-
Çocuklara Özel
Her milletin geleceği yetişmekte olan gençliğine bağlıdır. Bunda hiç kimsenin şüphesi yoktur. Bu gençliğin temeli küçüklerin, çocukların yetiştirilmesine bağlı olarak, ya sağlam veya çürüktür.
Sanayi ve ekonomi alanında görülen gelişmeler kadın'ın ev dışında çalışma imkanlarını çoğaltmıştır. Bazı kadınlar çalışmak zorunda kalmışlardır.
Çocuk, evliliğin doğal sonucudur. Hatta evlilerin pek çoğu yeni hayatlarının ilk yıllarında çocuk konusunda sabırsız bir bekleyiş içindedirler.
Hayata gözlerini açan yavru, şöyle veya böyle büyüyüp gitmektedir. Böyle bir büyümenin sonunda milleti oluşturan bireyler çoğunlukla nüfus sayısını kabartan bir unsurdan öte geçememektedir.
O halde "geleceğimizin teminatı olan küçüklerimiz nasıl yetişecek?" sorusu ana-babaların, yöneticilerin, düşünen her ferdin zihnini meşgul etmiştir.
Baba işinde, anne işinde. Çocuk varsa aile büyüklerinin yanında bırakılıyor. Bu imkan yok ise ne olacak?
İşte bu noktadan hareketle "Ana okulları" veya "çocuk yuvaları" açılması gündeme gelmiştir.
Hiç çekinmeden söyleyebiliriz ki, bu alan oldukça önemli bir sektör haline gelmiştir.
Kültür, medeniyet, eğitim, öğretim birbirine çok bağlı kavramlardır. Yeni yetişecek çocuklarımıza verilecek eğitim ve yapılacak öğretimle, geçmişin medeniyet ve kültür birikimi çocuklara aktarılacaktır.
Ciğerparelerimiz yavrularımızın Allah'a kul, Rasulullah'a ümmet bilinci içinde yetişmesi dilek ve niyazlarımla hayırlı çalışmalar.
BİR HADİS: (HZ. MUHAMMED S.A.V.) Rasulullah (s.a.v.) bir gün torunu Hasan'ı (r.a.) öpmüştü.
Bu sırada yanında bulunan Akra (r.a.) bunu tuhaf karşıladı ve: "Benim on tane çocuğum var. Fakat onlardan hiç birini öpmedim." dedi. Rasullah (s.a.v.) ona bakıp: "Merhamet etmeyene merhamet edilmez." buyurdu.