erkeğiydi ve bu işleri severek yapıyordu. “Ben kadın mıyım? Yemeği kadın yapar” diye düşünmüyordu.
Peki bu beye bunu yaptıran neydi?
O, bunu Allah’ın rızası için yapıyordu. Çünkü eşi kendisine Allah’ın bir emanetiydi.
Zaten Peygamberi de öyle yapmıyor muydu? Söküklerini dikiyor, elbisesini yamıyor icabında keçi bile sağıyordu? Hayatının rotasını peygambere doğrultan ve onun arkasından giden her insan böyle olmalıydı.
Aile hayatında problemli olanlar evlilik gemisinin rotasını yanlış yere doğru yönlendirenler ya da pusulasız yola çıkanlardır.
Siz hiç pusulasız uzun yolculuğa çıkan gemi gördünüz mü? Ya da gemi mürettebatının pusulayı bir kenara bırakıp “öyle mi gidelim, böyle mi gidelim” diye tartışarak doğru yolu bulduklarına şahit oldunuz mu?
Aynen öyle de Peygamberimizin sünnet pusulasını bir kenara bırakıp “benim dediğim doğru senin değdiğin doğru” diye eşler arasında tartışma başladığında o aile gemisi rotasını şaşırıp yalpalamaya hatta batmaya bile başlar.
Ailede problem olduğunda eşler oturup “acaba bu konuda Peygamberimiz eşine, eşi de peygamberimize nasıl davranırdı?” Sünnet pusulası hangi yönü gösteriyorsa ona uyalım demelidirler.
Mesela kimi erkek eşinin üzerinde fazla baskı yapar. O kadar kıskançtır ki, kadını sokağa bile tek başına göndermez. Böyle bir durumda peygamberimizin “siz kadınlara lüzumlu ve zaruri ihtiyaçlarınız için evlerinizden dışarıya çıkmalarına izin verilmiştir”(1) hadisi erkeğin nasıl davranması konusunda pusuladır
Veya kadın çok isyankâr ve eşinin hiçbir sözünü dinlemiyorsa o zaman da:
"Kadın beş vakit namazını kıldığı, Ramazan orucunu tuttuğu, namusunu koruyarak kocasına itaat ettiği zaman ahirette kendisine: ‘Artık dilediğin kapıdan cennete gir' denilir" (2) hadis pusulası devreye girer.
Ve böylece eşler arasındaki problem kendiliğinden çözülmüş olur.
Evet Sünnet bizim hayat pusulamız.İslam yaşama modelimiz. Pusulasız yola çıkıp, rotasını şaşıran gemi alabora olmaya mahkumdur. Bu sebeple her gemi pusulayla yola çıkar. Seyrini rotaya göre ayarlar.
Bizlerse ancak sünnet pusulasıyla evlilik yoluna çıkar, yaşama modelimizi islama uydurursak boşanma kıskacından kurtulabiliriz.
1)Müslim Tercemesi,VII. 18-19; VI.159
2) (Ahmed b. Hanbel, 1573
Gülay ATASOY